Diyarbakır'da bulunan 169 STK, Başbakan'ın Diyarbakır'a gelişinden hiçbir beklentileri olmadıðını belirterek, Başbakan'a, "Türkiye ve bölge kamuoyu Diyarbakır'a önceki tarihlerdeki gelişlerinize önem ve anlam yüklemekteydi. Ancak bu gelişinize kamuoyunun önem ve anlam yükleme koşullarından uzak olduðunu söylemeliyiz" dedi.
Diyarbakır'da bulunan 169 sivil toplum kuruluşu (STK) Başbakan Recep Tayip Erdoðan'ın yarın Diyarbakır'a gelişi ile ilgili Güneydoðu Gazeteciler Cemiyeti'nin önünde basın açıklaması yaptı. 169 kurum adına Başbakan'a çaðrıda bulunan Diyarbakır Barosu başkanı Mehmet Emin Aktar, "Türkiye ve bölge kamuoyu Diyarbakır'a önceki tarihlerdeki gelişlerinize önem ve anlam yüklemekteydi. Ancak bu gelişinize kamuoyunun önem ve anlam yükleme koşullarından uzak olduðunu söylemeliyiz" dedi.
KIRILMA
Son bir kaç yıldır bölgede sıkıntılı gelişmeler yaşandıðını dile getiren Aktar, yaygın tutuklamalar, askeri operasyonlar, Roboski katliamı gibi olaylar ve zaman zaman Başbakan ve kabine üyelerinin kullandıkları üslubun Kürt toplumunda ciddi kırılmalara yol açtıðının altını çizdi. Aktar, "Tüm bu gelişmeler birlikte yaşama duygusunu zayıflatmakta, devlete olan güveni ciddi oranda zedelemektedir" ifadesini kullandı.
2005 HATIRLATMASI
Aktar, "Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı ve ülkenin en güçlü siyasal aktörü olarak 2005 yılında Diyarbakır'a yaptıðınız gezideki konuşmanızı hatırlamanızı, Kürt meselesinin asli muhatabı olan Kürt halkı ile çözüm aramanızı diliyoruz. Mevcut tutumun sürmesi halinde düşünmek bile istemediðimiz gelişmelerin yaşanmasından duyduðumuz kaygıyı bir kez daha hatırlatarak, biz sivil toplum örgütleri mensupları olarak, diyalogu dışlayan dil ve üsluba ortak olmayacaðımızı ve kabul etmediðimizi ifade ediyoruz. Ülkenin Başbakanı olarak bu ülkede kardeşçe ve eşit haklara sahip olarak yaşamayı gerçekleştiremiyorsanız bari çocuklarımız iyi komşu kalsınlar" dedi.
KÜRTLERÝN BAŞBAKAN’DAN BÝR BEKLENTÝSÝ YOK
Basın açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Aktar, Kürt sorununun asil muhatabının Kürt halkı olduðuna vurgu yaptı. 2005 yılında bizzat Başbakan tarafından kullanılan cümleleri hatırlatan Aktar, STK'lar olarak diyalogu dışlayan dili hiçbir şekilde kabul etmeyeceklerini söyledi. Son dönemlerde Uludere katliamı ile ilgili Başbakan ve kabine üyelerinin kullandıðı üslubun ve yapılan deðerlendirmelerin aðır olduðunu söyleyen Aktar, "Bu katliam ülkenin bir başka yerinde ya da başka bir ülkede olsaydı yer yerinden oynardı. Ama bizim bölgemizde olan katliam görmezden geliniyor. Ve üstüne üstlük aðır ifadeler kullanılıyor. Bu asla kabul edilemez" dedi.
Kürt halkının adalete olan inancının kırıldıðını belirten Aktar, nefret tohumlarının atmaya başladıðını belirtti. Aktar, "Kürt halkının Başbakan'dan hiçbir beklentisi yoktur. Acılarına saygı duyacaksın. Kullanılan dil çok önemlidir. Onun için bizim Başbakan'ın gelişinden hiçbir beklentimiz yoktur" diye konuştu.