Kürdistan – Kürt ülkesi – Akdeniz ve Kara deniz ile Ýran ve Mezopotamya’yı bir birine baðlayan yol kavşaðında bulunuyor. Kürdistan’ın dað geçitlerinden sayısız kervanla getirilen mal, meta ve servet Orta Doðunun zengin şehirlerine taşınıyordu. Ne Bizans imparatorları, ne Arap halifelerin, ne Osmanlı sultanları, ne Ýran şahları idari merkezlerinden uzak ve dað bölgelerinde bulunan Kürt taşrasıyla ilgileniyordu.
1514 yılındaki Çaldıran Savaşında I. Selim’in Safevi Ordusunu yenmesinden sonra Kürdistan toprakları paylaşıldı. Osmanlı imparatorluðuna aslan payı olarak Kuzey, Batı ve Güney Kürdistan düştü, Ýran’a ise sadece Doðu Kürdistan kaldı. Ama Kürdistan’daki Kürt derebeylikleri ve emirliklerinin fiili baðımsızlıðı muhafaza ediliyordu. [1. S.39] Osmanlı ve Ýran imparatorluklarının 17-18 yy. da gerilemeye başlaması ve 18.yy sertleştirilmiş askeri-politik ve sosyal-ekonomik gerilemenin sürmesi otoritelerinde gözle görülür zayıflamaya yol açmıştır. Kürdistan ise iki ülke için en istikrarsız belgelerden biri olup, özellikle Batı devletleri ve Rusya’nın dikkatini çekiyordu.
II. Viyana Kuşatmasında (1683) Osmanlı Ýmparatorluðunun yenik düşmesinden sonra yasama organları Kürtlerin içişlerine karışmaya başlanmıştı. I. Süleyman, Kürt feodal beyler ve Ýstanbul arasında aracılıðı saðlamak için Diyarbakır’a genel valiyi tayin etti. [9. S.279] 19.yy dan I. Dünya Savaşına kadar Kürdistan’ da 10’un üzerinde isyan gerçekleşmişti. Onlardan Babanzade Abdurrahman Paşa Ýsyanı (1806-1818), Bitlis’te emir Şerifhan Ýsyanı (1834), Bedirhan Ýsyanı (1843-1846), Yezdanşer Ýsyanı (1854), Şeyh Ubeydullah Nehri Ýsyanları (1880-1881) en önemlileridir. [4. S.7]. Bu ayaklanmalar 19.yy başındaki Rus-Ýran ve Rus-Osmanlı savaşları dönemine denk geldiði hatırlanmalıdır. Ýlk Rus-Kürt temasları Rus yayılmasının Kürt bölgelerine yakınlaşmasıyla açıklanabilir.
19.yy da Rus bilim adamları, yazarlar, gazeteciler, diplomatlar, subaylar ve din adamları, defalarca Orta Doðu ülkelerine ziyaret etmişlerdir. [3. S.103] Bunlar gezdikleri bu ülkelerde izlenimlerde bulunmuş notlar, günlükler, bilimsel makaleler, araştırmalar yazıp bunları Rusya’daki dergi ve kitaplarda yayınlamışlardır.
Rus Şarkiyatçılıðı (doðubilimi) Kürdistan’da aşiretsel, dilbilimsel ve arkeolojik bakımlardan önemli araştırmalar yapmıştır. Ýlk etaplarda Ermeni ve gayri Kürt (Kürt olmayan) toplumlara daha çok önem veriyordu. Rus şarkiyatçılar 19. yy ile 20.yy başlarında Kürt meselesi araştırmalarında ciddi sosyal genellemelerinin üzerine çıkamamalarına raðmen olayların tanıkları olmalarından dolayı azami tarihsel gerçekliði aksettirmişlerdir. Rus şarkiyatçılıðı Kürtlerin yaşamları ve Kürdistan’ın birçok açıdan sosyal-ekonomik yönlerinin aydınlatmasında ve nesnel yaklaşım açısından haklı olarak üstün konumda olmuşlardır.
Kürdoloji’nin gelişmesine temel ve büyük bir katkıda bulunmuş V.Dittel, S.A.Yegiazarov, H.Abovyan, Ý.Berezin, P.Ý.Lerh, V.A.Gordlevskiy, A.D.Jaba, A.Hodzko, N.Y. Marr, Ý.A.Orbeli ve diðer Rus bilim insanlarının merakları öncelikle etnografik, dilbilimsel malzeme elde etme ve bilgi toplama amaçlıydı. Bu çaba Rusya’nın Kürdistan ile doðrudan doðruya sınırdaş olması ve Kürtlerin bir kısmının Rus Ýmparatorluðu sınırları içinde olmasıyla açıklanabilir. Kürdistan 19.yy ilk on yıllarından beri hem bilimsel düşünceler hem de dış ve iç politika gereksinimleri açısından Rusya’nın dikkatini çekiyordu. Sınıra yakın bölgelerdeki Kürt aşiretleri, Osmanlı, Ýran ve Batı devletlerinin iktisadi-siyasi çıkarları için çevirdikleri oyunlara hedef oluyorlardı.
