GÖRÜNTÜLÜ

Alevilere yönelik katliam protestoları sürüyor

Suriye’de Alevilere yönelik soykırıma dikkat çekmek ve uluslararası kamuoyunu harekete geçirmek amacıyla, Berlin ve Paris’te protestolar düzenlendi.

Berlin Alevi Toplumu-Cemevi, BDAJ, BDAS, Avrupa Dersim Dernekleri Federasyonu, Berlin Dersim Kültür Derneği, Berlin Arap Alevi Birliği ve BAAB e.V, Berlin Sivaslı Canlar Derneği, Berlin Gaziantep Çepnileri Derneği, Çorum Derneği Eğitim ve Kültür Merkezi, Bahadınlılar Derneği, Berlin Al-Dersim Spor, Akdağ Köyü Dayanışma ve Destekleme Derneği, Omcalı Kültür ve Dayanışma Derneği, Erzincan Küçükotlukbeli Derneği Berlin, Institutë Ziwan û Kulturë Kirmanci (Zaza) İKK, HUV ve Aşnan Tiyatro Topluluğu gibi birçok Alevi ve demokratik kitle örgütü tarafından organize edilen mitinge, Nav Berlin, Mala Kurda, DIDF, Yeşilev, CHP Berlin Birliği ve Türkiye İşçi Partisi gibi siyasi ve sivil toplum kuruluşları da destek verdi.

Oranienplatz Meydanı’nda gerçekleştirilen miting, Alevi Dedesi Musa Gül’ün gülbangı ile başladı.

“Suriye’deki Alevi Soykırımına Dur De!” sloganlarıyla bir araya gelen binlerce kişi, yapılan konuşmalarla tepkisini dile getirdi.

Berlin Cemevi Başkanı Dr. Yüksel Özdemir, mitingde yaptığı konuşmada, Suriye’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekerek, özgürlük umutlarının nasıl bir yıkımla gölgelendiğini vurgulayarak şöyle devam etti, “Birkaç ay önce, hepimiz Suriye içinde ve dışında özgürlük umutları taşıyorduk. Ancak yıllardır süren savaş, Esad rejiminin halkına uyguladığı zulüm, acılar, kaçışlar ve yıkımlarla bu umutları yok etti. Bugün burada olmamızın sebebi, yaşanan trajedilere duyduğumuz ortak acıdır. Hepimiz o korkunç görüntüleri izledik; sevdiklerimizi kaybettik ya da akıbetlerini hâlâ bilmiyoruz.

Yüksel Özdemir, Esad rejiminin çöküşü sonrası birçok kişinin rahatladığını düşündüğünü, ancak gerçekte yerine yeni zalimlerin geçtiğine vurgu yaparak, “Bir diktatör gidiyor, yerine bir başkası geliyor. İslamcı grupların hâlâ sahnede olduğunu ve yalnızca kıyafet değiştirerek varlıklarını sürdürdüklerini görüyoruz. Türk siyaseti ve medyasında bu gerçeklere karşı sergilenen saflığı anlamakta güçlük çekiyorum. Suriye’de Hristiyanlar, Kürtler, Aleviler ve diğer tüm topluluklar bu zulmü yaşıyor. Şiddet ve baskı sona ermiyor; aksine yeni zalimler sahneye çıkıyor” diye konuştu.

Arap Alevi Derneği de yaptığı açıklamada, Suriye’de Alevilere, Dürzilere ve Hristiyanlara yönelik sistematik bir soykırımın yaşandığını belirtti. “HTS terör örgütü, lideri Muhammed el-Jolani’nin emriyle binlerce insanı katletti, köyleri yok etti ve kutsal mekânları yıktı. Batı medyası bu zulmü ‘çatışma’ gibi göstermeye çalışsa da, bu, planlı bir soykırımdır. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve dünya ülkeleri bu vahşete sessiz kalmamalıdır. HTS’ye yapılan mali, askeri ve siyasi destek derhal kesilmeli, etkilenen bölgeler korunmalıdır” ifadeleri kullanıldı.

Die Linke Federal Milletvekili Ferhat Koçak ise, Esad rejiminin çökmesinin ardından Alman politikacıların Suriye’yi güvenli ilan ederek mültecileri geri göndermek istediğini, ancak bunun büyük bir yalandır. Bugün Suriye’nin ne kadar güvensiz olduğu çok daha net görülüyor. Birkaç gün içinde eski DAİŞ ve El Kaide cihatçılarından oluşan sözde geçici hükümetin birlikleri, çoğunlukla Aleviler olmak üzere binlerce insanı katletti. Katliam öncesinde bu gruplar, Alevilere yönelik nefret söylemleri içeren videolar yayınladı. Bu zihniyet, Maraş ve Sivas katliamlarında olduğu gibi, Alevilere yönelik tarihi saldırıların devamıdır.

