Danimarka medyasına göre PET raporunda “Bir dizi yabancı devlet, Danimarka'ya karşı aktif olarak istihbarat faaliyetleri yürütüyor ve son yıllarda casusluk tehdidi arttı” endişesi yer aldı.

Bu tehdit, casusluk, etkileme faaliyetleri, taciz, yasa dışı ürün, teknoloji ve bilgi edinme girişimleri ve istisnai durumlarda suikast girişimlerini kapsarken, casusluk tehdidi özellikle Arktika bölgesine duyulan ilgi nedeniyle Danimarka özerk bölgeleri olan Faroe Adaları ile Grönland’a da uzandı.

Rapora göre tehdit temel olarak Rusya, Çin ve İran’dan geliyor. Politiken gazetesine konuşan PET’in kontrespoyonaj (Karşı İstihbarat) şefi Anders Henriksen, “Çin, ileri teknoloji ve bilgiyi Çin'e aktarmak için büyük çaba sarf ediyor” dedi.

Tehdidin bazı üniversiteler arası görüşmelerde gizli olduğuna dikkat çeken Henriksen, “Bazı araştırma türleri, çok erken bir aşamada bile olsa, askeri amaçlarla kullanılabilir, sorun yaratabilir” diye ekledi.

Yaz dönemi başında Politiken gazetesi Danimarka’da en az 30 araştırmacının Çin’in “Bin Yetenek” programı çerçevesinde eğitildiğini ortaya çıkarmıştı.

Danimarka istihbarat servisleri bu nedenle dikkatleri üzerine çekiyor. Kamu televizyon kanalı Danmarks Radio (DR) tarafından yapılan ve mayıs 2021’de yayınlanan bir araştırmaya göre Washington, aralarında Almanya eski Başbakanı Angela Merkel’in de olduğu dört ülkeden (Almanya, İsveç, Norveç, Fransa) kişileri dinlemek için en azından 2014 yılına kadar Danimarka denizaltı kablo ağını kullandı.

Ayrıca Danimarka askeri istihbarat şefi Lars Findsen, gizli belgelerin sızdırılması gerekçesiyle bir aydır tutuklu bulunuyor. Gizli bilgilerin medyaya sızmaması için Findsen’e ilişkin soruşturmaya gizlilik kararı getirildi.