Rusların ilk süreli yayıncılıðı 18. yüzyılın başlarına ait olduðu sanılır. Bazı Rus yazarların ve edebiyat dernekleri dergiler çıkıyordu. Rus süreli yayınları 18.yy yarısında Egemen çevreler tarafından kurulup devletin tekelinde bulunuyordu. [10. S.3] Kürt meselesi ile ilgili ihtisas araştırmalarından önce 19.yy ilk yarısında sadece Kürt dili, halkı ve tarihi hakkında bazı makaleler, gezginlerin izlenim ve düşünceleri yayınlanıyordu.
Basın Kürtleri tematik olarak gündemleştirmesi 19.yy.da ki Osmanlı-Rus ve Rus-Ýran savaşları dönemlerine denk gelir. Rus delegeleri ile Kürt liderleri arasındaki ilk temaslar 1804-05’de başlamıştır. Bu görüşmeler Kürtlerin tarafsızlıðını saðlamak amacıyla Kürt reislerine haklarının ve bölgedeki etkinliklerinin korunması veya Rus uyruðuna geçmeleri üzerine gerçekleştiriliyordu.
Bu dönemde hem Ýran şahları hem de Osmanlı padişahları Kürt aşiretleri «toplara yem» olarak görüyordu. Osmanlı ve Ýran hükümdarları yerli şeyhleri ve aşiret reislerini hediyelerle ve büyük ganimet vaatlerinde bulunup ayartıyor ve Rusya ile savaşlarında kullanmaya çalışıyorlardı. Bu siyaset bazen Kürt aşiretlerin bir birleriyle çatıştırıp birleşmeleri engelleniyor ve Kürtlerin az gelişmiş üretken gücüne ve iktisadi yaşamlarına zarar veriyordu.
Rus-Ýran savaşlarının en kızgın döneminde Rus basınında Kürtlerle ilgi ilklerden bir söz geçmişti. 1809 yılında «Jurnal noveyşih puteşestviy» (Yeni gezintiler dergisi) dergisinin ilk sayısında Olivier’in « 1796 Pers ve Küçük Asya seyahati » yayınlandı. Bu dergiyi Ünlü Rus yayımcı N.Ý.Greç aylık olarak Sankt-Petersburg’da yayınlıyordu. Yayının ömrü uzun sürmedi (Ekim 1809 - Ekim 1810). Ama ilk sayılarınki Doðu’ya bakış dikkate deðer olup Orta Doðu araştırmacıları ve basın bu olaya geniş ve büyük bir yer verdi.
Rus-Ýran (1804-1813) savaşın bilançosunda Kürtlerin farklı milletlerle birlikte oturduðu Karabað Hanlıðı Rusya’nın denetimine girdi. Rusya’nın Revan Hanlıðı’nı dâhil etmesinden sonra sınırları içindeki Kürt toplam nüfusu artırdı. [12. S.39-40]
1826 yılında Petersburg «Severnıy arhiv»(kuzey Arşiv) dergisinde Fransız şarkiyatçı profesör Pierre Amédée Jaubert’in «Kürdistan» adlı kısa yazısı yayınlandı (1826. №14). 1805-1806 yıllarında Jaubert, Napoleon’unn verdiði diplomatik misyon ile Ýran ve Anadolu’ya gitmişti. A. Jaubert kendi seyahat notlarında Kürt misafirperverliðini ilginç bir şekilde tarif etmiş: «Onların yardımına muhtaç olan yabancı biri gelince hemen karşısına toplanıp: «Merhaba! Kendini evindeymiş gibi hisset. Ýkram edebileceðimiz saati sabırsızlıkla bekliyoruz» diyorlardı. Sonra misafirlerine yiyecek içecek ikram edip hediye verdikleri gibi onların atlarına da özenle bakıyorlar. [12. S.22]
1828 yılında «Vestnik Yevropı»(Avrupa belleteni) (1828. №8) dergisinin okuyucuları «Türkiye ve Ýran’daki Kürtler » hakkında çok şey öðrenmişlerdir. Bu yayın Moskova’da 1802 yılında N.M. Karamzin tarafından kurulmuştu. Karamzin Bu tarihten 1804 yılına kadar derginin editörü ve aktif yazarıydı. «Vestnik Yevropı», edebiyat ve sanat makalelerinin yanı sıra hem Rusya’nın dış ve iç siyasetini hem de diðer ülkelerin tarihi ve siyaset hayatı ile ilgili materyalleri yayınlayan ilk Rus dergilerden biriydi.
