Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü: Efrîn’de 650 kişi katledildi, 8 bin kişi kaçırıldı

Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü, kentin işgal edilmesinden bugüne kadar 650’den fazla kişinin katledildiğini, 8 binden fazla kişinin kaçırıldığını, 70 kadına tecavüz edildiğini açıkladı.

Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü, Türk devleti ve çetelerinin 18 Mart 2018’de Efrîn’i işgal ettiğinden bu yana işlediği suçların bilançosunu açıkladı.

Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü’nün onlarca üyesi, Efrîn Bölgesi Avukatlar Birliği ve siyasi parti üyeleri Şehba’daki Serdem Kampı’nda açıklama yaptı.

Açıklama Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü üyesi Nayîla Mehmûd tarafından okundu.

İşgalci Türk devleti ve çetelerinin Efrîn’i işgal etmesinden bugüne kadar halklara karşı insanlık dışı suçlar işlendiği belirtildi.

Açıklamada, işgalden bu yana yüz binlerce Efrînli'nin katledilme korkusuyla göç ettiğine işaret edildi.

Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü’nün hazırladığı bilançoya göre, 18 Mart 2018’den bu güne 300 binden fazla sivil Efrîn’den göçertildi, Türk devleti ve çetelerinin baskısından dolayı göçler halen devam ediyor. Türk devletinin amacının bölgedeki halkı göçertip çete ailelerini yerleştirmek ve bununla Efrîn Bölgesi’nin demografik yapısını değiştirmek olduğu kaydedildi.

Efrîn işgalinden sonra Kürt nüfusunun yüzde 25 oranında azaldığı ve bunun Suriye krizinin başlamasından bu yana Efrîn’deki en büyük demografik değişim olduğu vurgulandı.

Açıklamanın devamında şu hususlara dikkat çekildi:

“Suriye’nin farklı bölgelerinden yaklaşık 400 bin kişi Efrîn’e yerleştirildi. Bunlardan 500 aile Filistinli Arap. Nüfus sayısındaki artıştan dolayı 30 kamp ve 30 sömürge evi inşa edildi. Öte yandan Efrîn’deki sokaklara, okullara, hastanelere ve kamu yerlerine Türk bayrağı asıldı. Aynı şekilde Newroz Kavşağı’nın adının da Selahedîn olarak değiştirildiği de gelen bilgiler arasında. Kürtler için stratejik öneme sahip olan yerlerin adına Osmanlı isimleri verildi, her yere Erdoğan fotoğrafları asıldı. Dahası okullarda Türk dili zorunlu kılındı. İşgalden önce Arapça ve Kürtçe yazılan Avrîn Hastanesi’nin adı da Türkçe olarak değiştirildi. Türk devleti işgalini kalıcılaştırmak için Suriyeli sivillere Türk kimliğini dayattı.”

8 BİNDEN FAZLA KİŞİ KAÇIRILDI

Efrîn-Suriye İnsan Hakları Örgütü, 4 yıl içerisinde 8 bin 63 kişinin kaçırıldığını ve akıbetlerinin bilinmediği, Efrîn’de halen fidye karşılığı insan kaçırma suçlarının işlendiğini belirtti.

Ayrıca 84 kadının katledildiği, 6'sının intihara sürüklendiği ve 70'inin ise tecavüze uğradığı vurgulandı.

Bilançoya göre, 655’den fazla kişi katledildi. Bunların 498’i Türkiye ve Suriye’deki çetelerinin bombalamaları sonucunda, 90 kişi ise işkence ile katledildi. Ayrıca 303’ü çocuk, 213’ü kadın olmak üzere 696’dan fazla kişi Türkiye ve Suriye’deki silahlı grupların bombalaması sonucu yaralandı. 217 mayın patladı.

333.900’den fazla zeytin ağacı ve ormanlık alanlardaki ağaç kesildi. 12 bin zeytin ağacı ve farklı çeşitlerde ağaç yakıldı.

