Zürih kentinde Beritan Kadın Meclisi tarafından düzenlenen etkinlikte yapılan konuşmalarla Öcalan’ın kadın mücadelesine verdiği öneme dikkat çekildi.

Öcalan üzerindeki tecridin bilinçli bir şekilde uygulandığı ve tecride karşı mücadelenin büyütülmesi gerektiğine vurgu yapıldı.

Tecride karşı mücadeleyi büyültme çağrılarının yapıldığı etkinlikte Açlık grevi direnişçilerinin eylemleri selamlandı.

Barış annesi Döndü Ergin de etkinlikte bir konuşma yaptı.

Lozan kentinde Lajin Kadın Meclisi ve St Gallen kentinde ise Asrin Deniz Kadın Meclisi öncülüğünde, Solothurn’da Pınar Kadın Komünü ile Winterthur kentinde ise Nuda Kadın Meclisi öncülüğünde Öcalan’ın doğum günü kutlandı.

TORONTO

TORONTO

Kanada’nın Toronto kentinde de Öcalan’ın doğum günü kutlandı. Saygı duruşu ile başlayan kutlamada bir konuşma yapan Kadın Komisyonu üyesi Selma Durmuş, açlık grevi direnişlerinin daha fazla sahiplenilmesi gerektiği belirtti.

Kutlamada, Toronto’da 86 gündür açlık grevi direnişinde olan Yusuf İba’nın yazdığı mesaj da okundu.

İba mesajında, şunlar yer aldı:

“Kendimi ararken seni buldum

Varlığın uykusunda, geleceğin yokluğunda, muammanın kafesinde yürürken bir hakikati aradığım, bir bendim istediğim. Beni ararken seni buldum ey güneşim. Ben bilmem ama anlatırlardı acımız büyük, ülkemiz viran diye. Biz hep 2 kere ax demişiz bir ax’ımız(toprak) öbür ax’lı yanımız yokluğumuza yakılan ağıdımızın adıymış.

Yaralıydık, takatimiz kalmamış ülkemiz, dağlara yapılan mezarlara meftun kılınmıştı, adımız kart kurt diye belletilmişti. Karanlıklar arkadaşımız, yokluk adımız, varlık bizde yok oluyordu. Doğmamış güneşin yakıcılığı, olmayan insanın gazabı, yanan ateşe benzin, kavrulan yüreklere tuz oluyordu. Yorgunduk, sonbahar durağımız, kış evimiz olmuştu. Toprağın kucağında uyanarak yolumu aradım, şaşkındım, kendimi bilmek hevesiyle yola çıkmıştım.

Sora sora Bağdat’ı değil kendimi arıyordum. Yol gösterenler peygamberler şehrinde var olacağımı ve kurtuluşa ereceğimi söylüyorlardı. BEN’i ararken sizi kaybettim, kutsalı görmek isterken ihaneti yaşadım, kadın doğdum sömürülmekten kurtulamadım. İsmail’i kurbanlık olmaktan, erkeği kölece yaşamaktan kurtarmaktı isteğim. Çocuk acemiliği ve annemin tembihi ile aramaya devam ediyordum. Şafak sökmek üzereydi, vücudum küçük, adımlarım büyüktü, ateşe su götüren karıncayı kıskanırcasına güneşimi arıyordum. Elim cebimde, yüreğim ağzımda Urfa sıcak; ama ben üşüyordum, güneşi bulup öyle kendimi arayacaktım. Beni taşımayan bacaklarım, kapanmaya mahkummuş gibi beni rüyalar alemine götüren gözlerim, kabusun bağrında umudun sesiyle uyandı. Gelen sesler yabancı değildi bağıran kadınların ‘tilili tilili’ sesleriydi. Bu sefer acının değil mutluluğun avazıydı.

