Büyük enternasyonalist devrimci Tîjda Zagros (Kelly Freygang), Türk devletinin 29 Nisan 2025’te Şehîd Delîl Batı Zap’ın Girê Bahar Direniş Alanı’na SİHA ile gerçekleştirdiği saldırıda şehadete ulaştı. Kelly Freygang’ın mücadele arkadaşı, ANF için yazdı:

Senin hakkında yazmaya nereden başlamalıyım bilemiyorum Kelly, hevala Dicle, şehîd Tîjda? Şehadet haberini gördüğümde ilk başta inanamadım ya da inanmak istemedim, özellikle de mücadelenin varılan bu aşamasında. Her zamankinden daha fazla, devasa görevler bizi bekliyor, enternasyonalist örgütlenmenin, demokratik toplum sosyalizmini dünyaya taşımanın zorluklarıyla karşı karşıyayız. Sadece dağlarda demokratik modernitenin bir gerillası olarak askeri öncülük değil, enternasyonalist çalışmaların öncülüğününde de pratik olarak yer almalıydın. O çalışmalarda da muazzam bir etki yaratabilirdin fakat aynı zamanda dağdan ayrılmayı kesinlikle istemediğini de biliyorum. Bunu kim ister ki?

TÜM YOLDAŞLARI ETKİLEMİŞTİN

Dağda birbirimizi son görüşümüzü hala hatırlıyorum. Gülüyordun ve enerji doluydun, hayallerinin yerini bulduğuna dair bir aura seni sarmıştı. Daha sonra bir gerilla savaşçısı olarak daha da gelişmek için tekrar tekrar orada kalmakta ısrar ettin, her zaman bir adım daha ileri gidip daha güzel bir yoldaş olabilmek için. Seni bir daha görme ve konuşma, fikir alışverişinde bulunma şansını yakalayamadım. Yanından gelen arkadaşlar nerede olduğuna ilişkin bilgiler verdi, sohbetlerde sürekli adın geçiyordu, çünkü oradaki tüm yoldaşlar üzerinde büyük bir etki bırakmıştın ve herkes tarafından çok seviliyordun.

İSTANBUL’DAKİ GÜNLER

2014 yazıydı, dalgalar rıhtım duvarına vururken İstanbul Boğazı'nın kıyısında oturuyorduk. Yurt dışında bir sömestr geçirmek için İstanbul'a gelmiştin, ancak üniversitedeki birkaç zorunlu ders dışında zamanının çoğunu özgürlük dürtüsünün peşinden giderek geçiriyordun. Beden olarak olduğun yer dışında fikir ve ruh olarak her zaman hayallerini yaşama peşindeydin. Bu koşullar altında derslerine nasıl konsantre olabilirdin ki? Kobanê’de süren kahramanca direniş, DAİŞ’in kısa süre önce tüm dünyanın (sen de dahil) dikkatini çeken bu devrimi boğmasını engelliyorken. Kobanê çok uzaktaydı ama aynı zamanda İstanbul'un dört bir yanındaki günlük protestolar, gösteriler, etkinlikler ve mitingler sayesinde çok yakındı. Bu tür etkinliklere katılmak, yoldaşlarla tanışmak ve Özgürlük Hareketi’ni daha da yakından tanımak için şehrin tıkanan trafiğinde saatlerce yolculuk yaptığımız ne kadar sık olmuştu? O döneme dair anlatabileceğim binlerce anı arasında belki de en büyük etkiyi 8 Mart'ın bıraktığını hissettim. Gösteriden döndüğünde gözlerin ateş gibiydi ve kadının gücünden çok etkilendiğin görülüyordu. Çok kısa bir sürede senin bu gücü yakalayıp öncü olacağın ortadaydı.

HAMBURG’TA GENÇLİK ÇALIŞMALARI

Bir süre sonra diğer kadın arkadaşlarla birlikte Amara'ya, Rêber Apo’nun evine gittin ve bu dönem zarfında manifestolarını büyük bir ilgiyle inceleyip tartıştın. Bu nedenle Almanya'ya döndükten sonra kendini tüm gücünle gençlik çalışmalarına vermen son derece mantıklıydı. İlk büyük toplantıdan sonra bana Kürt yoldaşlar tarafından ne kadar sıcak karşılandığını söylediğini hatırlıyorum. Senin için önemli bir rol oynayan ve seni mücadeleye daha fazla çeken şey sadece teori değil, toplumsallıktı. Çok kısa bir süre içinde Hamburg'daki çalışmanın temel direklerinden biri haline geldin ve birçok büyük etkinlikte yardım ve tavsiyelerle her zaman hazır bulundun. 

ARAYIŞIN DAHA DERİNDİ

Sadece gençlik çalışmasının bir parçası olmak, belirli yerlerde birkaç eylem düzenlemek, senin için yeterli değildi. Arayışın, özlemin çok daha derindi. Devrimci, sosyalist bir yaşamı nasıl sürdürebiliriz sorusu tarafından yönlendiriliyordun. Senin için sosyalizm, sadece uzak, ütopik bir geleceğin teorisi değil, şimdi ve burada yaşamamız gereken bir şeydi. Nihayet 2017'de Özgürlük Hareketi’ne katıldın. İlk başta, durdurulmaz bir enerjisi kişiliğine yansıyan Dicle adıyla; kapitalist sistemin sende içselleştirdiği özellikleri Dicle gibi asi sularla yıkamak istedin.

EYLEM COŞKUSUYLA DOLUYDUN

Devrim saflarına katılmadan önce bile radikal bir tutum ve büyük bir güçle karakterize edilen, ancak Özgürlük Hareketi içinde kendi kusurlarınla mücadele ederek yoğunlaşan bir kişilik oldun. Eylem coşkusuyla doluydun, her zaman sosyalist bir kişilik, militan bir kişilik idealine daha da yaklaşmaya hevesliydin. Kendini ve etrafındaki yoldaşları değiştirmek için her zaman büyük çaba harcayarak emek sahibi oldun. Aynı zamanda, bulaşıcı olan içten kahkahalarınla derin bir moral kaynağıydın da.