Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle devam eden açlık grevi direnişinin Almanya ayağı Berlin’de Kürt aktivistler Cemal Kobanê, Ömer Bağdur, Mele Mustafa Tuzak ve Şiyar Xelil tarafından sürdürülüyor. Tuzak’ın eylemi 109’nci, Xelil’in 96’inci,  Kobanê ve Bağdur’un eylemi ise 93. güne girmiş durumda.

NAV-DEM’in Berlin’deki lokalinde devam eden eyleme toplum değişik kesimlerinden ziyaretler ise sürüyor. Son olarak bir grup bilim insanı ve akademisyenle barış istediği için Erdoğan rejimi tarafından KHK ile ihraç edilen akademisyenlerden Kamuran Akın, aktivistleri ziyaret etti.

Aktivistlerle bir süre sohbet eden Akın “Eyleminizden dolayı sizinle gurur duyuyoruz. Bizler de dışarda bu sesinizi daha fazla duyurmak için elimizden geleni yapmaya çalışacağız” dedi. Açlık grevi eylemcilerinden Mele Mustafa Tuzak ise ziyaretinden dolayı Akın’a teşekkür ederek şunları söyledi:

“Bu tecrit sadece başkan Apo’ya yönelik bir tecrit değildir, bu aynı zamanda Kürdistan halkına da bir tecrittir. Maalesef dünya Kürtlerin çığlıklarını duymak istemiyor. Bizler de başkan Apo’nun şahsında Kürtlere yönelik bu sessizliği ortadan kaldırmak istiyoruz. Çünkü Başkan Apo Kürtlerin ve Ortadoğu’daki halkların özgürlük sesidir.”

 ‘ÇIĞLIKLARININ SESİ OLMALIYIZ’

Ziyaretin ardından ANF’ye konuşan akademisyen Kamuran Akın özellikle Cemal Kobanê’nin rahatsızlanması ve sağlık durumunun ciddi boyutlarda bozulması üzerine eylemcileri ziyaret etmek istediğini aktardı. Eylemcilerin morallerinin yüksek olduğunu belirten Akın “Bu durum bize de moral veriyor. Onlardan moral aldığımı söyleyebilirim. Özellikle de diasporadaki Kürt halkına büyük bir görev düşüyor. Eylemler karşısında bize görev düşen bu sesi daha fazla kamuoyuna duyurmak. Onların çığlıklarının sesi olmak” diye konuştu.

Akademisyen Kamuran Akın’a göre Almanya ve Avrupa’da yaşayan Kürtlerin sokağa çıkarak muhatap kurumlara baskı yapması gerekiyor. Cezaevlerinde ölüm orucu eylemi başlatan 15 tutsağın durumuna da dikkat çeken Akın son olarak şu çağrıyı yaptı: “Bu eylemlerin ölümle sonuçlanmaması için tecridin bir an önce sonlanması gerekiyor. Açlık grevi direnişinin bu faşizmi yeneceğini düşünüyorum.”