Hollandalı aktivist Lida Weerts, Norveç'ten gelerek Stockholm'de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük tecride karşı açlık grevine katıldı.

Hewlêr'de ziyaret ettiği Nasır Yağız'a verdiği sözü tuttuğunu ve açlık grevcilerinin eylem ve taleplerini kamuoyuna duyurmaya devam edeceğini söyledi.

Weerts, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın tüm tutsaklar gibi ailesi ve avukatlarıyla görüşme hakkı olduğunu, kendisine uygulanan tecridin insan haklarına aykırı olduğunu için kalkması gerektiğini söyledi.

Öcalan'ın Kürt ve Ortadoğu'da yaşayan halkların geleceği için önemli olduğunu ve Türk devletinin Öcalan'a uyguladığı tecridin kalkması durumunda yeni bir barış sürecinin başlayabileceği belirtti.

'YAĞIZ'A TALEPLERİNİ DUYURMAK İÇİN SÖZ VERDİM'

Weerts, DTK Eşbaşkanı Leyla Güven'in cezaevinde açlık grevine başladığında kendisini ziyaret etmeyi düşündüğünü ancak bunu gerçekleştiremeyeceğini anlayınca Güney Kürdistan'a giderek açlık grevinde bulunan HDP üyesi Nasır Yağız'ı ziyaret ettiğini söyledi.

Weerts, Norveç'te Kürtlerle dayanışma çalışması yürüten Solidaritet Med Kurdi Stan adlı örgüt adına 3 Mart günü Hewlêr'e giderek Yağız'ı ziyaret etmişti.

Weerts, ziyareti esnasındaki duygu ve düşüncelerini şu cümlelerle aktardı:

”O zaman Yağız açlık grevinin 103. günündeydi. Direnişinden etkilendim. O ve diğer eylemciler için ne yapabileceğimi düşündüm. Dünya kamuoyu kulaklarını kapatmış ve gözlerimi yummuştu. Açlık grevcilerinin seslerini duymuyordu. Kendisine dünya kamuoyuna açlık grevcilerinin eylem ve taleplerini duyurma sözü verdim.”

'SIĞINMACI KARTIYLA ERDOĞAN'A BOYUN EĞİYORLAR'

Oslo'ya döndükten bir süre sonra, Norveç Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nden kendisine, açlık grevi yapılacağı söylenince, Yağız'a verdiği sözü yerine getirmek için Stockholm'e gelerek açlık grevine başladığını söyledi.

Norveç, Avrupa ülkeleri ve insan hakları kuruluşlarının açlık grevlerine suskun kalmalarının utanç verici olduğunu söyleyen Weerts, ”Suskunluk insanlık suçudur. Bunlar suskunluklarından utanmalılar. Avrupa ülkeleri Erdoğan'la sığınmacıların Avrupa'ya gelmelerini engellemesi için bir anlaşma yaptı. Erdoğan Avrupa'yı ikide bir sınırları açıp ilticacıları Avrupa'ya göndermekle tehdit ediyor. Onlar sığınmacıların gelmesinden korktukları için Erdoğan'ın gerçekleştirdiği insan hakları ihlallerine ses çıkarmıyorlar” şeklinde konuştu.

'SESSİZ KALMANIN UTANCIYLA YAŞIYORLAR

Weerts, Avrupa ve Norveç'in her zaman insan hakları ve demokrasiden söz ettiklerini hatırlattıktan sonra, "Bunlar Erdoğan'a boğun eğmenin ve açlık grevlerine sessiz kalmanın utancıyla yaşıyorlar” dedi.

Türkiye ve Kürdistan'daki gelişmeleri yakından takip ettiğini söyleyen Weerts, yerel seçimlerden sonra herkesin İstanbul'daki seçim sonuçlarını tartışırken Kürdistan'da seçimler süreci ve sonrası yaşanan hak gasplarını gündeme getirmemesine şaşırdığını belirtti.

'TÜRKİYE'DE KENDİNİ İFADE EDENE DAVA AÇILIYOR'

"Kürt halkının 'iradem' diyerek oy verdiği belediye başkanlarına mazbataları verilmiyor. Herkes AKP'nin neden İstanbul'u kaybettiği halde itiraz ettiğini tartışıyor" diyen Weerts, Türk devletinin gerçekleştirdiği insan hakları ve tutsaklara yapılan baskılarla şu ifadelerle tepki gösterdi:

"Türkiye'de insanlar kendini ifade etme özgürlüğüne sahip değil. Bunu yapanlar hakkında davalar açılıyor. Cezaevlerine atılıyorlar. Bu bana çok tuhaf geliyor. Geçtiğim gün gazetelerde açlık grevindeki tutsakların aileleriyle görüşme yaparken açlık grevlerinden bahsettiklerinde telefonlarının kesildiklerini okudum. Bu çok saçma bir şey. Bir devlet ifade özgürlüğünü bu kadar nasıl kısıtlayabilir?”

'AVRUPA YALAN SÖYLÜYOR'

Norveç, Hollanda ve Avrupa Birliği'nin ihlalleri bilmesine rağmen tepkisiz kaldığını söyleyen Weerts, ”Biz kendileriyle konuştuğumuzda bu ihlalleri gündeme getiriyoruz. Hepsi Türkiye'nin insan haklarına saygı göstermesi gerektiğini, gelişmelerden kaygı duyduklarını ve konuyu Türk yöneticilerle konuştuklarını söylüyorlar. Bu tür sözlerin arkasına sığınarak yalan söylüyorlar” dedi.

'SİZLERE SONSUZ SAYGIM VAR'

Hollandalı Lida Weerts, Nasır Yağız ve Leyla Güven başta olmak üzere tüm açlık grevcilerine şu mesajı yolladı:

”Sizlere ve mücadelenize sonsuz bir saygım var. Böyle kararlı ve mücadeleci insanlar yaşamlarını kaybetmemeli, yaşamalı. Nasır'a verdiğim sözü tutuyorum. Açlık grevcilerinin eylem ve taleplerini kamuoyuna duyurmayı sürdürüyorum.”