İngiliz ve Fransız yetkililer, geçen ay Kanal’da 27 kişinin ölümüyle sonuçlanan teknenin batması sırasında "harekete geçmedikleri” gerekçesiyle yasal işlemle karşı karşıya.

Kuzey Fransa'da yerinden edilmiş insanları destekleyen bir yardım kuruluşu Charity, Cuma günü Fransız mahkemelerine, İngiltere sahil güvenlik müdürü, Kanal Fransız denizcilik şefi ve Fransız bölgesel sahil güvenlik müdürünü "kasıtsız adam öldürme" ve ihtiyacı olan insanlara "yardım etmemekle" suçladı.

24 Kasım'da Calais açıklarında bir teknenin alabora olması sonucu, aralarında yaşları 19 ile 46 arasında değişen en az 17 erkek ve yedi kadın, üç çocuk olmak üzere 27 ceset denizden çıkarıldı.

Paris savcısı Laure Beccuau, geçen hafta ölenlerin çoğunluğunun yedi yaşındaki bir kız, bir genç ve dört kadının Güney Kürdistan'dan olduğunu doğrularken, bilinen diğerlerinin Afganistan, Mısır, Etiyopya, Somali, İran ve Afganistan gibi ülkelerden geldiğini doğruladı.

Utopia 56, trajediden kurtulan iki kişinin, ölenlerin yakınlarının ve aynı gün geçiş yapan kişilerin ifadelerine göre, cesetler bulunmadan önce Fransız ve İngiliz kurtarma ekiplerine imdat çağrısında bulunulduğunu söyledi.

Yardım kuruluşu, suçlamaların "bu gemi enkazının koşullarına ışık tutacak" soruşturmaları tetikleyeceğini umduğunu belirterek, "Şeffaflık ve gerçek, kurbanlar ve ailelerine aittir" dedi.

İngiltere makamlarının olayla ilgili herhangi bir soruşturma açmamış gibi göründüğünü ve Fransız hükümeti tarafından yürütülen soruşturmanın “öncelikle kaçakçıların rolüne odaklanmış gibi göründüğünü” söyledi.

Açıklamada, "Bu trajedilerin bir daha yaşanmaması için 24 Kasım 2021'de yaşanan batmanın cezai boyutu da dahil olmak üzere bundan dersler ve sonuçlar çıkarmalıyız" denildi.

Utopia 56'nın ulusal koordinatörü Charlotte Kwantes şunları söyledi: “Vatandaşlar olarak, devletlerin yerinden edilmiş insanlar üzerindeki sürekli insanlık dışı ve hukuksuz uygulamalarına cevap vermenin tek yolu, yasaları kullanmaktır. Biz de öyle yapıyoruz.”

Bu arada, Birleşik Krallık hukuk firması Duncan Lewis, teyit edilen kurbanlardan biri adına Birleşik Krallık İçişleri Bakanlığı'na dava öncesi yazışmalar gönderdi ve trajedi hakkında bir kamu soruşturması başlatmasını istedi.

Şikayet başvurusu, bir İçişleri Bakanlığı yetkilisinin, bottaki kişilerin şişme botlarının söndüğünü fark ettiklerinde Birleşik Krallık yetkililerini yardım için aramış olabileceklerini kabul etmesinden sonra geldi.