KDP’nin engellediği İsviçre parlamenteri: Yine gideceğiz

Barış talebiyle gittiği Güney Kürdistan’ın Hewler kentinde KDP tarafından engellenen Cenevre eski Belediye Başkanı Rémy Pagani, “Bize düşmanca davranıldı. En kısa zamanda barış talebiyle tekrar gitmek için girişimlere başlayacağız” dedi.

Güney Kürdistan'a yönelik Türk ordusunun düzenlediği soykırım ve işgal saldırılarının önüne geçmek ve bölgede barışa katkı sunma için Avrupa ülkelerinden Hewlêr’e gitmek isteyen barış heyetinden Cenevre eski Belediye Başkanı ve İşçi Partisi (POP) Kanton Milletvekili Rémy Pagani, KDP yönetiminin engellemesi sonrası bugün Cenevre kentine ulaştı.

Rémy Pagani, Cenevre Havaalanı’nda Kürdistanlılar ve POP heyeti tarafından karşılandı. Pagani, KDP yönetimi tarafından geri çevrilerek dün İsviçre'ye gönderiler arasında bulunan barış heyetinde yer alan İşçi Partisi Parlamenteri Tobias Casimir Schnebli ile birlikte basın açıklaması yaptı.

Rémy Pagani, Alman devleti tarafından Frankfurt'ta salgın koşulları bahane edilerek Güney Kürdistan'a girişlerinin ilk etapta engellenmek istediğini hatırlattı. Pagani, engellemenin bir parçası olarak burada uzun süre prosedür işlemlerine tabi tutulduklarını ekledi. 

‘EN YAKIN ZAMANDA YİNE GİDECEĞİZ’

“Güney Kürdistan'a ulaştıktan sonra KDP heyeti tarafından düşmanca bir yaklaşımla geliş amacımız sorgulandı” diyen Pagani, Dışişleri Bakanı tarafından bizzat iki kez ziyaret edildiğini söyledi.

Pagani şöyle dedi: “Barış talebimize karşı bizlere uygulanan bu yaklaşımı kabul edemeyiz. Bizler Kürt halkına uygulanmak istenen soykırım ve katliama karşı barış talebimizde ısrarcı olmayı sürdüreceğiz. En yakın zamanda Barış Delegasyonu olarak Güney Kürdistan'a giderek barış talebimizi iletmek için gerekli koşulların oluşturulması girişimlerine başlayacağız.” 

‘KDP DÜŞMANCA YAKLAŞTI’

Tobias Casimir Schnebli de ziyaretlerine ilişkin yaşanan olumsuz sürece ve KDP'nin düşmanca yaklaşımlarına ilişkin şunları söyledi: 

“Antikapitalist Dayanışma'nın gereği olarak Türk devletinin işgal ve soykırım saldırısına engel olmak ve bölgede barış ikliminin yaratılmasına katkı sunmak için Güney Kürdistan'a giden heyetin içerisinde yer alma sorumluluğunu yerine getirdik. Barış Delegasyonu olarak bölgeye ulaştığımızda bizlere uygulanan düşmanca yaklaşım beni şahsen çok şaşırttı. Bu düşmanca yaklaşımda esasen Güney Kürdistan'da süren işgal ve katliama karşı süren halk direnişinin görülmesinin engellenmek istediği izlenimi uyandı.”

BİZİ YILDIRDIKLARINI SANMASINLAR’

Konuşmasının devamında soykırım saldırılarından duydukları kaygıyı dile getiren Schnebli, “Maxmur Mülteci Kampı'nda sivil halka yönelen katliam saldırısı bizler açısından kabul edilemez. Gerek Türk devleti gerek Alman devleti olsun gerekse KDP yönetiminin ortaklığı olsun dünyanın gözü önünde cereyan eden bu katliam saldırılarına karşı enternasyonal direnişi yükseltme kararlılığındayız. Yaşanılan bu olumsuz süreç bizleri yıldırdı sanılmasın bu soykırım saldırılarına karşı işgal güçleri ve ortaklarına karşı enternasyonal dayanışmamız sürecektir” dedi.