19. yüzyılın 30’larında Rus Ýmparatorluðunun topraðını savaşların bilançosuyla genişlemiş ve nüfusun bileşimine yeni halklar katılmıştı. Bu dönemde Kürtlerle ilgili olan malumatlar Kafkasya’daki ilk Rus gazetesi «Tiflisskiye Vedomosti»(Tiflis Haberleri) de çıkmaya başlamıştı. Bu gazete 1828 yılından 1832 yılına kadar ve sürmüş Kafkasya’nın ulusları hakkındaki materyallere geniş yer verilmişti. Gazetenin yazarı arasında A.S.Griboedov, seçkin eðitimciler S.Ý.Dodaşvili, A.K.Bakihanov, H.Abovyan gibi, Kafkasya’ya sürgününe gönderilmiş Dekabristler vardı . Kürtler ve onların yaşamları üzerine Erzurum (1830. № 6) ve Ahalsihe (1832. № 4, № 5/6) tanımlamaları «Tiflisskiye vedomosti»’nin sayfalarında çıkartıyordu. «Argacı köyü; Orgov şehri yıkıntıları, Yezidilerin konaklama yerleri» (1830. № 59) denemesinde yezidi-Kürtlerinin yaşamına ilişkin bilgiler, Ermenilerin eskiçað şehirlerinden Garni’nin yıkıntıları, Gegart manastırı (1830. № 64/65) ve Aðrı daðı (1830. № 1/3) gezi ve izlenimleri Kürtlerin yaşayışı, adet ve töreleri hakkında önemli bilgiler içeriyor. Yine Erivan (1831. № 6/7) ve Nahçevan (1831. № 8, № 9/11) eyaletlerinin istatistik verileri ve «Pismo iz Tiflisa ve Sankt-Petersburg» (1831. № 27/29) yazısında Kürt halkı hakkında bilgiler yayınlanmıştı.
1834 yılında yayımcı ve kitapçı olan A.F.Smirdin ansiklopedik ve evrensel basın olan yeni bir dergi «Biblioteka dlya çteniya» (okuma kütüphanesi)’nin sayısını anons etti. Daha ilk sayısından kapanmasına yani 1865 yılına kadar sayfalarında Kürt halkıyla ilgili makaleler yayınladı. Örneðin, Erivan ve Nahçevan eyaletleri, milletlere ve aşiretleri (Kürt aşiretlere dâhil) G.Klaprot’un «Opisaniye rossiyskoy Armenii» (Rusya’daki Ermenistan Tanımlaması) (1834. cilt 4 otd. 3) Makalesinde yer verilmiş.
«Sın oteçestva» (vatan evladı) dergisinde Uşakov’un «Ýstoriya voennıh deystviy v Aziatskoy Tursii v 1828 i 1829 gg.» (1828 ve 1829 yy. Asya Türkiye’de muharebe tarihi ) Kitabından alan «Oblasti Aziatskoy Turtsii, sopredelennıye Rossiyskim vladeniyam za Kavkazom» (Transkafkasyada Rus mülkiyetindeki topraklara sınırdaş Asya Türkiye’nin vilayetleri) (1834. № 21, № 22) makalesi yayınlanmış. [7. S.10] Bu tarih, siyaset ve edebiyat yayının kurucusu N.Ý.Greç idi. Petersburg’da 1812-1844 ve dört yıllık bir aradan sonra 1847-1852 yıllarında yayınlanan «Sın oteçestva» 1825 Yılına kadar Rus yayınları içindeki en iyi dergi olarak kabul ediliyordu. Bu dergi önce dekabrist ideolojisinden etkilendi; ama daha sonra tutucu-monarşistlerin görüşüyle birleşti.
1829-1861 yılları arasında aylık olarak çıkan bakanlıðın özel yayını– «Jurnal Ministerstva Vnutrennih Del» (Ýç işleri bakanlıðı dergisi) ayrı bir yer vermek isterim. Kürtlerin yaşayışı, uðraşı ve meşguliyeti ile ilgili malumatlar 1834 yılından beri çıkıyormuş - «Statistiçeskoye opisaniye Nahiçevanskoy provintsii, sostavlennoye V.G. i napçatannoye s vısoçayşego soizvoleniya» (Nahçevan vilayetinin istatistik tanımlaması) (1834. Cilt 11), «Kurdı» (1835. Cilt15) başlıklı yazısında Kürt yaşam tarzları hakkında önemli tasvirlere yer vermişti, N.Nefedyev’un gezi notlarındaki «Vzglyad na nekotorıye mesta Zakavkazya Rossii » (Rus Transkafkasya’nın bazı yerlerine bakış) (1838. Cilt30, № 10) denemesinde Kürt konma yerleri betimlemesi, Yu.A.Gagemeyster’in «Novıye oçerki Zakavkazya»( Transkafkasya yeni denemeleri) (1847. Cilt20) yazısı.
