İskoçya’daki Kürdistan Dayanışma Komitesi üyesi Sarah Glynn, birçok kez ülkesinden Fransa’nın Strasbourg şehrindeki süresiz-dönüşümsüz açlık grevini ziyaret ederek, eyleme ilişkin makaleler yazdı.
Eylemcilerle dayanışmasını göstermek için Strasbourg’a geldiğini söyleyen Sarah Glynn, açlık grevi eyleminin oldukça haklı taleplere dayandığını vurguladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecridi sürdüren Türk devletinin şimdiye kadar bu haklı taleplere cevap vermemesini eleştiren Glynn, “Bundan sonrası için de verip vermeyeceğine dair bir işaret yok” dedi.
Tecride karşı Avrupa ülkelerinin sorumluluğuna dikkat çeken Sarah Glynn, “Aynı zamanda Britanya devletinin de buna karşı herhangi bir cevabı olduğunu göremiyoruz” diye konuştu.
‘AK VE CPT’NİN TAVRI SÜRPRİZ DEĞİL’
Açlık grevindeki eylemcilerinin taleplerinden birinin de Avrupa Konseyi’ne (AK) bağlı İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT) Öcalan’ın durumunu yerinde incelemesi olduğuna değinen Sarah Glynn, bu konuda CPT’nin tavrını sert bir dille eleştirdi.
CPT’nin tavrının kendisi için ‘sürpriz olmadığını’ söyleyen Glynn, “Belki şok edici bir şey ama aynı zamanda çok sürpriz bir yaklaşım da değil” diye konuştu.
‘KURUMLAR ÇOK GÜZEL SÖZLER SÖYLEMEKLE YETİNİYOR’
Tecrit konusunda CPT ve AK gibi kurumların verdikleri cevapların ciddiyetten uzak olduğuna vurgu yapan Sarah Glynn, ayrıca yapılan açıklamaların gereğinin de yerine getirilmediğine dikkati çekti.
Siyasetçilerin zorlanarak adım atmalarının sağlanabileceğini de savunan Glynn, şöyle dedi: “Maalesef, uluslararası kurumların çok güzel sözler söylediğini biliyoruz. Fakat eyleme geldiği zaman harekete geçmediklerini ve pratiğe geçemediklerini görüyoruz. Belki bizim alttan siyasetçileri zorlayarak bu çerçevede bir adım atmalarını sağlama gibi bir sorumluluğumuz var.”
EYLEMİN TALEPLERİNİN DUYURULMASI İÇİN ÇABALIYOR
İskoçya Kürdistan Dayanışma Komitesi olarak açlık grevlerinin taleplerinin dünya kamuoyuna duyurulabilmesi için çabaladıklarını söyleyen Sarah Glynn, şöyle devam etti: “Biz özellikle medya üzerinde biraz çalışma yürüttük, bazı makaleler yazdık ve bunun medyaya yansıması yönünde çaba sarf ettik.”
Britanya’da şu anda gündemde daha çok Avrupa Birliği’nden çıkışın (Brexit) olduğunu hatırlatan Glynn, “Ancak siz de biliyorsunuz ki hem medyada bunun yer alması hem de kamuoyunun harekete geçmesi gerçekten çok zor. Çünkü bu aralar Britanya’da daha çok Brexit’in nasıl olacağı tartışılıyor. Buna rağmen az da olsa bu konu medyada yer aldı” diye belirtti.
Glynn, Komite olarak Britanya’yı oluşturan parçalardan İngiltere ve İskoçya’daki Avrupa Parlamentosu (AP) üyelerine yönelik bilgilendirme ve duyarlılık oluşturma çalışmaları yaptıkları bilgisini de verdi. Glynn, ayrıca İskoçya’daki siyasi partilere yönelik yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını belirtti.
Kendisi İngiliz olmasına rağmen uzun yıllardır İskoçya’da yaşayan Sarah Glynn, Britanya genelinde yaşayan Kürtlere yönelik kamuoyu çalışmalarına da katkı sunduklarını söyledi. Glynn, kendilerinin başta imza kampanyası olmak üzere farklı kampanyalarda yerlerini aldıklarını dile getirdi.
‘AVRUPA’NIN SÖZLERİ UCUZCA’
Açlık grevlerinde Leyla Güven ve Nasır Yağız’dan her an kötü bir haber beklendiği, cezaevleri ile Strasbourg’da 70 gün eşiğinin aşıldığına işaret eden Sarah Glynn, buna karşı Avrupa kurumlarının tavrının aldatıcı olduğunu söyledi. Glynn, “Avrupa kurumlarının, yine söylüyorum, güzel sözleri oluyor. Fakat çok ucuz sözler sarf ediyorlar ve iş eyleme geldiği zaman yeterince harekete geçmediklerini görüyoruz” diye eleştirdi.
‘FAŞİZMLE MÜZAKERE OLMAZ, ANCAK MÜCADELE EDİLİR’
Türk devletinin ‘tecride karşı politikasının nasıl değiştirilebileceğ’ yönündeki bir soruya da yanıt veren Sarah Glynn, “Türkiye’ye gelince; şu anda faşist bir yönetim var. Faşist bir hareket var. Ve faşizmle herhangi bir müzakere olmaz, faşizmle herhangi bir diyalog olmaz, faşizme karşı mücadele etmek lazım” dedi.
TÜRKİYE’DE BU HÜKÜMETLE OLMAZ’
Kendisinin siyasetçi olmadığını hatırlatan Sarah Glynn, son olarak, “Siyasetçi değilim ve Türk devletinin nasıl hareket etmesi gerektiği, nasıl harekete geçirileceği konusunda kesin bir şey diyemiyorum. Bence bu hükümetin düşmesi lazım. Hükümetin değişmesi lazım ki, bir değişim olsun” dedi.