Dönem başkanlığını Polonya’nın yaptığı üye devletleri bir araya getiren Konsey'e göre, geçen hafta 27 ülkenin büyükelçileri tarafından onaylanan karar, salı günü Brüksel'de toplanan AB'nin Avrupa İşleri bakanları tarafından kesin olarak kabul edildi.
Fransa'nın Avrupa'dan sorumlu Bakan Delegesi Benjamin Haddad, kararı memnuniyetle karşılayarak “Bu sadece bir adım ve daha da ileriye gitmemiz gerekiyor” dedi.
“Safe” olarak bilinen program, füze, mühimmat, insansız hava araçları ve hava savunma sistemleri üretimi gibi Avrupa tedarikinin yetersiz kaldığı alanlarda silah alımlarının ve projelerin ortaklaşa finanse edilmesi için 150 milyar Avro tutarında kredi sağlanmasını öngörüyor.
Savunma ve güvenlik ortaklığına imza atan Norveç ve Ukrayna gibi AB üyesi olmayan bazı ülkelerin de katılması planlanıyor.
Geçtiğimiz hafta Londra'da, Birleşik Krallık ve AB arasında benzer bir ortaklık anlaşması imzalandı.
Bu anlaşma daha sonra yapılacak müzakerelerin ardından Londra'nın bu Avrupa programına tamamen entegre olmasını sağlayacak.
AB ülkelerinin mevcut silah alımlarının büyük bir kısmının başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere Avrupa dışında yapıldığı bir dönemde bu anlaşma Avrupa savunma sanayinin teşvik edilmesi adına önemli görülüyor.
Aralarında Fransa'nın da bulunduğu birçok Üye Devlet tarafından desteklenen bu projelerin, bileşenlerin %65'ine kadar olan kısmının ağırlıklı olarak Avrupa savunma sanayii tarafından gerçekleştirilmesi gerekecek.
Geri kalan %35'e varan kısım ise, ABD gibi Safe programına üye olmayan ülkelerden gelebilir.
Üçüncü bir ülkenin, bileşenlerinden biri kullanılarak üretilen silahları uzaktan kontrol edememesini sağlamak için, merkezi bir otorite bunun imkansız olmasını sağlamaktan sorumlu olacak.
Örneğin Avrupalı bir kaynak, bu “Safe” programı sayesinde geliştirilen Avrupalı bir insansız hava aracına entegre edilen yazılımın Amerikalı üreticisi tarafından ABD'den kontrol edilebilmesinin engellenmesinin amaçlandığını açıkladı.
“Safe”, Avrupa Komisyonu tarafından Mart ayı sonunda sunulan ve Avrupa kıtasının yeniden silahlandırılması için 800 milyar Euro'ya kadar kaynak aktarmayı amaçlayan daha geniş bir programın parçası olarak önem kazanıyor.