Türk devleti Eyn İsa’ya saldırılarını neden tırmandırdı?

Demokratik Suriye Güçleri (QSD) komutanlarından Baz Cindirêsê, Türk devleti ve çetelerinin üç günlük saldırılarda büyük darbeler alarak geri çekilmek kaldıklarını belirtti.

QSD komutanlarından Baz Cindirêsê Türk devletinin Eyn İsa bölgesine yönelik son günlerde tırmanan saldırılarına ilişkin ANF’ye konuştu.

NEDEN EYN ÎSA?

Girê Sipî işgalinden bu yana Eyn İsa her zaman işgalciler tarafından bombalanıyordu, ancak, kasım ayından bu yana saldırılar çok yoğunlaştı. Özellikle Mışerfe, Cehbel, Mieleq ve Seyda köyleri hedef alınıyor. Türk devletinin Eyn İsa’daki hedefi nedir?

Girê Sipî işgaliyle birlikte Türk devletinin Eyn İsa’yı işgal etme girişimleri devam etti. Çünkü, Eyn İsa bulunduğu coğrafik olarak stratejik bir konuma sahip. Birçok şehri birbirine bağlıyor, bu anlamda onlar için Eyn İsa önemlidir. Bu nedenle sürekli olarak saldırılar vardı. Ancak, bu saldırılar ara ara yapılıyordu ve yapılan her saldırı QSD savaşçılarının direnişiyle boşa çıkarılıyordu. Ancak, bu son beş ayda saldırılar oldukça yoğunlaştı. Eyn İsa çevresindeki Mieleq, Mişerfe, Seyda ve Cehbel köylerine yönelik yoğun saldırılar yapmaya başladılar. Çünkü bu köyler M4 kara yoluna en yakın olan köylerdir. Eyn İsa’yı direk işgal edemedikleri için, ilk başlarda bu köyleri işgal etmeye çalışarak şehri çembere almaya çalıştırlar. Tümden çembere aldıktan sonra bu sefer Eyn İsa’yı işgal etmeyi hedefliyorlar. Onların tüm bu girişimleri her seferinde QSD savaşçılarının büyük direnişiyle boşa çıkarıldı.

Ancak, 19 Mart’ta tekrar yoğun bir şekilde saldırıya geçtiler. Özellikle Newroz sürecinde bu saldırıyı gerçekleştirmeleri elbette manidardır. Newroz’un tüm Kürtler için önemli ve kutsal olduğunu onlarda tüm dünya da çok iyi biliyor. 21 Mart dünyanın her yerinde Kürtler tarafında büyük bir coşkuyla kutlanıyor. İşgalciler bu moral ve coşkuyu darbelemek ve halkın moralini kırmak için özellikle bu süreci seçti.

SALDIRILAR BOŞA ÇIKARILDI

QSD savaşçıları onların bu hedefini de boşa çıkarttı. Saldırılar çok yoğundu. Seyda köyünün girişine kadar geldiler. Ve savaşçılarımızın büyük direnişi sonucu onların bu saldırıları boşa çıkarıldı. Çok sayıda kayıp vererek geri çekilmek zorunda kaldılar. İlk günkü saldırılarda, yani ayın 19’undaki saldırıda onlara ait 2 zırhlı araç imha edildi, 15 ölüleri ve çok sayıda yarılıları vardı. İkinci gün tekrardan saldırdılar. Bu saldırıda da büyük darbe aldılar. Yine iki araçları imha edildi, iki araçları darbelendi ve 18’e yakın kayıp vererek geri çekildiler. Üçüncü gün tekrar sabah saatlerinde saldırdılar ve bu saldırıda QSD savaşçılarının kahramanca direnişleri sayesinde kırıldı. Uzun bir süredir alanda uçak uçuşları vardı, fakat vurmuyordu. Ancak bu saldırıda savaş uçağıyla da vurdular. Ancak, onların tüm bu girişimlerine rağmen QSD savaşçıları tek adım ileri gelmelerine ve bu köyleri işgal etmelerine izin vermedi.

