İnsani faaliyetlerden kaçan yabani hayvanlar yok oluyor

Nature Ecology & Evolution dergisinde yayınlanan yeni bir araştırma, insani aktiviteler nedeniyle yaşam alanlarını değiştirmek zorunda kalan yabani hayvanların tehdit altında olduğunu gösteriyor.

2019 yılında Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yayınlanan bir araştırma, dünya genelindeki toprakların dörtte üçünden fazlasının, okyanusların ise yüzde 40’ının ‘ağır biçimde zarar gördüğüne’ dikkat çekmişti. Yayınlanan son bir araştırma ise, daha önceki tespitleri doğrular nitelikte.

167 CANLI TÜRÜ DOĞRUDAN ETKİLENİYOR

Avustralyalı bilim insanlarının Nature Ecology & Evolution dergisinde yayınlanan araştırmalarına göre, insani aktiviteler yüzlerce canlı türü üzerinde yıkıcı etkilere neden oluyor. Yol inşaatları, turizm, eğlence sektörü, taşımacılık, balıkçılık ve avcılık gibi faaliyetlere dikkat çekilen araştırmada, 167 yabani hayvan türünün tehdit altında olduğuna yer verildi.

DAHA FAZLA HAREKET ETMEK ZORUNDA KALIYORLAR

Tehdit altındaki canlılar arasında sadece 0,05 gram ağırlığındaki bir kelebek türünden iki ton ağırlığa ulaşabilen beyaz köpekbalıklarının listelendiği araştırmada, hayvanların yerlerini terk etmek zorunda kalmalarının bunda rol oynadığına işaret edildi. Araştırmaya göre, birçok yabani hayvan türü insanlardan kaçmak için normalinden yüzde 70 daha fazla hareket etmek zorunda kalıyor.

İncelenen hayvan türlerinin üçte birinin hareketleri yarı yarıya arttı veya azaldı. Hayvanların daha fazla hareket etmek zorunda kalmaları ve gerekli enerjiyi alamamaları yaşayabilmeleri için en büyük tehdit olarak duruyor.

2020’DE 36 TÜR YOK OLDU

Araştırmanın başyazarı Sydney Üniversitesi uzmanlarından Tim Doherty, canlı türlerinin insanlar yüzünden beslenme ve çiftleşme amacıyla daha fazla hareket etmelerinin yaşamlarını zorlaştırdığına dikkat çekiyor.

Araştırmaya göre, sadece 2020 yılında 36 yabani hayvan türünün yok olduğu görüldü. Bunlar arasında bazı memeli türlerinin olduğu belirtiliyor.

Araştırmanın sonuç bölümünde, alt ve üstyapı inşaatları ve turizmin daha iyi düzenlenmesinin yanı sıra avcılığın daha sıkı denetlenmesi doğal yaşam alanlarının korunabilmesi için alınacak önlemlerin başında geliyor. Özellikle üreme mevsimlerinde avcılığın sınırlandırılması üzerinde durulan öneriler arasında.