Rus Ýmparatorluðundaki ilk gazeteleri «Sankt-Petersburgskiye vedomosti» (Sankt-Petersburg haberleri ) ve «Moskovskie vedomosti» (Moskova haberleri) idi. Yayınların statüsüne raðmen Kürtlerle ilgili yazılar nadiren çıkıyordu. Örneðin, başkent (hükümet merkezi) günlük gazetesi olarak «Sankt-Petersburgskiye vedomosti»’nde, 1728 yılında kurulmuş ve 1917 yılına kadar kendisine «edebiyat ve siyaset olan» deniş, Kürtlerin yaşayışı, adetleri ve töreleri hakkında 91 ve 92. (1835) sayılarında yer verilmişti. Bu makale önce «Jurnaj Ministerstva Vnutrennih Del» dergisinde 1835 yılında çıkmış ve P.Ý.Lerh’in düşüncesine göre « kısa ve muðlâk» idi. [7. S.10] ama belki bu konu okuyucuların dikkatini fazla çekmemişti.
1756 yılından itibaren yayınlanan ve en eski basımlardan biri olan «Moskovskie vedomosti» gazetesinde «Kurdı» (1838. №48) başlıklı tarih ve etnigrafik denemesi hariç Kürt sorunu fiilen aydınlanmamıştı.
1836 yılında A.S.Puşkin ilinde kurulmuş edebiyat, siyaset ve toplum dergisi «Sovremennik» (Çaðda) (1836-1846) sayfalarında ilk kez Puşkin’in «Puteşestviye v Arzerum vo vremya pohoda 1828 goda» (Puteşestviye v Arzerum vo vremya pohoda 1828 goda) (Cilt I). 19.yüzyılın 30. Yıllarında Rus yayınında Müslüman ve Hıristiyan çoðunluða yabancı gelen Kürt-Ezidilerin dini düşünceleri hakkında kopuk ve bazen çelişkili haberler çıkmaya başlanıyordu. A.S.Puşkin onlarla ilgili ilginç izlenimleri bilinir.
1839 yılında Anadolu’da gezen bir fransız Bapsten Pujul’un mektubundan kürtlerin dini ile ilgili tek bir makale olarak «Nravı i verovaniya kurdov i yazidov» (Kürtler ve Ezidilerin töreleri ve dini inançları) «Oteçestvennıye zapiski» (Vatan notları) edebiyat dergisi sayfalarında yayınlanmış (1839. Cilt 6, bölüm 8). Sankt-Petersburg’da 1818-1884 yılları arasında kesintili çıkan derginin yayın yönetmenliðini Tarihçi ve yazar P.P.Svinyin’un yapıyor ve Rusya’nın tarihi, coðrafyası, milletleri, yaşayışı ve gelenekleriyle ilgili yazılar yayınlıyordu.
19.yüzyılın 40’lı yıllarında Kürt milletinin yaşayışını etraflıca aydınlatıyordu. Öyle bir yayın prens (knyaz) Vorontsov dayı’nın inisiyatifiyle 1846 yılında başlayan «Kavkaz» gazetesi oldu. Yeni siyaset ve edebiyat yayın organı olunca, «… Bölgede faydalı ve güncel haberler yaymak… Rusya’ya Kafkasya’daki aşiretlerin yaşayış ve geleneklerini tanıtmak amacıyla » [5. S.7], hükümet desteði ile 1846-1849 yıllar arasında haftada bir, 1850-1876 yılları arasında haftada iki defa ve 1877 yılında itibaren günlük olarak çıkıyordu.
Rus Ýmparatorluðu içinde kalan Kürt aşiretleri gazete yazarlarının ve editörlerinin ilgilisini çekiyordu. Kürt- Ezidilerin kökenine ilişkin tahminleri, Rusya ve diðer ülkelerde oturdukları bölgeler ve Kürt- Ezidilerin dili hakkında «Yezidı bliz ozera Gökçe (v nıneşnem Erivanskom uyezde)» (Gökçe gölü yakınında yezidiler (günümüz Erivan vilayetinde)) (1846. № 43 (26 Ekim), «Yezidı» (1848. № 8 (21 Şubat), № 9 (21 Şubat)), adetler ve inanışlar tasviriyle «Predrassudki Yezidov» (Yezidi önyargıları) (1850. № 30 (15 Nisan), Erzurum bölgesinde oturan Kürtler hakkında «Opisaniye Erzurumskogo paşalıka» (Erzurum paşalıðı tasviri) (1852. № 65 (25 Ekim), № 66 (29 Ekim)) makalelerinde yazılmış.
