‘12 Mart, 19 Temmuz devriminin temelini oluşturdu’

PYD Meclis Üyesi Süleyman Ereb, Şam’ın 12 Mart 2004’te Qamişlo’da gerçekleştirdiği katliam ile Kürt ve Arap halkı arasında geliştirmek istediği düşmanlığa, halkların 19 Temmuz devrimiyle cevap verdiğini söyledi.

12 Mart’ta Kuzey ve Doğu Suriye’nin Qamişlo kentinde gerçekleştirilen katliamın 19 Temmuz devriminin zeminini oluşturduğunu belirten Yerel Yönetim Kurulu ve PYD Meclis üyesi Süleyman Ereb, “Halk isyan etti, Rojava halkı sokaklara döküldü ve devletin siyasetini kabul etmedi. Bu da halkların baharının başlangıcıydı ve Kürt halkı da kararını vermişti, Ortadoğu halklarının baharı başlamalıydı” dedi.

ANF’ye konuşan Yerel Yönetim Kurul ve PYD Meclis üyesi Süleyman Ereb, 12 Mart 2004 tarihinin Rojava halkı için tarihi bir gün olduğunu söyledi.

“Bu olay bir serhildan, bir başkaldırıydı” diyen Ereb, her ne kadar bu olay iki futbol takımı arasında başlamış olsa da Baas rejiminin kendi siyaset oyunlarına alet etmek istediğini de sözlerine ekledi.

Kürt halkının maruz kaldığı baskının, Kürt halkına yönelik geliştirilen siyasetin ve içinden geçtiği durumun artık Şam’a karşı olan rahatsızlığının serhildanı gerektirdiğini de belirten Ereb, “Qamişlo katliamı yaşandığı zaman, Baas rejimi halka karşı silah kullandı, çocuklar, sivil insanlar şehit düştü. Buna tahammül de artık kalmadı. Halk isyan etti, Rojava halkı sokaklara döküldü ve devletin siyasetini kabul etmedi. Bu da halkların baharının başlangıcıydı ve Kürt halkı da kararını vermişti, Ortadoğu halklarının baharı başlamalıydı” dedi.

Qamişlo’daki serhildan ve devletin saldırısı üzerine Dêrik’ten Efrîn’e Kürtlerin ayaklanarak tepki gösterdiğini de vurgulayan Ereb, Suriye devletinin saldırı, katliam ve tutuklamalarla halkın içine korku salmayı hedeflediğini de hatırlattı.

Bu baskılarla Kürt halkının devlet siyasetini kabul etmeye zorlandığını da sözlerine ekleyen Ereb şöyle devam etti: “Halklar arasında da düşmanlık yaratmaya çalışıyordu. Özellikle de Kürt ve Arap halkı arasında fitne yaratmak, halkları birbirine düşman etmeye çalışıyordu. Baas rejimi bu siyasetinde başarılı olamadı.”

Qamişlo’da yaşananlardan sonra Kürtlerin korku duvarını yıktığını da sözlerine ekleyen Ereb, “Kürtler birliklerini kurdu ve yeni bir fikir yaratmaya başladı. Kürtlerin artık bir savunma gücüne, yönetime ve örgütlenmeye ihtiyacı net bir şekilde açığa çıktı. Bununla birlikte devletin katliamı ile planladığı gibi, Kürt ve Arap halkları arasında düşmanlık gelişmedi, Arap halkı içinde yaratılmak istenen şoven duyguları da oluşturamadılar” diye konuştu.

Qamişlo serhildanının Rojava devriminin ilk kıvılcımını yaktığını da belirten Ereb şunları dile getirdi: “Eğer 12 Mart’ta Kürtler o başkaldırıyı gerçekleştirmemiş olsaydı, 19 Temmuz devriminin kazanımları belki de bu kadar büyük olmazdı, ya da bu örgütlülük oluşturulmayabilirdi. Bu anlamda 12 Mart serhildanı halklar için bir miras oldu.”

‘HALKLAR ŞOVEN ZİHNİYETTEN DEMOKRATİK ULUS PROJESİYLE HESAP SORDU’

Şam hükümetinden şimdiye kadar resmi olarak katliama dair herhangi bir hesap sorulmadığını da vurgulayan Ereb, onlarca gencin şehit edildiğini, onlarca insanın yaralandığını ve yüzlerce insanın da tutuklandığını hatırlattı.

Birçok insanın devletin bu siyasetinden dolayı yaşam olanaklarını kaybettiğini de belirten Ereb, “Bunların hiçbiri için bir hesap istenmedi. Ancak, 19 Temmuz devrimiyle, özerk yönetimin oluşturulması, öz savunma güçlerinin oluşturulması, YPG, YPJ ve Suriye Demokratik Güçleri (QSD)’nin oluşturulması ve kurulan ortak demokratik yaşam şoven Baas rejimine karşı en büyük cevap oldu. Bugün özerk yönetim sistemi Baas rejiminin en büyük alternatifini oluşturuyor. Ancak, Şam hükümeti şimdiye kadar şovenist zihniyette ısrar ediyor ve bizim demokratik bir Suriye oluşturmamız için bugüne kadar ne görüşmeleri kabul ediyor, nede siyasi bir sürecin başlamasını kabul ediyor” dedi.

O dönemde Halep’te üniversitede olduğunu da söyleyen Ereb, tüm Kürt kentlerinde ayaklanmalar olduğu haberlerini aldıklarını ve kendilerinin de Kürt gençleri olarak örgütlenmelerini kurduklarını da kaydetti.

Kürtlerin birliklerini oluşturduğunu da belirten Ereb, şöyle konuştu: “Devletin baskısı çok sert oldu. İlk kez Suriye’deki ünüversitelere devletin istibarat ve askeri gücü giriyordu. Yüzlerce genç tutuklandı. Bu gençlerden onlarcası okullarını bırakıp Suriye dışına çıkmak zorunda kaldı.

Bugün bu stadyum, 12 Mart şehitleri adını taşıyor. Bu yıl dönümünde Dêrazor ve Qamişlo’dan iki futbol takımı karşı karşıya gelecek. Bu müsabaka da şoven zihniyete karşı bir tavırdır. Şimdi Dêrazor halkı devrimde yerini alıyor. Özerk yönetim içinde büyük bir inançla, demokratik ulus ve halkların kardeşliğinde önemli bir rol oynuyor. Kuzey ve Doğu Suriye’de özerk yönetim ve demokratik ulus projesi her geçen gün daha da büyüyor.”