İsveç'te Türk devletinin Rojava'da gerçekleştirdiği katliam ve insanlığa karşı suçlarına tepki dinmiyor. Stockholm'de her gün meydanlara çıkarak Türk devletini protesto eden Kürdistanlılar ve dostları, Cumartesi günü de meydanlardaydı.

Göteborg ilinde gerçekleştirilen 3 ayrı eylemde İsveç halkına Türkiye'yi boykot etmesi çağrıları yapıldı.

STOCKHOLM

Moderatörlüğünü Carolina Farraj ve Ayşe Göktepe'nin yaptığı miting saat 13.00 sularında Norra Bantorget'te devrim şehitleri anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşu ve Ey-Reqîb marşının söylenmesiyle başladı.

Stockholm Sosyal Demokrat Kadınlar Birliği Başkanı Lena Josefsson, işgalin uluslararası anlaşmalara aykırı olduğunu belirterek kınadı. Kürt halkıyla dayanışma içinde olduklarını söyleyen Josefsson Türk devletine askerlerini işgal ettiği topraklardan derhal geri çekmesi çağrısı yaptı.

Stockholm Belediyesi eski Başkan Yardımcısı ve Sol-Kurd Başkanı Ann-Margareth Livh, konuşmasında Kürt kadınlarının Kürdistan ve Rojava'da gerçekleştirdikleri dönüşümlere ağırlık verdi.

LİVH: ERDOĞAN'I DURDURMAMAK DÜNYA İÇİN SKANDALDIR

Kürt kadınlarının Rojava'da eşitlikçi ve adil sistemin kurulması ve DAİŞ çetelerine karşı mücadelenin önderliğini yaparak yaşamlarını feda ettiğini belirten Livh, “Kürt kadınları dünyayı DAİŞ çetelerinden kurtardıklarında tüm dünya onları alkışladı. Şimdi onlar saldırı altında. Dış dünya üzgünüz diyor. Erdoğan'ı durdurmuyor. Bu tüm dünya için büyük bir skandaldır” dedi.

Livh'in kadınların önderlik yaptıkları devrimi savunmak için sokaklarda olmaya devam edeceklerini söylemesine binler, “Jin jiyan azadi” sloganını atarak karşılık verdi.

KNK: TÜRKİYE SAVAŞ SUÇU İŞLİYOR

Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) adına konuşan Zeyneb Moradi, Türk devletinin Rojava'da kadın ve çocuklara yönelik saldırılarının uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunu ve Türkiye'nin savaş suçu işlediğini söyledi.

Erdoğan'ın amacının kadınların kuruluşuna ve savunmasına önderlik ettiği eşitlikçi sistemi ortadan kaldırmak olduğuna dikkat çeken Moradi, “Türk devleti kadınların, Kürtlerin ve azınlık halkların iradesini tanımak istemiyor. Etnik temizlik yapmak istiyor” dedi.

İsveçli sanatçı Jan Björklund'un Rojava halklarını ve direnişini selamlaması ve İsveçce bir şarkı okumasından sonra kitle, yürüyüşe geçti.

Kortejin ön saflarında Türk devletinin saldırılarında yaralanan kadın ve çocuklara dikkat çekmek için yüzlerinde kırmızıya boyayan ve ellerinde çocuk kefenleri bulunan bir grup kadın yer aldı.

Moderatörler, yürüyüş boyunca Türk devletinin işgalini teşhir eden ve Türkiye'nin boykot edilmesini isteyen konuşmalar yaparken, kortejde yer alan binlerce kişi, “İşgale son”, “Türk ordusu Rojava'dan defol”, “Kanlı ellerinizi Kürdistan'dan çekin”, “Türkiye'yi boykot et”,Jin jiyan azadi”, “Rojava ve Kürdistan'la dayanışma” ve “Katil, faşist Erdoğan” sloganlarını attı.

KOMALA: TÜRK DEVLETİ BOYKOT EDİLMELİ

Kungträdgården'e (Kralın bahçesi) gelen kitle, burada da bir miting gerçekleştirdi. Doğu Kürdistanlı Komala örgütü adına konuşan Sıdıqa, Türk devletini protesto etmek için üç haftadır meydanlarda olduklarını söyledi.

Rojava'daki devrimin Ortadoğu'daki ilk kadın devrimi olduğunu söyleyen Sıdıqa, “Biz YPG/YPJ'nin mücadelesini destekliyoruz. Kadınlar erkeklerle omuz omuza hak ve özgürlükleri için savaşıyor” dedikten sonra işgalci Türk devletinin boykot edilmesini istedi.

Uluslararası Olof Palme Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Marita Ulvskog, Rojava'da olanların sadece küçük bir grup insanı etkilemekle sınırlı olmayıp herkesi etkilediğini belirterek “Sorun demokrasi, insanlık değeri ve bağımsız sorunudur” dedi.