Efrîn işgalinden bu yana 11 bin hektardan fazla olduğu tahmin edilen tarıma ayrılan alanın üçte birinden fazlası yakıldı. Ayrıca binlerce sivilin evi zorla ellerinden alındı, çoğu kaçırılarak hapishanelere ve işgalci Türk devletine bağlı silahlı grupların merkezlerine götürüldü.

Ağırlıklı olarak Türk devletine bağlı silahlılar tarafından maddi zararlar meydana geliyor, talan ve hırsızlık yapılıyor. Zeytinlerin, çalınan mal ve mülklerin Türk malı gibi İspanya ve ABD gibi dünya pazarlarında satılıyor. El konulan zeytin ağaçları ve üretilen malzemeler geçtiğimiz seneden bu yana  Cindirês’in Hemam köyüne götürülerek buradan Türkiye tarafına geçiriliyor.

Tarihi yerlerin talan edilmesine ilişkin ise şunlar belirtildi:

“UNESCO listesinde olan tarihi yerlerin ve eserlerin çoğu saldırılarda talan edildi. Eyn Dara, Nebi Huri, Dewderiyê Mağarası ve Mar Maron Türbesi bunlar arasında yer alıyor.”

Efrîn Tarihi Eserler Müdürlüğü’nünün verilerine göre de şunlar belirtildi: “Efrîn bölgesinde 75’e yakın tarihi tepe var. İşgalci Türk devleti ve silahlıları bu tepelerin çoğunda kazı yaptı ve tarihi eserlerini talan etti. 59’dan fazla tarihi eser, tepe ve bir depo talan edildi. Farklı dinlere ait 28’den fazla büyük türbe yıkıldı. Bir mezarlık ise hayvan pazarına dönüştürüldü. Ayrıca Raco ilçesindeki Ekbis Meydan’ındaki ve Şera ilçesinde QEtme ve Kefer Cene’deki tren hattı kaldırılıp Ezaz tüccarlarına satıldı.”

Açıklamada 2021’de işlenen suçlar şöyle sıralandı:

Aralarında 14 kadın ve 13 çocuğunda bulunduğu 51 kişi katledildi.

 82 kadın ve 25 çocuğun da bulunduğu 718 kişi kaçırıldı ve tutuklandı.

17 tarihi yer talan edildi ve yağmalandı.

23 bin 500 ağaç kesildi, kökleriyle birlikte kaldırıldı ve yakıldı.  Ayrıca çoğuna yerlerine sömürge evlerinin yapılması için el konuldu.

Kiwêt, Rehma, Şamiye köyü, Besmê köyünde 30’dan fazla sömürge evi kuruldu. Bu sömürge evleri Türk, Katar ve Kuveyt derneklerinin desteğiyle yapıldı. (Katar-Türkiye Beyan Derneği, 48 Filistin Eyş Bi Kerama Derneği, İhsan ‘Hayırsever’ Derneği)

Ayrıca 160 eve el konuldu, 75 ev ve onlarca dükkan satıldı.

İnsan Hakları Örgütü açıklamasında Birleşmiş Milletler (BM), İnsan Hakları Örgütü, UNİCEF, UNESCO başta olmak üzere uluslararası örgütlere, hukuk örgütlerine, insan hakları örgütlerine Efrîn’e karşı insani, ahlaki ve yasal görevlerini yerine getirmeye, suçlarını durdurması ve güçlerini işgal ettiği bölgelerden çekmesi için Türk devletine baskı kurmaya ve göçmenlerin evlerine güvenli bir şekilde dönmesi için görevini yerine getirmeye çağırdı.

Ayrıca işgalci Türk devletinden hesap sorma ve işgalcilerin suçları nedeniyle talan olmuş bölgelerin yeniden inşası için Efrînlilere insani yardımları ulaştırma çağrısı da yapıldı.