Ferhat Koçak, Almanya’nın geçmişte olduğu gibi bugün de bölgedeki silahlı gruplara dolaylı destek sağladığını belirterek, silah ihracatının bölgede devam eden vahşete katkı sunduğunu söyleyerek, “2014’te IŞİD’in yükselişiyle birlikte Aleviler, Hristiyanlar, Süryaniler, Asuriler ve Kürtler büyük bir soykırıma uğradı. O dönemde Almanya’nın sattığı silahlar da bu saldırılarda kullanıldı. Bugün benzer vahşetler tekrar yaşanıyor ve silah ticareti devam ediyor. Biz Aleviler, hümanist değerlere, eşitlik ve adalete inanıyoruz. ‘Eline, beline, diline sahip ol’ ilkemiz, şiddetsizliği ve ahlaki davranışı temel alır. Barışçıl ve hoşgörülü bir yaşam talebimiz, bizi otoriter ve köktendinci güçlerin hedefi haline getiriyor. Ancak biz bu nefrete nefretle karşılık vermeyeceğiz. İnsan odaklı düşünerek, dayanışma içinde nefrete ve ayrımcılığa karşı duracağız. Sevgi ve birliktelik en büyük gücümüzdür,” diye konuştu.

Nav Berlin Eşbaşkanı Hüseyin Yılmaz da mitingde yaptığı konuşmada, Kerbela’dan günümüze kadar devam eden Alevi katliamlarının, Ortadoğu’daki tarihsel zulmün bir parçası olduğunu vurguladı. Yılmaz, “Suriye’de yaşanan katliamlar, Kerbela ile başlamıştır. Kerbela’dan Koçgiri’ye, Sivas’tan Maraş’a, Çorum’dan Diyarbakır’a, Nusaybin’den Gever’e kadar yaşanan tüm katliamlar, Muaviye soyunun zulmünün devamıdır. Öncelikle bu katliamlara karşı sessiz kalan, ikiyüzlü davranan Avrupa’yı şiddetle kınıyorum” dedi.

Hüseyin Yılmaz, halkların birlikteliği ve ortak mücadele çağrısında bulunarak, “Kürdü, Alevisi, Türkü, Hristiyanı, Ermenisi demeden, Ortadoğu’da halkların özgür birliğini sağlayana kadar hep birlikte mücadele etmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Arap Alevi Derneği de yaptığı açıklamada, Suriye’de Alevilere, Dürzilere ve Hristiyanlara yönelik sistematik bir soykırımın yaşandığını belirtti. “HTS terör örgütü, lideri Muhammed el-Colani’nin emriyle binlerce insanı katletti, köyleri yok etti ve kutsal mekânları yıktı. Batı medyası bu zulmü ‘çatışma’ gibi göstermeye çalışsa da bu, planlı bir soykırımdır. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve dünya ülkeleri bu vahşete sessiz kalmamalıdır. HTS’ye yapılan mali, askeri ve siyasi destek derhal kesilmeli, etkilenen bölgeler korunmalıdır” ifadeleri kullanıldı.

Miting, siyasetçi ve kurum temsilcileri Kadir Şahin, Cem Özdemir, Hakan Demir, BDAS/BDAJ, İman Kaloğlu, Özgür Özmen, Kemal Karabulut, Kama Aslan ve İsmail Erol’un konuşmalarıyla sona erdi.

PARİS

Suriye’de HTŞ çetelerinin gerçekleştirdiği katliamlar Paris’te bir kez daha lanetlendi. Nation Meydanı’nda bir araya gelen kitle sloganlarla Alevi katliamının durdurulması çağrısı yaptı.  

ACTIT, FUAF, FEDA, Arnouville AKM, PAKMERKEZ, ADHK, Birkar, ODAK, Varenne AKM, DİDİF, Öncü Partizan, PDD, ve CHP'nin çağrısıyla bir araya gelen kitle, “Suriye'de Alevi katliamına son” şiarıyla bir araya geldi. Miting Suriye'de katledilen Aleviler için saygı duruşuyla başladı. Kurumlar adına Fransızca ve Türkçe ortak açıklamanın okunması ile devam eden konuşmalarda düzenleyici kurumlar tek tek söz alarak katliamları lanetledi. Mitinge ayrıca Paris Belediyesi meclis üyeleri de katılarak Suriye'deki katliamları lanetledi. 

Miting boyunca Alevilere yönelik katliamların soykırımı amaçladığı vurgulanırken Alevilerin örgütlenerek özsavunmalarını sağlamalarının zorunlu olduğu belirtildi.  

Katılımcılar sık sık sloganlarla katliamları lanetleyerek, açılan pankart ve dövizlerle katliamı protesto etti.  

Miting Alevilerin ve ezilen halkların kardeşliği, dayanışması vurgusu ile sona erdirildi.