Efrîn, 2018 yılından bu yana Türk işgali altında bulunuyor. Bölgede sistematik ve keyfi bir şekilde savaş suçları işleniyor. Etnik temizliğin yapıldığı kentte, neredeyse gündelik olarak insan kaçırılıyor, işkence yapılıyor, kentin yer altı ve yer üstü zenginlikleri yağmalanıyor. Tarihi yapılar da talan edilirken, halka ait mallara el konuluyor.

Efrîn Siyasi Partiler Koordinasyonu, Şehba’da kitlesel bir basın açıklaması ile uluslararası toplumu işlenen suçlara karşı harekete geçmeye çağırdı.

Açıklamada şunlar ifade edildi:  “Suriye halkı arasında ne zaman bir diyalog gerçekleşse veya siyasi çözüm bulunsa işgalci Türk devleti, destekçileri Katar ve Kuveyt ile birlikte bölgede demografiyi değiştirmeye çalışıyor ve Efrîn halkının mal ve mülklerine el koyuyor. Êzidî köylerinde bilinçli bir şekilde cami ve üsler kuruyor, kentte kaçırma, işkence vb. suçlar işliyor. Bu şekilde uluslararası insan haklarını ihlal ediyor.”

“Şam Hükümeti Türk devletinin suçlarına ortak oluyor” diyen Koordinasyon, BM Güvenlik Konseyi başta olmak üzere uluslararası toplumu, “Türk devleti üzerinde baskı kurmaya” çağırdı.

Açıklama şöyle son buldu: “Bizler siyasi partiler olarak Türk devletinin işgal ve parçalama projelerine karşı duracağız. Suriye halkının, toprağının birliğini ve barışı savunacağız. Efrîn başta olmak üzere tüm işgal edilen yerleri özgürleştireceğiz.”