Almanya’nın Düsseldorf kentinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için FED MED tarafından organize edilen oturma eylemi ikinci gününde kent merkezindeki Cornaliusplatz’da devam etti. İkinci gününde Köln ve Düsseldorf’ta yaşayan Kürdistanlılar eyleme katıldı. Bugünkü eylemde siyasetçi Besime Konca kadın özgürlük mücadelesine ilişkin seminer verdi. Konca konuşmasına cezaevlerindeki açlık grevlerini selamlayarak başladı. Özgür yaşam, kadın özgürlüğü, demokratik yaşamın Öcalan’ın paradigmasının esasını oluşturduğunu söyleyen Konca konuşmasını şöyle sürdürdü: 

“Kürt halkı kültürel, ekonomik, siyasi, fiziki soykırım altındayız buna rağmen önderliğimizin düşünceleri evrenselleşti bugün Önderliğimizin kitapları üniversitelerde alternatif bir kaynak olarak okutuluyor. Bu konuda diasporadaki Kürtlere çok rol düşüyor. Daha fazla eylemde olmak daha fazla kamuoyu yaratmak bizim görevimiz. 

‘HER EV BİR MODEL OLMALI’

Bugün sadece Türk faşizmine karşı mücadele etmiyoruz bugün aynı zamanda yaşadığımız kapitalist modernite sistemine karşı mücadele ediyoruz. Dünyada birçok halk devrim mücadelesi veriyor bu konuda birbirimizin mücadelesinden güç almalıyız. Diğer halklara güç vermeliyiz. Süleyman Soylu bu kaç defadır ‘PKK bir kadın partisidir’ diyorsa demek ki biz bu kadın devrimini yapmışız ve dünyaya ilham oluyoruz. Farkımız diğer dünya devrimlerinden en temelde bu nokta. Bizler bu sorunu ertelemeden ikincil plana atmadan mücadelemizin esası olarak ele alıyoruz ve sürdürüyoruz. Biz ne kadar bunun bilincindeyiz her birimizin evi demokratik modernitenin bir kalesi olmalı; Önderliğin fikirleri yaşamsallaşmalı tecrit böyle kırılır. 

Besime Konca, Kürt kadın hareketinin başlattığı “özgür kadın ve toplumu savunma hamlesi’ne de değindi. 

Hamlenin sadece eylemsel olmadığını söyleyen Konca, “bu kampanyanın vermek istediği anlayış 24 saat yaşamımızda olmalı” dedi. 

‘HER KÜRT BİR TEMSİLCİL OLMALI’

KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç ise, demokratik konfederalizmin boyutları üzerine sunumda bulundu. Koç şunları söyledi: “Bizler yaşamın tüm alanlarında Önderliğin paradigmasının temsilini yapmalıyız. En büyük yetersizliğimiz budur. Halk meclisleri komünal yaşam kooperatiflerle bunu yaşamsallaştırabiliriz. Önderliğe en büyük saldırı ideolojik saldırıdır o zaman bizim de en büyük mücadelemiz ideolojik mücadeledir. Önderliğimizin bir sözü var; ‘Halk örgütlediğin kadar senindir’ diyor. O halde bu esaslarda örgütlenirsek örgütlenmemizi büyütürsek bu ideolojik saldırıya cevap olabiliriz.”

TEV ÇAND SANATÇILARINDAN DİNLETİ

Eylemde bugün de TEV ÇAND sanatçıları yer aldı. Bugünkü kültür programında Deniz Deman, Hozan Şemdin, Diyar, Ali İkizer, Serhad Med stranlarıyla eyleme renk kattılar. Sanatçıların ezgileri çevredekiler tarafından da ilgiyle karşılandı. 

Eylem 24 Şubat’ta Duisburg ve Essen, 25 Şubat’ta Dortmund ve Bonn’daki Kürdistanlıların katılımıyla devam edecek. 26 Şubat Cuma günü ise Bielefeld ve Münster’den Kürdistanlıların katılımıyla Parlamento önünde bir araya gelinecek. 27 Şubat Cumartesi günü NRW merkezli bir yürüyüşle eylem sona erecek.