Erdoğan, Putin ve Trump'ın birlikte pek çok insanın yaşamlarını cehenneme çeviren bir tim oluşturduklarını söyleyen Ulvskog, demokrasilerin korkunç şeyler gerçekleşen böyle kişilerin ellerinde bırakılmaması gerektiğini söyledi.

Şilili sanatçılar Maria&Peppe, Rojava halkı için Viktor Jara'nın iki şarkısını okudu. Kürt sanatçı Evin Akbaş, Kürtçe bir marş söyledi.

FEMİNİST İNİSİYATİF: RAJOVA UMUT YARATAN BİR MEŞALE

Feminist İnisiyatif adlı partinin sözcüsü Carmen Blanco Valer, kendisinin Latin Amerika'nın yerli halkından olduğunu söyledikten sonra “Bizler de tıpkı Kürtler gibi yüz yıllar boyu baskı ve saldırılara uğradık. Dilimiz, kültürümüz yasaklandı. Bu nedenle Kürtleri anlıyor ve tanıyorum” ifadelerini kullandı.

Rojava'nın umut yaratan bir meşale olduğunu söyleyen Valer, konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“Umudun azaldığı mumla ısıtmak istediğimiz dünyada Rojava güçlü bir meşaledir. Kadınlar yaşamın her alanında ve topraklarının savunulmasında yer alıyor. Rojava başka bir dünyanın mümkün olduğunu gösterdi... Bundan dolayı Latin Amerika'da Peru, Kolombiya'da yaşayan halklara ilham verdi.”

Kürt kadınlarının Jineolojiyle Latin Amerika kadınlarına yol gösterdiğini söyleyen Valer, konuşmasını “Jin jiyan azadi” sloganını atarak sonlandırdı.

Gösteriye her yaş ve etnik kökenden binlerce kişi katıldı. 90 yaşındaki İsveçli Gabriella Kassius, ANF'ye Türk devletinin Rojava'yı işgalini kınamak için gösteriye katıldığını söyledi.

Kürtlerin kendi devletlerini kurma isteklerine saygı gösterilmesini isteyen Kassius, Erdoğan'ın Kürtlere yönelik saldırılarını korkunç olarak niteledi. “Kürtlerinin kendi devletlerini kurmalarına yardımcı olmalıyız” dedi.

GÖTEBORG

Son üç haftadır Göteborg'de sokaklara akan binler, Cumartesi günü yeniden meydanlardaydı. Kürdistanlılar ve dostları, gerçekleştirdikleri üç ayrı gösteri ve sivil itaatsizlik eylemiyle Türk devletinin işgalini kınadı ve Türk askerleri ve beraberindeki çetelerin Rojava'yı terk etmesini istedi.

Kürdistanlılar, Şili halkına destek vermek için bir araya gelen Latin Amerikalıların düzenlediği gösteriye kitlesel katılım sağladı. Bayrak ve pankartlarıyla birlikte gösteride yer alan Kürdistanlılar, meydandaki binlerce kişiyle birlikte Şili ve Rojava halklarının mücadelelerini destekleyen ve işgali kınayan sloganlar attı.

Kürt ve Şilili örgütler adına yapılan konuşmalarda Türk devletinin işgali kınadı, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası topluma işgalin son bulması için pratik ve somut adımlar atmaları çağrıları yapıldı. Gösteri, Latin Amerikalıların, Kürdistan adını verdikleri bir marşı söylemeleriyle son buldu.

Kürdistanlılar, hep birlikte il merkezindeki turizm bürosunun önüne geldi. Rojava Komitesi'nin destek verdiği eylemde Demokratik Kürt Toplum Merkezi adına konuşma yapan Abdullah Deveci, Türk devletinin uluslararası sözleşmeleri çiğneyerek işgal ettiği Rojava'da sivillere yönelik katliamlar gerçekleştirdiğini söyledi.

İsveç halkına tatillerini Türkiye'de geçirmemeleri, turizm şirketlerine de Türkiye'ye charter seferleri düzenlememe ve bilet satmamaları çağrısı yaptı.

LANDVETTER HAVALİMANI'DA SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMİ

Kürdistanlılar ve dostları, Göteborg 25 kilometre dışındaki Landvetter Havalimanı'nda da bir sivil itaatsizlik eylemi gerçekleştirdi.

Ellerinde Türkiye'nin boykot edilmesini isteyen ve sivillere yönelik gerçekleştirdiği katliamları gösteren resimleri taşıyan eylemciler, Türk Hava Yolları'nın kalkacağı uçağın kapısını bloke etti. Bir süre göstericilerle polis arasında kısa süren bir arbede yaşandı.

Havalimanında yapılan konuşmalarda Türk devletinin gerçekleştirdiği insanlık ve savaş suçları teşhir edildi. Türkiye'nin boykot edilmesi çağrıları yapıldı.