Garê’de gerçekleşen işgal saldırılarını kıran bir grup gerilla, işgal saldırılarına karşı tarihte eşine az rastlanır bir direnişle cevap oldu.

Şoreş Beytüşşebap komutasındaki Cudi Serhat, Bawer Elkê, Erdal Rojhılat, Argeş Roni ve Avareş Van, esir kampında destansı bir direniş sergileyerek, Türk ordusunu yenilgiye uğrattı. Türk ordusunun kullandığı kimyasal silah ve gazlar neticesinde şehit düşen Şoreş ve yoldaşları, sonraki direnişlerin de habercisi oldu. Garê zaferinden sonra gelişen direnişler, ‘Şoreş tarzında’ oldu, özgür insan iradesinin gücü herkese tekrar gösterildi. PKK tarihinde dönemin anlamı olan bir çok ‘Egîd’ yetişmiştir. Bu dönemin de ismi Şoreş’tir. Dem Dema Azadiyê Ye Hamlesi’nin zafer simgesi haline gelen Şoreş Beytüşşebap ve yoldaşları, insanlığa umut kaynağı oldu.

CENG MEYDANININ YİĞİT SAVAŞÇILARI

Yeni dönem gerillacılığının Garê direnişinde pratikleşmesine öncülük eden gerilla komutanı Rojhat Musyan, Siyanê alanındaki işgalcilerin üzerine cesaretle yürüdü, yoğun bombardıman ve savaş tekniğine rağmen düşmana ulaşarak etkili bir şekilde vurdu; tek başına bir işgalci birliğini Siyanê alanındaki bir tepeden söküp attı.  Rojhat Musyan’ın yüksek saldırı ruhu karşısında kayıplar veren işgalciler, bu tepeyi bırakarak geri çekilmek zorunda kaldı. Rojhat Musyan, Xeyrî Çewlik, Delil Kobani, Xabur Derik, Seydo Refik ve Rêber Kobani, Apocu fedai militan ruhla hiçbir tereddüt yaşamadan işgalci güçlerin üzerine yürüdü, dönem taktiklerini büyük bir ustalık ve yaratıcılıkla pratikleştirip taktiksel zenginlikleri ortaya koydu. Garê’de unutulmaz bir direniş destanı yazan Rojhat, Xeyrî, Delil, Xabur ve Rêber, cenk meydanının yiğit savaşçıları olarak tarihe geçtiler. 

Gerilla komutanı Seyfi Polat komutasındaki Arhat Amed ve Gelhat Tolhildan, profesyonel tarzda modern gerilla taktikleriyle işgal saldırılarının yayılmasına engel oldu. En etkili darbeleri vurarak işgal saldırılarını kırdı. Bunlar dışında onlarca gerilla timleri alanı denetime alıp Türk ordusuna geçit vermedi. 

ASKERLER ALANDAN KAÇTI

Türk devleti, 10 Şubat 2021’de, Garê alanına bağlı Sîyanê bölgesine lokal bir saldırı başlattı. Yoğun bir şekilde alanı bombardıman tabi tuttuktan sonra önceden hazırlanmış özel eğitilmiş askerler, Türk devletinin Bamernê üssünden helikopterlerle taşınıp saldırıya geçildi. Askerler alana indirildikleri gibi gerillanın taktikleriyle büyük bir darbe yedi. İHA ve SİHA’larla birlikte hava saldırıları kesintisiz sürdü. HPG gerillaları, Komutan Şoreş Beytüşşebap öncülüğünde, dört gün boyunca savaştı. Türk ordusu Sîyanê bölgesinde, gerilla denetiminde kalarak ağır darbelere maruz kaldı. Savaş koordinesi başta olmak üzere birçok asker, bu işgal saldırısında cezalandırıldı. Şoreş Beytüşşebap komutasında, bu destanı yazan 15 inşa gerillası, ellerindeki esirleri korumak ve düşmana ağır darbeler vurmak için tarihsel bir direniş gerçekleştirerek şehit düştü. Türk devleti, bu yenilgisini kamufle etmek için özel savaş politikalarıyla bir çare bulma çabası içerisine girdi. Kalan askerleri sağlam bir şekilde alandan çıkarmak için yoğun bir şekilde kimyasal silah ve farklı yasaklı silahlar kullandı. Askerler, askeri malzemelerini alanda bırakarak kaçtı. 

KİMYASAL SİLAH KULLANIMI SİSTEMATİKLEŞTİ

Kendi asker ve polisini imha eden Türk devleti, Garê’den sonra kimyasal silah kullanımını sistematikleştirdi. Son iki yıl boyunca Zap, Avaşîn ve Metîna alanlarında yoğun bir şekilde kimyasal, termobarik ve taktik nükleer silahlar kullanıyor.