Gelen seslere koştum aradığım güneşti kendimi bulmak üzereydim, ben koştukça güneş kucağını açıyor, toprak ana merhametiyle yeşeriyordu. Bu sefer gözlerden akan yaşlar acı için değil mutluluk içindi. Aradığımı bulmuş, ben’i yaşamış, biz olmaya kadar gitmiştim. İsa’nın kerameti, Muhammed’in mucizeleri ile Zerdüşt’ün gülüşünü bulmuştum. Ben gülerken kara haber tez zamanda duyulmuş, beni inkar edenlere. Seni buldum sende Kadın olarak doğmak, genç olarak direnmek insan olarak yaşamak istiyordum. Beni bana anlatıyordun, bana çok şey öğretiyordun üstelik bir harf için 40 yıl köle olmamı değil bir ömür için yoldaş olmamı istiyordun; çünkü köleliğe inat özgürlüğü inşa edecektik. .

Güneştin sadece doğmadın, yaşatıp kurtuluşa erdirdin . Kadın oldum, tanrıçalığımı yaşadım. Mezopotamya bölgemiz, Kürdistan ülkemiz, başkan Apo liderimiz.

Kendimi sende buldum, şimdi seni her yerde arıyorum sensiz ‘Bê serok jîyan nabe’ diye haykırıyorum. Doğarken ağlayanlar yaşarken mutlu olsunlar diye yürekte umut dilde Serok oldun. Kararan güneşimiz değildi kararan bizi sende, seni her yerde yok etmek isteyenlerin hayatlarıydı. ASLINDA BEN KİMİM BİLİYOR MUSUNUZ? Ben zindanda Zülküf, Yonca, Zehra ovada Tahir, dağda Halil, yaşamda Arin, ateşte Mazlum, direnişte Kemal, ben sende var oldum, ben sende kendimi buldum ben, Kürd’üm, Kürt. Roj buna te pîroz be ey roja me.”

Yusuf Iba’nın mesajından sonra sinevizyon gösterimiyle devam etti.

KÖLN

Köln'de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın doğum günü kutlandı.

Köln Viyan Kadın Meclisi öncülüğünde yapılan kutlama Demokratik Kürt Toplum Merkezinde saat 13.00 da başladı.

Komaw Eşbaşkanı Şenge Kahraman söz aldı. Kahraman “Bugün kutsal bir gün. Kürdistan, Ortadoğu, insanlığın ve özgürlüğün doğuşunun günüdür” diye konuştu.

Açlık grevi direnişlerine de dikkat çeken Kahraman, tecridin kırılması gerektiğini belirtti.

Ardından sanatçı Xelil Xemgin sahne aldı. Xemgin, “Bir Türk bakan Kürdistan Ağrı'da gömülüdür demişti” dedi.

Kürt Kadın Aktivisti Döne Güzel ise yaptığı konuşmada şunları söyledi: “4 Nisan’da Urfa da bir kişi doğdu. Kadının ve Ortadoğu’nun tarihini değiştirdi.”

Sinevizyon gösterimi ile devam eden etkinlikte Çocuk Koro Grubu Koma Tekoşin, Ozan Şemdin, Ozan Seyitxan ve Ozan Peyman sahne aldı. Kutlamada Şair Faqir Ahmet' te Öcalan için yazdığı şiirleri okudu.

CHEMNİTZ

Almanya’nın Chemnitz kentinde de 4 Nisan kutlandı.

Sinevizyon gösterimi ardından yapılan Öcalan’a yönelik uygulanan ağırlaştırılmış tecride karşı yapılan açlık grevi direnişlerine de dikkat çekildi. Etkinlikte müzik dinletisi de yapıldı. Etkinlik, “Bijî Serok Apo” sloganları ile sona erdi.

RENNES

Fransa’nın Rennes kentinde de 4 Nisan kutlandı. Zin Kadın Derneği Sara Seve Kadın Meclisi öncülüğünde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum günü kutlandı. Demokratik Toplum Merkezi’nde bir araya gelen Kürdistanlılar kutlamaya devrim şehitleri adına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı ve ardından kısa bir sinevizyon gösterisi gerçekleşti. Kutlama müzik dinletisi ile devam etti.