Ehmed: Beşar Esad’ın açıklamaları yeni ama ciddi tartışmalar gerektiriyor

MSD Yürütme Konseyi Eşbaşkanı İlham Ehmed, Suriye’nin merkezi olmayan yönetimle yönetilebileceği söyleminin önemli bir itiraf olduğunu ancak nasıl bir çözüm olacağı konusunda ciddi tartışmaların yapılması gerektiğini söyledi.

Suriye’de 14 Mart 2011 tarihinde başlayan iç savaş 9. yılına girdi. Yaşanan iç savaşta şehirler yerle bir oldu. Yüz binlerce insan öldürüldü. On binlerce insanın akıbetinden hâlâ haber yok. Milyonlarca insan yerinden yurdundan oldu. Birçok şehir, ilçe, köy, kasaba yerle bir oldu ve çetelerin denetimine girdi. Sözde Suriye’yi var olan yönetimden kurtarmak için yola çıktıklarını söyleyen onlarca grup şu ana kadar birkaç defa isim değiştirse de bu grupların hepsinin Türkiye ve Erdoğan’ın denetiminde olduğu kanıtlandı. Türkiye ve Erdoğan dışında birçok ülkenin de eli Suriye’nin iç işlerine karıştığı için yaşanan iç savaş sonuçlandırılmadı, Suriye halklarının kendi aralarında kendilerinin yararına bir çözüm bulmasına engel olundu. Ayakta kalması için İran ve Rusya’dan destek alan Suriye Devlet Başkanı ve yönetimi, bu yüzden kendi iradesi ile herhangi bir çözümü geliştiremedi. Bundan ötürü sorun giderek derinleşti. Son günlerde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın, ezberi bozan “Suriye 2011 öncesine dönmeyecek, Suriye merkezi olmayan bir yönetimle yönetilebilir” şeklinde yaptığı açıklama yeni bir tartışma başlattı. Beşar Esad’ın bu açıklaması birçok kesim tarafından değerlendirildi ve değerlendirilmeye de devam ediyor.

EHMED: 2011'E DÖNÜLMEYECEK AMA NEREYE GİDECEK?

Demokratik Suriye Meclisi (MSD) Yürütme Konseyi Eşbaşkanı İlham Ehmed, Suriye’nin 2011 öncesine bir daha dönemeyeceğinin itiraf edilmesinin önemli bir gelişme olduğunu ancak bunun kadar Suriye’nin yönünün nereye doğru olacağı sorusuna verilecek cevabın önemli olduğunu söyledi.

Esad’ın ağzından ilk defa çıkan "Suriye merkezi olmayan bir yönetimle yönetilebilir" açıklamalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ehmed, “Suriye 2011 yılı öncesine dönmeyecek, bu doğru. Biz de yıllardır bunu söylüyoruz. Fakat Suriye nereye doğru gidecek, o da önemli bir sorudur. Sorunun doğru bir şekilde tespit edilmesi çözümün yarısı demektir. Buna doğru cevap vermek sorunun çözümünü tamamlar. Rejim şu ana kadar hep Suriye eskisi gibi kalacak, diyordu. İlk defa Devlet Başkanı'nın ağzından Suriye’nin 2011 öncesi sistemle yönetilemeyeceği, merkezi olmayan bir sistemle yönetilebileceği açıklanıyor” dedi.

Ehmed, Devlet Başkanı Beşar Esad’ın yaptığı açıklamaların gereğinin yapılabilmesi için Suriye’nin hukuki, siyasi, kültürel, ekonomik olarak gözden geçirilerek değişime uğraması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
“Bunlar olursa merkezi sistemden çıkarak merkezi olmayan bir sisteme geçilebilir. Suriye Devlet Başkanı'nın konuşmasında 107. Maddeye göre merkezi olmayan sistem diye geçiyor. Söylediği maddeye göre yerel yönetimler yani belediyeler üzerinden yürütülecek bir sistemden söz ediliyor. Ancak daha sonra bu kanunda özünden çıkarıldı. Başka maddelerle törpülendi. İçeriği boşaltıldı. Yine vali, il meclisi başkanı, belediye başkanı vb. gibi yerel yönetim sorumluları olabilecekler, yine onlar tarafından atanacak bir düzeye getirilerek bu maddenin içeriği boşaltıldı. Yani normalde o maddeye göre seçimle gelmesi gerekiyordu. Ama onlar yine atama yöntemini esas alarak o madde boşa çıkarıldı."

ÇÖZÜMÜN YOLU

Ehmed, şöyle devam etti:
“Rejim ve Suriye yönetimi ile yapılan tüm görüşmelerimizde bize 'atamalarla yürüteceğimiz bir sistemde anlaşalım' diyorlardı. Biz de Özerk Demokratik sistemi diye bir sistem var, eğer tartışacaksak ve anlaşacaksak onun üzerine tartışıp, ne ekleyebilir, ne çıkarabiliriz, diyorduk. Ama onlar sürekli 'hayır, 107. Madde üzerinden konuşalım' diyorlardı.

 Ona da kapalı değildik. 107. Madde dedikleri maddeyi tartışmayı da denedik ancak çözüm konusunda bir şey çıkmıyordu. Çünkü onlar anayasayı değiştirmek istemiyorlar. Anayasayı değiştirmeyince hiçbir sonuç ve çözüm çıkmaz, hiçbir şey değişmez.

Ama ilk defa 'Suriye 2011 öncesine dönmez, Suriye artık merkezi bir sistemle yönetilemez' diye açıklamaları yeni dile getirdikleri kavramlardır.

Yaptıkları açıklamalar çerçevesinde bir arayış içine girilirse, görüşmeler başlarla uzun ve derin tartışmaları gerektiren bir konu olduğunu, bunun da bir çözüme hizmet edebileceğini insan söyleyebilir."