Duisburg Kürt Demokratik Toplum Merkezi (KDTM) toplantı salonunda gerçekleşen anmaya yaklaşık 350 kişi katıldı.

Bir dakikalık saygı duruşu ile başlayan anmada Duisburg KDTM Meclisi’nden Ahmedi Kobanê bir konuşma yaptı. Kürt halkını her türlü zor ve baskı ile sömürgeci devletler ve onların işbirlikçileri tarafından yok edilmeye çalışıldığını, Kürt halkının tarihindeki en karanlık denilebilecek bir dönemde PKK tarafından Kürdün tarihinin tersine çevrildiğini söyledi.

Reqa’da şehit düşen Mehmet Aksoy’un (Figraz Dağ) Avrupa’da her türlü rahat yaşam olanaklarını elinin tersi ile ittiğini ve halkının onurlu mücadelesine omuz vermek için YPG saflarına katılır bir noktaya geldiğini belirten Kobanê, “Halkının özgürlüğü için hiçbir fedakarlıkta kaçınmayan devrim şehitlerine layık olmanın dürüstlüğünün adı bugün Firaz Dağ, Mehmet arkadaştır. O bizim kutup yıldızımızdır” dedi.

KOMAW adına ise Mehmet Suruç anmada bir konuşma yaptı. Kürt halkının kendi adına ne askeri ne kültür, ne bilim, ne ekonomi elle tutulur hiç bir şeyin olmadığı günlere hatırlatan Suruç şunları söyledi: “Örneğin bundan 40 yıl önce Kürde ‘askerlik’ dendiğinde bölük onbaşısından, bölük çavuşundan ve bölük subayından fazla bir bilgiye sahip değildi. Her alanda bu böyleydi. Önder Apo’nun önderlik ettiği Özgürlük Mücadelesi ve bu mücadelenin kahramanları, yani şehitlerimiz sayesinde bugün başka bir noktadayız. Askeri, sosyal-kültürel, ahlak başta olmak üzere halkımız şehitlerinin fedailiği ile sadece kendi değil, aynı zamanda evrensel insanlığa da yeni değerler yaratıyor. Biz bu nedenle şehitlerimizin ardından ağlamamalıyız. Ağlamak eskidendi. Biz artık ağlamak-sızlamak yerine şehitlerimizin kendilerini uğrunda feda ettikleri değerler konusunda ‘biz ne yapabiliriz? Şehidimiz bizden ne istiyor? Ona nasıl layık olabiliriz’ noktalarında enerjimizi, zamanımızı, aha doğrusu her şeyimiz harcamalıyız. Bugün dört parça Kürdistan’da değil sadece, Avusturalya’dan Japonya’ya, Avrupa’dan Amerika’ya, dünyanın her yerine şehitlerimizin fedailiğini, hedeflerini, amaçlarını, pratiklerini, sözlerini yayalım. Çoğaltalım. Biz onları anlattıkça, yaydıkça hem çoğalacağız ve hem de şehitlerimizin vasiyetlerine bir katkımız olur. Onlara layık olmada görevlerimizi yerine getirmiş oluruz.”

Darıcalılar Derneği ve Kürecik Halk İnisiyatifi’nden ise Hüseyin İlhan bir konuşma yaptı. İlhan;

"Yüreğimiz bir kez daha dağlandı. Hemen her gün barbarlığa karşı mücadelede gençlerimiz toprağa düşmeye devam ediyor.

Şimdi de Reqa’da IŞİD canavarlarına karşı verilen insanlığı özgürleştirme mücadelesinde canımız, ciğerimiz, büyükle büyük, küçükle küçük, mütevazi, halkına hizmette sınır tanımayan, özgürlük sevdalısı Kürecik-Darıcalı Mehmet Aksoy şehit düştü. Darıcalılar Derneği ve Avrupa Kürecik Halk İnisiyatifi olarak başta Aksoy ailesi olmak üzere Kürt halkının başı sağ olsun diyoruz.

Düşmana inat, Kürecik halkı ve Küreciğin özgürlük tutkunu kızları ve oğulları Kürt halkının özgürlük mücadelesine katılmaya devam edecekler, özgürlük yolunda toprağa düşenlerin hesabını mutlaka soracaklar ve insanlığın başına bela edilen çağın barbarlarını hak ettikleri yere, tarihin çöplüğüne süpüreceklerdir.

Biz Darıca Derneği Avrupa Kürecik Halk İnisiyatifi olarak Mehmet Aksoy yoldaşımızın anısı önünde bir kez daha eğilirken, ideallerini yaşatacağımıza ve bu yolda her türlü bedeli ödemeye hazır olduğumuza söz veriyoruz” dedi.

FEDA adına yapılan konuşmada ise “Mehmet Aksoy can bize ‘zulüm karşısında mazlumun yanında yer alma’ konusunda bir örnektir. Bu örnek duruşu bizler rehber olarak anlıyoruz ve gereğini yapacağımızın sözünü veriyoruz” şeklinde konuştu.

Maraş İnisiyatifi’nin mesajı da yazar Aziz Tunç tarafından okundu.

Mesajda Maraş İnisiyatifinin mesajında “Firaz Dağ, Kürdistan’da ve dünyada inanç özgürlüğü verenlerin, Şengal’de, Kobanê’de, Cudi’de, Reqa’da, Dêra Zor’da, Kürdistan’ın her yerinde özgürlük için direnenlerin, Dahaq’a boyun eğmeyen Kürt halkının, Yezid’e boyun eğmeyen Alevilerin, tüm Kürecik ve Alxas halkının onuru ve yiğit bir evladı olarak Mehmat yoldaş her zaman kutup yıldızımız olacaktır” denildi.

Şenge Ana da anmada yaptığı konuşmada, hiçbir şehit ailesinin ya da özgürlük mücadelesinde ailesinden bireyleri olan ailelerin, “Ben ancak bu kadar yapabilirim” dememesi gerektiğini söyledi.

Şenge Ana, “Unutmamalıyız ki şehitlerimiz aileleri için değil yok sayılan, yok edilmek istenen halkımızı tarihimiz, kültürümüz için kendilerini feda ettiler. Onlara layık olmaktan başka bir uğraşımız olamaz, olmamalı. Onların anılarına bağlı kalmanın koşulu ise bıraktıkları yerde mücadeleyi devam ettirmektir” diye konuştu.

Konuşmalardan sonra Mehmet Aksoy için hazırlanmış bir sinevizyon gösterimi yapıldı.

Anma “Şehit namırın” sloganlarıyla sona erdi.

Anmadan sonra Şırnaklı şehit Mesut Durak (Dilgeş Botan) ailesi katılımcılara taziye yemeği verdi.