«Kavkaz» sayfalarında yeni Ermeni dili kurucusu olan H.Abovyan’ın «Kurdı» adıyla makaleleri çıkıyordu (1848. № 46 № 47... Kürt halkı ve tarihi ile ilgili ilginç bilgilere yer verilip, ailesel ilişkileri, kadının toplumdaki konumu, yaşamları, dini, halk sanatı ve diline yer veriliyordu. Örneðin Kürt toplum yapısı anlatımları ilginçtir. [6. S.5] «Abovyan; Kürtler daha yerleşik olarak yaşam sürerler, onlara kelimenin tam anlamıyla Doðu şövalyeleri denirdi. Yiðit, açık yürekli namusluluðu, dürüstlüðü, beylere sonsuz sadakat ve baðlılıkları, misafirperverlik, verilen sözü sıkı gerçekleştirmesi, yakın akrabalar arasında bile kan davası ve intikam gütmesi, kadınlara sınırsız saygıları — Milet olarak ortak sıfat ve yüksek ahlakları». [9. S.140]
Türkiye ve Ýran arasında Erzurum’da imzalanan barış antlaşması (1823) ile bu ülkeler arasındaki tartışmalı sınır sorunlarını çözmedi. Sınır boyunca çatışmaların artması ve Kürt feodal beyleri arasında ayrılıkçılık eðilimlerin artırması Osmanlı-Ýran ilişkilerini olumsuz yönde etkiliyordu. Ýngiltere ve Rusya da bu çatışmalara karışmışlardı. Kaçınılmaz hale gelen harp Türkiye ve Ýran’da Ýngiliz ve Rus ticari faaliyetlerini tehdit etmeye ve engellemeye başlamıştı. Şah Osmanlılar ile anlaşmazlıkları barışçı yollarla çözümünü istiyordu. Çarın Türkiye ve Ýran’daki elçilikleri problemlerin çözümü için teklif götürdü.
Görüşmeler yapıldıðı süreçte Cezire-i Ýbn-i Ömer (Cizre) Kürdistan’ın dað bölgesinde feodal beyliði ile ünlü Bedirhan Bey’in idaresinde 19.yüzyılın en büyük Kürt ayaklanmalarından biri başlamıştı. Bedirhan bey halkın Osmanlı istibdadına karşı hoşnutsuzluðundan yararlanıp kısa süre içinde bir direniş ordusu kurmuş ve 40’ların başında Van gölünden Ýran sınırına doðuda Diyarbakır ve Musul’a uzanan bir ayaklanma başlatmıştı. . Fiilen sırtını yerli halklara (Kürtler, Ermeniler, Keldaniler, Süryaniler vs.) dayamış Bedirhan Bey tüm alana egemen olmuştu. Bu bölgeyi ziyaret eden V.Dittel’e yerli ahalinin durumunu çarpıcı bir şekilde anlatıyordu. [12. S. 52-54]
Bedirhan Bey’in yandaşlarının ısrarlı direnişine raðmen, ortak kuvvet oranındaki zayıflık ve gıda maddelerinin azlıðı ve cephane yetersizliði çatışmanın sonucunu önceden belirliyordu. 1847 yılında isyancı müfrezeleri yan mevziinde komutanlıðı yapan Bedirhan Bey’in yeðeni — Yezdanşer, düşmana cepheyi açmış ve, Sultan kuvvetleriyle çember içine alınan Bedirhan Bey en yakın mücadele arkadaşlarıyla birlikte düşmana teslim olmak zorunda kalmıştı. Osmanlı iktidarı, Kürdistan’ı bir süre için «bastırıp» Kürt beylerin ayrıcalıklı haklarını kaldırarak kendi idaresine dâhil etmeye başlamışlar. [12. S.56-57]
V.Dittel, Doðu gezgini ve bazı enteresan eserlerin yazarı olarak ünlü tanındı. 1847 yılında «Jurnal Ministerstva Narodnogo Prosveşeniya» (Maarif Bakanlıðı dergisi) (1834-1917) dergisinde onun «Obzor trehgodiçnogo puteşestviya po Vostoku s 1842 po 1845 g.» (Üç yıllık (1842-1845) seyahatı bir bakış) (1847. Cilt I, bölüm 4), (1849 №5 ve 6, Cilt 98, Bölüm 1) yasızı çıkıyor. [3. S.133] Derginin sayfalarında V.Dittel ile aynı zamanda Musula, Kürdistan daðlarına ve Ezidi köylerini dolaşan Ý.N.Berezin’in «Ýzvleçeniye iz otçeta magistra Berezina» (Master Berezin’in raporundan çıkarma) (1845. Cilt 48, bölüm 4) raporları yayınlanıyordu. Doðu dilleri araştırmacısı, tarihçi ve gezgin Ý.N.Berezin devrim-öncesi Rusya’da oldukça tanınmıştı. 1843 yılında Kürdistan’a ve Ezidilerin hac yerlerine yolculuk edip Kürt halkının yaşayışını yakından izleme fırsatı bulmuştu.
«Biblioteka dlya çteniya» dergisinde V.Dittel’in «Oçerk puteşestviya …» denemesi (1849. Cilt 95, bölüm I) yayınlanıyordu. Aynı basımda Kürt halkı kökeni, Kürt dili ve lehçeleri hakkında V.Dittel’in «Kurdı: (Ýz neizd. «Putevıh zapisok 1846 goda)» (Kürtler: (yayınlanmayan «1846 yılı gezi notları»’ndan)) (1853. Cilt 119, bölüm 7( yazısı çıktı.
