Xelîl: Önderliğimiz beynimiz, yüreğimiz

Şiyar Xelîl: Bê Serok Jiyan Nabe’ diyoruz, çünkü Önderlik bizim için dildir, kültürdür, beynimiz, yüreğimiz, varlığımızdır. Biz Önderliğimiz için bu açlık grevindeyiz. Önderlik üzerindeki tecrit son bulmayana kadar eylemimizden vaz geçmeyeceğiz.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan ağır tecrite karşı Almanya’nın Nürnberg kentinde süresiz dönüşümsüz açlık grevini giren Şiyar Xelîl, savaşın izlerini bedeninde taşıyan Rojavalı yurtsever bir Kürt genci. Baas rejimi zulmü altında yurtsever bir ailede büyüyen ve Suriye savaşı başladığında yaşanan bir patlamada ağır yaralanan Şiyar Xelîl, tedavi için Avrupa’ya gelmiş. Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecrite karşı 13 gündür süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemini sürdürüyor. Bedeli ne olursa olsun eylemlerini sürdüreceklerini belirten Xelîl, ”Herkes Kürt Halk Önderi ve Kürt halkının haklarına saygılı olmalıdır. ‘Bê Serok Jiyan Nabe’ diyoruz, çünkü Önderliğimiz bizim dilimiz, varlığımız, beynimiz, yüreğimizdir” diyor.

BAAS REJİMİ ALTINDA ÇOCUKLUK

3 Ocak 1987’de Rojava’nın Dêrika Hemko ilçesinde yoksul ve yurtsever bir ailenin oğlu olarak dünyaya gelen Xelîl, ailesinin geçimini sağlamak için çocukluk yıllarını babasıyla birlikte çalışarak geçirmiş. Xelîl, çocukluk yıllarını şöyle anlatıyor: ”Çocukluğum zorluklar ve çalışma içinde geçti. Okulda öğretmenlerimizin hepsi Arap’tı ve bize baskı uyguluyorlardı. Biz Kürt’tük ama dilimizle okuyup, yazmamıza izin vermiyorlardı. Çocuktum ama kendime soruyordum, ‘Neden Kürtçe okuyup, yazmamıza izin vermiyorlar’ diyordum. Bunlar bende okula karşı bir soğukluk yarattı. Altı yıl sonra okulu bıraktım.”

‘BIJÎ SEROK APO’ KORKULARIMIZI UNUTTURDU

Kürt Özgürlük Hareketi’ni çocukluğunda tanımaya başladığını ifade eden Xelîl için o dönemi şöyle anlatıyor:  ”Amcamın oğlu İdris, (kodu Musa’ydı) şehit düşmüştü. Çocuktum, okuldan geliyordum. Amcamın evinden ağlama ve slogan sesleri geliyordu. Amcamın oğlunun şehit düştüğünü söylediler. İlk kez orada Apocuları duydum. İnsanlar ağlıyordu ve ‘Bijî Serok Apo’ sloganı atılıyordu. O günden sonra dedem ve babamdan Apocuları ve partiyi sormaya ve tanımaya başladım. ‘Bijî Serok Apo’ sloganından büyük bir güç ve moral alıyorduk. O dönemlerde askerleri gördüğümüzde korkuyorduk, ama ‘Bijî Serok Apo’ sloganını attığımızda korkuyu unutuyorduk. O dönem de birçok örgüt vardı. Ama Kürt halkı için mücadele eden, insanları her türlü kirlilikten uzaklaştıran ve koruyan Apocular’dı.”

SAVAŞIN İZLERİNİ BEDENİNDE TAŞIYOR

Suriye’nin başkenti Şam’da yaşanan bir patlamada ağır yaralanan Xelîl, bir süre Şam, Hesekê, Dêrik ve Hewlêr’de tedavi gören Xelîl daha sonra tedavi için Avrupa’ya gelir. Xelîl yaşananları şöyle anlatıyor: ”2012 yılıydı berberden çıkıp cadde de yürürken büyük bir patlama yaşandı ve ağır yaralandım. Şam’dan sonra Dêrik, Hesekê ve Hewlêr’de yapılan tedavilerden sonra Avrupa’ya geldim. Bir Kürt genci olarak Avrupa’da da üzerime düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışıyorum.”   

DÜNYA ZULME VE HUKUKSUZLUĞA SESSİZ

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a ağır tecrit uygulandığını ve dünyanın bu hukuksuzluğa sessiz kaldığını ifade eden Xelîl şöyle devam ediyor: “Dünya ise Önderlik üzerinde uygulanan hukuksuzluğa sessiz kalmaktadır. Başkan Apo, Kürt halkının önderidir. Son 3 yılda kendisinden hiç haber alınmadığı bir zamanda Cizre, Sur, Nusaybin, Efrîn’de insanlarımızı canlı canlı yaktılar. Bunu dünya gördü ama sessiz kaldı. Bugün Erdoğan gibi bir faşist Kürdistan’ın dört parçasında katliam gerçekleştirmek istiyor ve dünya buna sessiz kalıyor. Ben buna inanıyorum. Önderlik özgür olsaydı bu katliamlar yaşanmazdı. Kürt ve Kürdistan bir gerçektir ve Önderlik bu gerçeği dünyaya ispatlamıştır. Ama dünya bu gerçekliği bilmesine rağmen sahtekarlık yapıyor.”

ÖNDERLİK BEYNİMİZ, YÜREĞİMİZ

“Önderliğimizin sağlığı, güvenliği ve özgürlüğü önemlidir” diyen Xelîl, Kürt halkı Öcalan’ın önemini şu sözlerle anlatıyor: “Önderliğimiz üzerindeki tecrit karılmalı ve özgürlük koşulları sağlanmalıdır. Tecritin kırılması gerekir ve Kürt halkı üzerindeki katliamlar son bulmalıdır. Bedeli ne olursa olsun ödeyeceğiz. Herkes Kürt halkının haklarına saygılı olmalıdır. ‘Bê Serok Jiyan Nabe’ diyoruz, çünkü Önderlik bizim için dildir, kültürdür, beynimiz, yüreğimiz, varlığımızdır. Biz Önderliğimiz için bu açlık grevindeyiz. Önderlik üzerindeki tecrit son bulmayana kadar eylemimizden vaz geçmeyeceğiz. Bizim sağlığımız önemli değil, Önderliğimizin yaşamı bizim için önemlidir. Önderliğimizin bir sözü bile bizim için büyük bir değerdir.”

HALKIMIZ AYAĞA KALKMALI

Kürt halkı ve gençliğe mücadeleyi yükseltme ve alanlarda olma çağrısında bulunan Xelîl, ”Özelikle Avrupa’da yaşayan halkımız alanlarda olmalıdır. Bugün Kürdistan büyük bir zulüm ve katliam tehdidi altındadır. Herkes vicdani ve ahlaki sorumluluğunu yerine getirmelidir. Açlık grevindeki arkadaşların şahadetleri beklenmemelidir. Zaten arkadaşlar bunu göze alarak eylemlerini sürdürmektedirler. Kürt halkı ayağa kalkmalıdır.”

Kaynak: Yeni Özgür Politika