Minbicliler: QSD'nin yanında savaşacağız

Minbic’deki halkların temsilcileri, Türk devletinin neden saldırdığının farkında olduklarını belirterek, sonuna kadar QSD’nin yanında savaşacaklarını ve topraklarını terk etmeyeceklerini söyledi.

Minbic’deki halk temsilcileri, Türk devletinin son saldırılarıyla ilgili ANF’ye konuştu.


Minbic Yasama Meclisi Üyesi Adil Ebu Ferhat, Türk devletinin Rusya ve ABD’nin onayıyla saldırdığını; hastahane, okul, tahıl ambarları ve yaşam alanlarının hedef alındığını belirterek, “Türk devleti, sınırlarını koruma adı altında saldırıyor. Peki buralar DAİŞ işgali altındayken neden sınırlarını koruyacağını söylemiyordu? DAİŞ’i eğiterek bu alanlara gönderiyordu. Planı boşa çıkınca kirli oyunlarla saldırıyor. Taksim’deki patlama da bunun parçasıydı” dedi.

MINBIC ONLARA BOYUN EĞMEYECEK

Türk devletinin, istikrarı ve halkların birliğini bozarak, demokratik projeyi işleyemez hale getirip Özerk Yönetim’i tasfiye etmek istediğini belirten Adil Ebu Ferhat, “Çünkü  Erdoğan’ın demokratik ulus projesine karşı büyük bir korkusu var. Demokratik ulus projesi olduğu sürece saltanatı ve diktatörlük rejimi büyük tehlike altında olacağını biliyor. Bizler Kuzey-Doğu Suriye halkları olarak hiçbir şekilde Erdoğan’ın işgalini kabul etmiyoruz. Yaşam damarlarımızı hedef alan bu saldırıları kınıyoruz ve hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğiz. Minbic yönetimi, kurumları ve halkı olarak savaşçılarımızın yanında yer alıyoruz ve sonuna kadar direneceğiz. Halkımızın ve QSD savaşçılarımızın birliğiyle üzerimize gelebilecek her türlü saldırıyı boşa çıkartacağız” şeklinde konuştu.

SALDIRILARI BERTARAF EDECEĞİZ


Çerkes Komitesi Üyesi Samih Hesen Hebaq ise Türk hükümetinin çoklu krizler içinde seçim sathına girdiğine işaret ederek, Kuzey-Doğu Suriye’ye saldırmak için bahane ürettiğini söyledi.  Şimdiye kadar hiçbir ülkeye saldırmadıklarını, tehdit etmediklerini hatırlatan Samih Hesen Hebaq, şunları söyledi: “Tam tersine terör her zaman Türk devletinden geliyor. Türk devletinin saldırıları karşısında duracağız. Petrol kuyularını hedef alarak sınırlarını mı koruyacak? Türk devleti bölge halkının ekonomisini çökertmek, nifak sokmak ve teslim almak istiyor. Türk devletinin işgalindeki bölgelerde durumun nasıl olduğu görülüyor. Bu nedenle bölgemiz, üzerindeki ambargo ve ablukaya rağmen birlik içinde direniyor. Bölge halkları olarak saldırıları bertaraf edecek ve yönetimimizi güçlendireceğiz.”

DEMOKRATİK SİSTEMİMİZİ BOZAMAZLAR


Türkmen Komitesi Üyesi Salih Cuma Çagırga da sadece Kuzey-Doğu’ya değil, Suriye’nin hiçbir tarafına Türk saldırısını ve işgalini kabul etmediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu: “Bu saldırıların hiçbir gerekçesi yok, sadece işgal ve talan için saldırıyor. Herkes biliyor. Erdoğan, yaşadığı iç krizi dışarıya taşırıp kamuoyunu meşgul ederek seçimleri kazanmayı hesaplıyor. Kuzey-Doğu Suriye’deki tüm halklar yüz yıllardır birlikte yaşıyoruz. Türk devleti 32 km sınırdan söz ediyor. Bu bölgeyi işgal etmektir. Biz Minbic halkı olarak bunu kabul etmiyoruz. Türk devleti bu halkın çocuklarından oluşan QSD’yi terörist ilan ediyor. 400 yıl boyunca Osmanlının bu topraklarda neler yaptığını tarih biliyor ve biz de unutmadık. Türk devleti, hep bu toprakların düşmanıydı. QSD, bütün Suriye için mücadele ediyor. Onlarca defa Şam hükümetiyle diyalog kurulmaya çalışıldı, masada çözüm geliştirilmek istendi fakat her seferinde reddedildi. Bizler bu topraklarda yaşıyoruz. Türk devletinin ya da başka bir gücün müdahalesine ihtiyacımız yok. Minbic, Kobanê, Dêrik fark etmiyor. Hepimiz biriz. Hiçbir gücün birliğimizi ve demokratik sistemimizi bozmasına izin vermeyeceğiz.”

HEDEFİNDE TÜM HALKLAR VAR


Helisat aşiretinden Mistefa İbrahim Şihade ise Türk devletinin 7 yıldır saldırdığını anımsatarak, asıl terörizmin bu olduğunu vurguladı. “Çocuklarımız okullarına gidemiyor, çünkü Türk devleti sürekli saldırıyor. Türk devletinin hedefi tek bir halk, kitle ya da parti değil. Türk devleti bölgedeki tüm halkları hedef alıyor” diyen İbrahim Şihade, şunları ekledi: “Türk devleti sınırını da haddini de aştı, bölgede terör faaliyetlerini yürütüyor. Mezarlarımızı bile hedef alıyor. QSD’nin yanında duracağız. Tek hedefimiz demokratik sistemimizi yaşatmak, geliştirmektir. Bize terörist diyenlerdir terörist.”

CAYDIRICI HİÇBİR TAVIR ALINMADI


Ebu Şaban aşiretinden Xelîl İhsan Xelîl de Türk devletinin saldırı gerekçeleriyle ilgili benzer şeyleri ifade ederek, ancak ABD ve Rusya’dan eşil ışık almadan saldıramayacağını da söyledi. Rusya, Arap devletleri, Amerika ve Uluslararası Koalisyon’un Suriye halklarının iradesine saygı göstermediğini, Türk devletine kurban sunmaktan çekinmediğini belirten Xelîl İhsan Xelîl, “Caydırıcı hiçbir tavır alınmadı. Tüm bunlara rağmen biz Kuzey-Doğu Suriye halkları olarak birliğimizi bu saldırılar karşısında bir kez daha gösterdik. Bizler savaş istemiyoruz, ancak sonuna kadar savunmamızı yapacağız” dedi.