Hâlbuki Ýngiliz-Rus-Osmanlı-Ýran sınır kurulu dört yıllık (1849-1852 yy.) çalışmasında sınır haritası hazırlamak için materyal toplamış. Ancak ilave etmek gerekir ki sonraki kurulun faaliyeti Ýngiltere’nin Rusya’ya karşı Osmanlı Ýmparatorluðunun tarafında katıldıðı Kırım savaşı (1853-1856) ile kesilmişti. Faaliyeti sonucu olarak Kırım savaşından sonraki M.M. Dostoyevski ve M.F.Dostoyevskiy’in «Vremya» (Zaman) (1861. Т.3 № 6, Т.4 № 8, Т.5 № 9, Т.6 № 11) dergisinde yayınlanan «Materialı dlya geografii Aziatskoy Turtsii i Persii. Putevoy jurnal E.Ý.Çirikova, russkogo komissara-posrednika po turetsko-persidskomu razgraniçeniyu, 1849-1852» (Asya Türkiye ve Ýran coprafyası için materiallar. Osmanlı-Ýran sınırlandırması Rus komiser-aracısı E.Ý.Çirikov’un gezi günlüðü, 1849-1852) emeði [12. S.66-67] ve M.Gamazov’un «Ot Bosfora do Persidskogo zaliva» (Ýstanbul Boðazı’ndan Basra Körfezi’ne) notları olmuş. Yezidiler dâhil Kürtlerin yaşayışı ve töreleri, Kürt baskınları ve Kürtlere gönderilen Osmanlı tenkil müfrezeleri tasvir edilmişti. Kürdistan’da kurulun bulunması Rusya’daki kürdolojinin geliştirmesi büyük katkı sundu.
Kırım savaşı dönemi ayırıcı özelliði Kafkasya’daki askerlik seferleri yapılmasından dolayı Kürtlerin Rusya ile daha sıkı temasa geçmesinin gelişimi ve Kürdistan’ın farklı bölgelerinde Osmanlılara karşı olan mücadelenin yoðunlaştırması oluyor. Bazı Kürt feodalleri Rusya himayesi altına girmek için Çar hükümetinin temsilcileriyle temas kuruyordu. Bazıları Osmanlı ordusunun önemli bir kısmının Kırım, Balkan ve Trans-Kafkasya’da olduðunu fırsat bilerek kendi özerkliðini pekiştirmeye çalışıyor, bazıları ise savaş bölgesine yakın olduðu için Türk idaresinin baskısına uðrayıp Osmanlı ordusunda muharebelere katılıyordu.
Muhasamat ocaðına yakın bulunduðu yerde olan «Kavkaz» gazetesi tam zamanında olayları aydınlatıyordu. Sayfalarında istatistik bilgileri, olayları, Kürdistan’ı geçen gezgin, subay ve diplomatik misyon mümessilcilerini denemeleri ve raporları yayınlıyordu. Ksavyer Raymon’un tarih-etnografik «Kurdı i strana imi obitayemaya» (Kürtler ve onların memleketi) (1853. № 38 (25 Mayıs), № 39 (27 Mayıs)) denemesi, Kürt-Ezidilerin bazı adetleri hakkında «Ýz zapisok kavkazskogo starojıla» (Kafkasya eskisinin notralından) (1853. № 51 (11 Temmuz)) makalesinde, Kürtlerin silahları hakkında R.Ý.’nin «O voyennıh silah Turtsii» (Türkiye’nin kuvveti hakkında) (1853. № 62 (22 Aðustos)) makalesinde, Osmanlı Ýmparatorluðu ve Anadolu vilayetlerinin arazisi hakkında istatistik malumat (1853. № 95 (23 Aralık).
Osmanlı hükümeti Doðu bölgesindeki sakinleri arasında itibarı kalmamıştı. Osmanlı ordusunun son anti-Kürt seferlerinin yarattıðı kötü hatıralar tazeliðini koruyordu. Osmanlılar seferlerinde Kürt toplumsal yapısı için menivela rolü oynayan nüfus sahibi Kürt liderleri kovması tepkilere yol açmıştı.
