Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi CPT ile görüştü

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi, “Dem Dema Azadiyê ye” hamlesi kapsamında 1 Aralık’ta Strasbourg’da başlattığı eylemin 14’üncü gününde İşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) ile görüştü.

“Özgürlük Kazanacaktır; Abdullah Öcalan İçin Harekete Geç” şiarıyla yapılan eylemi 14 Aralık Salı sabahı KCDK-E Eşbaşkanları ve aynı çatı altındaki toplum merkezlerinin eşbaşkanları ile Avrupa’daki inanç kurumları olan FEDA, Êzidî Koordinasyonu ve CİK temsilcileri devraldı.

 

Sabah saat 10:00'da eylem alanına gelen Eşbaşkanlar ve inanç kurumların temsilcileri saat 11:00 sıralarında Kürt Halk Önderi Öcalan’ın içinde bulunduğu ağır tecrit koşularına dikkat çekmek amaçlı bir dizi talep içeren bir dosyayı İşkenceyi Önleme Komitesi’ne (CPT) sundu. Eylemcileri temsilen KCDK-E Eşbaşkanları Fatoş Göksungür ve Yüksel Koç bir heyet tarafından karşılandı.

Yaklaşık yarım saat süren görüşme ardından KCDK-E Eşbaşkanları eylem alanına gelerek saat 11:40 sıralarında görüşmenin içeriğine ilişkin bir açıklama yaptı ve nöbet eylemini devraldıklarını duyurdu.

Yüksel Koç,  “Bizler bütün Eşbaşkanlar adına ben ve mücadele yoldaşım Fatoş Göksungür CPT ile bir görüşme yaptık. Bizleri CPT Türkiye masası adına iki kişi karşıladı. Görüştüklerimiz kişiler geçmiş dönemlerde iki kez İmralı ada hapishanesinde Kürt Halk Önderi Öcalan ile görüşen şahsiyetlerdi. Bizler görüşmemizde ‘Bugüne kadar sizlere çok sayıda dosya ulaştırdık. Bu kez de aynı talepler doğrultusunda geldik. Bütün Avrupa kurumları Eşbaşkanları adına geldik’ dedik. Bizlere şunu söylediler: ‘Bazı arkadaşlarınız bizlere sundukları dosyalarda ‘talebimiz karşılanmadığı müddetçe buradan gitmeyeceğiz’ dediler.’

Bende bu talebin doğru bir talep olduğunu bir kez daha orada vurgulayarak talebimizin karşılanması ve karşılanmadığı taktirde KCDK-E olarak burada eylemlerimizi ve direnişimizi sürdürmeye devam edeceğimizi belirttim. Bizler ‘İmralı ada hapishanesi başlı başına bir işkence sistemidir. Kesinlikle kabul etmiyoruz. CPT işkenceyi önleme komitesidir. O zaman görevlerinizi lütfen yerine getirin’ dedik. Önder Öcalan’ın içinde bulunduğu koşulların halkımız ve duyarlı çevreler tarafından asla kabul edilemez olduğunu belirttik.”

Göksungur ise şunları ifade etti: “Görüşmemizde daha önce yaptığımız görüşmelerin sonuçsuz kaldığını hatırlatarak kendi hazırladıkları raporu takip etmediklerini belirttik. 23 yıldır devam ağır tecrit sistemi ve izolasyonun halen devam ettiğini aktardık. Ailesi, avukatları ile iletişimin kesildiğini belirttik. İmralı’nın bir işkence sistemi olduğunu daha öncesinde kendi hazırladıkları raporlarında yer alan kısımlara vurgu yaparak hatırlatmada bulunduk. Ama bunu gereklerini yerine getiremediklerini ve takip etmediklerini belirtik. Rêber Öcalan üzerinde özel bir politika ve statünün olduğunu ve kendisine biçilen hiç bir haktan yararlanmadığını belirttik. Onlar da ‘Evet bizler sizi anlıyoruz. Daha önce İmralı ile yaptığımız görüşmeleri kamuoyu ile paylaştık ve İmralı da bir işkence sistemi olduğunu paylaştık’ dedi.  Fakat bazı kararları kamuoyu ile paylaşılamayacaklarını belirttiler. Ayrıca bizlere ‘Basınınızı yakından takip ediyoruz. Takip ettiğimiz kadarıyla basına vermiş olduğunuz demeçlerden İmralı kapıları açılana dek bu eylemleri sürdüreceklerinizi söylemişsiniz. Bu eylemleriniz zaman zaman CPT’yi zora sokuyor’ dediler. Bizler de ‘Bu eylemleri devam edeceğiz’ dedik. ‘İmralı işkence sistemi son bulana kadar kendimizi ve halkımızı alanlardan alıkoymayacağız’ dedik.”

Bugünden sonra “Özgürlük Kazanacaktır; Abdullah Öcalan İçin Harekete Geç” eylem planlaması şöyle:

*15 Aralık Çarşamba günü, Güney Fransa'da yaşayan Kürdistanlılar devralacak. 

*16 Aralık Perşembe günü, enternasyonal aktivistler ve diplomatik çalışmalar yürüten karma bir grup eylemi devralacak. 

*17 Aralık Cuma günü ise Almanya’nın Düsseldorf kenti ve Köln çevresinde yaşayan Kürdistanlıların katılımı bekleniyor.