Amed'in Pasur (Kulp) ilçesine bağlı Ağaçlı, Kaynak ve Narlıca mahallelerinin ortak mera alanına Güneş Enerji Santrali (GES) projesi yapılmak isteniyor.

VBZ adlı İnşaat tarafından 25,71 hektarlık alana kurulması planlanan santral, 30 bin 909 güneş paneli ve 17 MWh kapasiteli lityum-iyon enerji depolama tesisinden oluşuyor. Mera alanlarına yapılması planlanan proje, köylüler ve bölge halkının tepkilerine neden oldu.

Şirketin ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) dosyasında kullandığı “çorak arazi” fotoğraflarının, gerçek mera alanını yansıtmadığı ve şirketin bu hileyle "ÇED olumlu" raporu aldığı ortaya çıktı.

Diyarbakır Barosu, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunurken, köylüler de yaşam alanlarını korumakta kararlı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın "ÇED olumlu" kararı verdiği proje alanı, köy yerleşimine sadece 48 metre uzaklıkta bulunuyor. Köylülerin temel geçim kaynağı olan mera alanları ve yapay göller, proje nedeniyle yok olma tehlikesi altında.

'PROJEYE KARŞI İPTAL DAVASI AÇILDI’

Diyarbakır Barosu Çevre ve Kent Komisyonu üyesi Avukat Berfin Kılınç, köyde yapılmak istenen projeye ilişkin hukuki bilgilendirmelerde bulundu. Berfin Kılınç, projenin köyün birincil mera alanı üzerine planlandığını belirterek, bu durumun köydeki hayvancılığı bitme noktasına getireceğini ifade etti.

“Burada devasa bir santral projesi yapmak istiyorlar” diyen Berfin Kılınç, projenin çevresel etkilerine ve hukuki sürecine dikkat çekti: “Şirket, raporunu hazırladı ve bakanlık bu raporu onaylayarak ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) kararını verdi. Biz de bu karara karşı Diyarbakır 4. İdare Mahkemesi’nde iptal davası açtık.”

'HİLELİ RAPORA SUÇ DUYURUSU’

Berfin Kılınç, ÇED dosyasında başka bir araziye ait fotoğrafların kullanıldığını vurgulayarak, mart ayında bu duruma ilişkin suç duyurusunda bulunduklarını belirtti: “Bu hileli davranışa karşı hukuki girişimlerimizi başlattık. Sürecin takipçisiyiz. Köylüler yaşam alanlarını korumakta kararlı, bizler de onların yanında duracağız.”

'BİZİ ÖZÜMÜZDEN KOPARMAK İSTİYORLAR’

Hem kendilerinin hem de hayvanlarının yaşam alanını korumak için mücadele edeceklerini ifade eden köylüler de ajansımıza konuştu. Bölgenin insansızlaştırılmak istendiğini ve bu nedenle talan projelerinin hayata geçirildiğini belirten Ağaçlı köyü sakinlerinden Ziraat Mühendisi Şermin Şeker (30), projeye dair tepkisini şu sözlerle dile getirdi:

"Burada meramız işgal ediliyor, hayvanlarımızın otlak alanı kalmıyor. Santralin yaratacağı sıcaklıkla beraber biz de çok kötü etkileneceğiz. Yapılacak proje evlere uzak değil, yaşam alanlarımız, evlerimiz tehlike altında. Bizim özümüz toprağımız, bizi bu özden koparmak istiyorlar. Ben bir genç kadın olarak bu projeye karşı mücadele ediyorum ve bu mücadeleyi sürdüreceğim. Bu projenin bize hiçbir yararı olmadığını iyi biliyoruz. Bu nedenle kabul etmiyoruz."

'BİZİ ŞEHİRLERE HAPSEDEMEZLER’

Köy sakinlerinden 70 yaşındaki Hatun Demirhan, yaşına ve elindeki bastona aldırış etmeden köylülerin yaptığı eyleme katılan isimlerden. "Nereye gitmemizi istiyorlar? Bu topraklar bizim" diyerek projeye tepki gösteren Hatun Demirhan, "Biz burada bize zarar verecek bir şey istemiyoruz. Kendi ekmeğimizle geçiniyoruz; hayvanlarımızla para kazanıyoruz.

Şirketler, bizim değil, sadece kendi menfaatini düşünüyor. Biz yıllardır buradayız ama onlar daha yeni gelmiş, bizi buradan kovmak istiyorlar. Bizi buradan çıkarmak istiyorlar. Biz şehir insanı değiliz; asla şehirde yaşayamayız. Burası bizim nefes aldığımız bir yer, burası bizim her şeyimiz. Bu projeye izin vermeyeceğiz. Ne gerekiyorsa onu yapacağız.

Ben 70 yaşındayım. Kendim için olmasa da çocuğum ve torunum için buna direnmek zorundayım. Burası, diğer nesille devam etmek zorunda. Bizi şehirlere hapsedemeyecekler" dedi.

'CANLILARIN YAŞAMI YOK OLACAK’

75 yaşındaki Nuriye Şeker ise yapılacak projeye ilişkin şunları söyledi:

"Ben insanlık istiyorum. Bugün, kendi menfaatleri için bu köyleri yok etmek istiyorlar. Biz burada bahçemizle, hayvanlarımızla geçiniyoruz. Kendi halimizde geçinirken bizi şehirlere sürmek istiyorlar. Son damla kanımıza kadar bu projeye izin vermeyeceğiz. Bir günüm dahi kalsa bu projeyi kabul etmiyorum. Bu proje, buradaki bütün canlılara zarar verecek. Yeşil alanımız yok olursa biz hayvanlarımıza ne vereceğiz."