Kürt halkının memnuniyetsizliði açıkça anlaşılıyordu. Kürt acemi erlerin her kur'ası zor kullanımıyla gerçekleşiyor, erkek nüfus seferberlikten daðlara kaçıyordu. Osmanlı iktidarının tek umudu Rusya’nın sınırına yakın oturan talan ve ganimet seçeneðini kullanan Kürt aşiretlerine yüklenmekti. Ama Kürtler Osmanlı tarafında gönülsüz savaşıyordu. Osmanlı ordusuna sadece 4-5 bin atlı katılmış ama Kafkasya cephesinde Başgedikler’de ki ilk büyük meydan savaşında Türkleri terk edip onlara karşı ayaklanıp yenilgiyi sona erdirmişti. Görgü tanıkları «Kürtler Türkleri o kadar kötü bozguna uðratmışlar ki bu meydan savaşına katılan Osmanlı ordusundan Kars’a en fazla 5-6 bin asker ulaşabilmişti.» diye yazar. Ama daha savaşın başında Türk tarafına geçen bazı aşiret reisleri Aleksandropol (Gümrü)’e varıp yeniden itaat edeceklerini bildirmişlerdi. [2. S.14-15]
1854 yılında Küçük-Dere’de Rus ordusunun başarısı ve Beyazıt’ın zaptı Kürtlerin Rusya’ya olan sempatilerinin artmasına yol açmıştı. Rusları Osmanlı baskınlarına karşı kurtarıcı olarak görmeye başlamışlardı. Kürtlerin sempatileri ise Kürdistan’da olayların gelişimine etki yapmıştı. Rus ordusu Anadolu içlerine ilerledikçe Kürt aşiret reisleri arasında Rusya ile sıkı baðlar kurma hevesi güçleniyordu. [12. S.68]
Kürtlerle çarpışmalar hakkında «Rasskaz ofitsera, bıvşego pod Kadıklyarom» (Gedikler yöresinde olan subayın hikâyesi) («Kavkaz» gazetesi 1854. № 1 (2 Ocak), № 2 (6 Ocak) açıklıyordu. Aynı basımda çıkmış «Kurdı» (1854, №5) makalesi sonraki «Russkiy invalid» (Rus savaş malulü) )1854, 15 Şubat) dergisinde ve «Sankt-Peterburgskiye vedomosti» (1854 №53) gazetesinde yeniden yayınlanmıştı. Asya Türkiye’sinde Kürtlerin faaliyeti «Kavkaz» gazetesinin yazışmacısının «Ýzvestiya iz Aziatskoy Tursii» (Asya Türkiye’den haberler) (1855. № 49 (25 Temmuz), 1855. № 51 (2 Temmuz), № 58 (27 Temmuz)) mektuplarında aydınlanıyordu.
Kırım savaşı sırasında Kürtler ve özellikle Kürt dinleri ile ilgili yayınların sayısında esaslı artış meydana gelmişti. Belki de yayıncı savaşa önkoşul olagelen sebepleri göz önüne alarak, Osmanlı Ýmparatorluðunun Hıristiyan halklara deðil diðer dinlere bile özel bir ilgi göstermişti. Kürt-Nasturi ilişkileri hakkında malumat Ý.N.Berezin’in «Hristiane v Mesopotamii i Sirii» (Mezopotamya ve Süriye’de Hristianları) (1854. Т. 4, Т. 5, отд. 2) Makalesi Moskova’da 1841-1856 yılları arasında çıkan «Bilim ve Edebiyat» «Moskovityanin» (Moskovalı) gazetesinde yayınlanmıştı. N.Frolov’un «Magazin zemlevedeniya i puteşestviy» (Memleketler araştırması ve geziler dergisi) adlı yayında aynı yazarın Ezidilerle ilgili coðrafi derlemesi de (1854, cilt III) yayınlanmıştır. Bu denemesi hakkında N.G.Çernışevskiy «Magazin zemlevedeniya i puteşestviy» dergisinin 3. cildi içine sadece iki ufak etnografik makale alıyor: Ý.N.Berezin’in «Yezidı» (Ezidi) ve Kornilov’un «Vospominaniya o Vostoçnoy Sibiri». Şüphesizce şunlar ilgi ile okunacak ama saygı gösterilen yazarlar kendi gördükleri memleketler ve halklar hakkında bize sadece kısa denemeler veriyorlar». [3. S.201-203] N.G.Çernışevskiy’nin şarkiyatçılıða büyük ilgi göstermesine raðmen «Sovremennik» (1853-1862) ve «Voyennıy sbornik» (Asker derlemesi) (1858) onun yönetiminde bulunduðu yıllarda sayfalarında Kürt kültürü ve tarihi ile ilgili makaleler yayınlandı. [3. S.165]
Türkiye’deki Kürtler hakkında bilgice zengin Ý.N.Berezin’in emekleri «Biblioteka dlya çteniya»’da sıkı çıkıyordu: «Mosul: (Ýz puteşestviya po Vostoku)» (Musul, Doðu üzerinde gezintiden) )1855. Cilt 133, bölüm I(, «Opasnıy put’: (Ýz puteşestviya po Vostoku)» (Tehlikeli yol: (Doðu üzerinde gezintiden) )1858. Cilt 152(. Ayni yayının sayfalarında Rus Coðrafi Toplumu üyesi hükümet danışmanı ve Rus Ýmparator’un Tahran Misyon’unda başkâtip olan K.Bode’nin «Ýz Ýsfagana v Gamadan. Ýz Gamadana v Tegeran i na goru Alemont. Ali Ullahi» (Ýsfahan’dan Hamadan’a. Hamadan’dan Tehran’a ve Alemont dað’ına. Ali-illahi) )1854. Cilt 123, bölüm 3( Mukri aşireti Kürtleri ve Kürtlerin çok az bilinen ali-illahi dini ile ilgili gezi notları yayımlamıştı.