RUSYA HALA TÜRKLER ÜZERİNDE BASKI OLUŞTURABİLECEĞİNİ SANIYOR

Geçen yıl kasım ayında Türk devleti ve çetelerinin saldırılarının önünün alınması için Rusya’nın gözetiminde üç gözlem noktası kuruldu, ancak bu noktaların kurulmasından sonra hem saldırılar hem de Türk devletinin alanda askeri üsleri arttı. Rusya’nın daha önceki gibi sessizliğini koruyor. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dediğimiz gibi zaten bir süredir bu saldırılar devam ediyordu. Ve onların bu saldırılardaki amaçları Eyn İsa’yı işgal ederek stratejik yol hatlarını almak ve şehirleri birbirinden kopartmaktı. Ancak bunu başaramayınca, bu sefer M4 uluslararası yolu üzerinde askeri üsler kurarak denetim altına almaya çalıştı. Şimdiye kadar 5 askeri üs kurmuşlar. Bu askeri üsler bazı yerlerde bir km, bazı yerlerde 500 metre uzaktadır. Yer yer bu mesafeler değişiyor. Bu üslerdeki amacı M4 yolunu denetim altına almak, halkın geliş gidişlerini denetim altına almak ve halkın korkmasını sağlayarak rahatça yolun kullanılmasının önünü almaktır. Bu şekilde Eyn İsa’yı etkisin kılmaya çalışıyorlar. Türk devleti bu üsleri kurduğunda, zaman zaman savaşçılarımız tarafından onlara karşı eylemler oluyordu. Çünkü, bunlar bizim topraklarımıza girmişler ve bu topraklar halka ait topraklardır ve onlar bu toprakları işgal etmişlerdi. Bu nedenle her zaman QSD savaşçıları tarafından bunlara karşılık verilecektir.

Rusya ise bunu kontrol altına almak, Türk devletinin güya saldırılarının önünü almak ve Türk devletinin 2019 mutabakatına ne kadar sadık kaldığını denetlemek amacıyla Baas rejimi ile ortak ve Rusya’nın gözetimi altında üç askeri gözlem noktası kuruldu. Ancak, bu noktaların kurulmasından sonra, durum eskisinden daha kötü oldu. Saldırılar daha fazla yoğunlaştı ve Türkler askeri üslerinin sayılarını arttırdılar. Güya bu gözlem noktaları halkın güvenliğini daha iyi sağlamak ve halkın kendi köylerinde daha rahat yaşamaları için kuruldu. Ancak, ayın 19’undaki saldırıda da görüldü ki hiçbir şekilde amaçlanan bu değil. Seyda ve Mieleq köylüleri evlerine dönmek istediler. Halk ısrarla evlerine gitmek istediğini belirti. Bizde bunun üzerine halkın köylerine dönme koşullarını sağlama çalıştık. Halkın zarar görmemesi ve güvenli bir şekilde evlerine dönmeleri için bunu Ruslara da söyledik ve kabul ettiler. Güya halk köylerine geçerken Ruslar da onlarla birlikte köye geçtiler. Ancak daha halk köye girer girmez Türk devleti ve çetelerinin saldırılarının hedefi oldular. Bu saldırılar Rusların gözü önünde olmasına rağmen sessiz kaldılar ve saldırılar bitene kadar Ruslar sessiz kaldılar.

HERKES BİZİM DİRENİŞİMİZE TANIKLIK EDİYOR VE ISRARIMIZI GÖRÜYOR

Rusya’nın alanı Baas rejimine teslim etme baskıları devam ediyor mu?

 Bir süre önce Baas rejimi ve Rusya’ya yakın basınlar tarafından QSD’nin Eyn İsa’yı Baas rejimine teslim edeceği haberleri servis edildi. Bu haberler Rusya’nın eliyle yapıldı. Elbette tüm bunlar doğru değildi ve yalan haberlerdi. Aslında bu Rusya’nın isteğidir. Halkımız da, herkes de çok iyi biliyor ki QSD kanını döktüğü yeri kolay kolay teslim etmez. Rusya’nın bundaki amacı Baas rejimini alanda güçlendirmek ve alanın kontrolünü rejimin eline bırakmaktır. Elbette bu saldırılarla birlikte ortaya şöyle bir durum çıkıyor. Rusya bu saldırılarla üzerimizde bir baskı oluşturmak istiyor. Böylelikle alanda rejimi güçlendirmek istiyor. Rusya bu saldırıların önünü açıyor ve Türklerin saldırılarına karşı sessiz kalıyorlar. Fakat, her saldırı gerçekleştiğinde onlar da QSD savaşçılarının direnişine tanık oluyorlar. Onlar da çok net görüyor ki öyle rahat rahat hiçbir alanımız teslim edilmeyecektir. Tek bir kişi kalana kadar direnişimiz devam edecektir. Bizler sonuna kadar halkımızı korumaya devam edeceğiz. Uzun bir zamandır alanda saldırılar oluyor ve bu saldırılar devam ediyor. Bizim tavrımız nettir. Biz hiçbir zaman geri adım atmayacağız. Sonuna kadar halkımıza verdiğimiz sözün sahibi olacağız ve her zaman şehitlerimizin izinde olmaya devam edeceğiz, bu toprakları koruyacağız.