İsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi: Kürtlere saldırı kabul edilemez

İsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi Kürt halkına saldırıları kabul etmeyeceğini belirtti. Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili Anders Österberg de AKP'nin kaybettikçe Kürtlere ve muhalefete saldırdığına vurgu yaptı.

Kürtlerin kendi kaderlerini tayin haklarının tanınması için İsveç Parlamentosu'na verdikleri önerge nedeniyle AKP ve yandaş medyanın hedef aldığı Sosyal Demokrat İşçi Partisi üyesi 13 milletvekiline destek büyüyor.

Sivil toplum örgütlerinin özellikle hedef alınan Sultan Kayhan, Serkan Köse, Roza Güçlü Hedin ve Kadir Kasırga'yla dayanışma içinde oldukları açıklamalarından sonra İsveç'in en kitlesel partisi ve koalisyon hükümetinin ortağı Sosyal Demokrat İşçi Partisi adına da açıklama yapıldı. Partinin Uluslararası İlişkiler Sekreteri Johan Hassel ve Parlamento Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Kenneth G Forslund, ortak açıklama yaptı.

Koronavirüs krizinin devam ettiği sırada otoriter liderlerin demokrasi, basın ve ifade özgürlüğünü sınırlamayı sürdürdükleri ve hukuk sistemini kendi çıkarları için kullandıklarının belirtildiği açıklamada, “Negatif ve kabul edilmez gelişme Türkiye'de yıllarca sürdü ve şimdi artmış gözüküyor. Rejim yanlısı medya sosyal demokrat politikayı parlamentoda yürüttükleri için İsveç sosyal demokrat milletvekillerine saldırdı. Bu kabul edilemez” denildi.

'HDP VE CHP İLE DAYANIŞMA İÇİNDEYİZ'

Açıklamada, İsveç sosyal demokrasisinin giderek daha fazla otoriterleşen Erdoğan'a karşı HDP ve CHP ile dayanışma içinde olduğu belirtildi.

HDP'nin rehin tutulan eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın durumuna da değinilen açılamada, "Erdoğan'ın AKP'si iktidarda kalabilmek için gereken her şeyi yapıyor” vurgusunda bulunuldu.

Hassel ve Forslund, partilerinin tutumlarını şu ifadelerle dile getirdi:

'KÜRTLERE SALDIRILARI KABUL ETMİYORUZ'

“Biz sosyal demokratlar Türkiye'nin Suriye'de uluslararası hukuka aykırı, ölümle sonuçlanan ve korkunç bir insancıl duruma neden olan saldırılarını kınadık. Biz, Türkiye'nin Kürtlere ve Kürt bölgelerine yönelik tekrarlanan saldırılarını kabul edilemez buluyoruz. Kürtler, Hıristiyanlar ve azınlık halkların insan haklarını savunuyoruz. Politik tutsaklar, gazeteciler ve demokrasi aktivistlerinin serbest bırakılmalarını ve hukuk sisteminin bağımsız olmasını talep ediyoruz.”

Türkiye'nin basın ve ifade özgürlüğüne saygı göstermesini isteyen iki sosyal demokrat yönetici, şöyle devam etti:

“Hiç kimse daha önce rejisörlüğü yapılan saldırıların İsveç sosyal demokrasisinin hakların hukukuna ilişkin görüşünü değiştireceğini sanmasın. Biz İsveç Parlamentosu'na halkın seçtiği temsilcilere baskı yapılması ve tehdit edilmesini asla kabul etmeyeceğiz. İsveç sosyal demokrasisi demokratik değişim isteyenlerin arkasındadır.”

OSTERBERG: AKP KAYBETTİKÇE SALDIRIYOR

Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili ve Parlamento Dış İlişkiler Komitesi üyesi Anders Österberg, yazılı bir soru önergesiyle milletvekillerine yönelik başlatılan linç kampanyasını parlamentonun gündemine getirmişti.

ANF'ye konu hakkında açıklamalarda bulunan Österberg, AKP'li medyanın amacının, Türkiye ve Kürdistanlı 4 milletvekilini hedef alarak CHP'yi sıkıştırmak olduğunu belirtti.

Österberg, yerel seçimlerde CHP'nin Ankara, İzmir, İstanbul, HDP'nin de Kürdistan'da pek çok yerleşim biriminde seçimleri kazanmasının Erdoğan ve AKP'yi sarstığı için HDP ve CHP'ye yönelik saldırıları artırdığını söyledi.

Österberg, İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde'nin Türkiye Büyükelçisini makamına çağırmasını ve milletvekillerine yönelik saldırıları protesto etmesi beklentisi içinde olduğunu dile getirdi.

KAYYUM GASBI PARLAMENTO GÜNDEMİNDE

AKP iktidarının son olarak 5 HDP'li belediyeyi gasp etmesine değinen Österberg, bunu parlamentonun gündemine taşıyacağını söyledi.

Milletvekilliği görevinden ayrılan ve Stockholm Belediyesi'nde Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin Grup Başkanlığı görevini yürüten Kadir Kasırga da AKP-MHP'nin seçimlerde alamadığı belediyeleri devlet gücünü kullanarak HDP'den geri aldığını ve halkın iradesini gasp ettiğini söyledi.