1855’teki Kırım savaşında Rus ordusu 100 kadar Kürt esir alarak Rusya’ya getirip Smolensk vilayetinde ki Roslavl şehrine yerleştirmişti. Aynı yıllarda «Severnaya pçela» (Kuzey arı) (1825-1864) gazetesinde Mikeşin’in «Kurdı v smolenskoy gubernii» (Smolensk vilayetinde Kürtler) (1855, № 283 (23 Aralık)) yazısı yayınlandı. 1856 yılında P.Ý.Lerh Rusya bilim akademisinin verdiði görevle Mardin, Cizre, Dersim, Muşlu, Diyarbakır, Ufa, Birecik, Harputlu, , Malatya, Maden, Arbekir ve Erzurumlu savaş tutsaðı Kürtlerde etnografik ve dilbilimsel Materyaller toplamak için Roslavle gitti. Onların çoðu kurmanci, küçük bir kısmı ise zaza (dimili) lehçesi konuşuyordu. Yaptıðı çalışmaların sonunda deðerli bilgiler topladı ve Lerh’in «Ýssledovaniya ob iranskih kurdah i ih predkah, severnıh haldeyah»ta hazırladı. (Ýran Kürtleri ve onların ata ve dedeleri kuzey haldey üzerinde araştırmaları).
19. yüzyılı ortalarında Rus Ceoðrafya bilimi tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır – 1845 yılı Rus araştırmacılarının başarıları için önemli bir yıldır. Rus Coðrafya Kurumu açılışı (1849 yılından itibaren ismi Ýmparator Rus Ceoðrafi Kurumu olarak kabul edilmiştir). Rusya’da bu gibi kuruluşlara daha 1820’lerda yani en icra köşelerinde faal eðiteme başlanınca ihtiyaç olmuştu.
«Vestnik Ýmperatorskogo Geografiçeskogo Obşestva» (Ýmparator Ceoðrafi Kurumu belleteni) (1851-1860) basımında N.V.Hanıkov’un «Poezdka v Persidskiy Kurdistan» (Ýrandaki Kürdistana gezinti) (1852. CH.VI, oотд.V) makalesi çıkmış, ondan sonra bu makale bazı düzeltmelerle «Kavkaz» gazetesinde (1853. №22, №23) yeniden yayınlanmıştı. Çoðu sürekli yayınlarda Avrupalı araştırmacıların tercüme edilen çalışmaları çıkıyordu. Örneðin, Ý.F.Blaramberg’in «Statistiçeskoye obozreniye Persii, sostavlennoye v 1841g.» (Ýran’ın 1841 yılında oluşan istatistik yorumu) (1853. №8) yazısı önemlidir. Kürt göçebelik alanları ve göç etmeleri hakkında N.Zeydlits’in «Puteşestviye vokrug ozera Urumiya» (Urumiye gölü çevresinde gezinti) (1858. Cilt 22, № 3 (bölüm 5)) yazısı «Zapiski Ýmperatorskogo Geografiçeskogo Obşestva» (Ýmparator Ceoðrafi Kurumu notları) (1846-1859) basımında yayınlandı.
1850 yılında Rusya’nın farklı kısımlarında Kurumun bölümlerinin kuruluşuna ihtiyaç oldu ve aynı yılda ilk kurulan bölüm Kafkasya bölümüydü. Kurumun faaliyeti doðal (fizikî) coðrafya, matematiksel coðrafya, istatistik ve etnografik bölümlerle ilgileniyordu.
Kafkasya bölümünün «Ýzvestiya KO ÝRGO» (Ýmparator Rus Coðrafya Kurumu Kafkasya bölümü haberler) (1852-1919) ve «Zapiski KO ÝRGO» (Ýmparator Rus Coðrafya Kurumu Kafkasya bölümü notları) (1852-1919) gibi ihtisas sürekli yayınlarında gezginlerin materyalleri ve notları üzerine bazı yerlerin coðrafyası, nüfus istatistiði, tarih ve etnografyası yer alıyordu. Yine Kürt aşiretlerinin sınıflandırması, edebiyat ve folklor, dilbilim, din, Protestan görevlileri ile ilişkisi, iktisat, uluslararası politikada Kürtlerin rolü ve sonraki 19.yüzyılının sonunda Kürt ulusal kurtuluş hareketi vs. gibi temel sorular aydınlatıyordu. Kafkasya bölümünün yayınları 19. yy. da Kürt sorunun araştırması ve problemini açıða çıkaran benzer yayınlardan daha iyiydi.
1891 yılında Erivan vilayetindeki Kürt-Ezidileri üzerine dil, din ve etnografik-hukuk bilgileri bütünüyle ayrılmış olan «Zapiski Kavkazskogo otdela» (Kafkasya bölümü notları) nın 13cü kitabı (2 sayı) idi. Bu da Rusya’da Kürt sorununa duyulan büyük ilgili ve esaslı incelemenin kanıtlıyordu.
Sultan, 1877-1878 savaşından itibaren Kürt mümtaz din ve politik şahsiyetlerine Türkiye’yi destekleme için çaðrı yapıyordu. Bu çaðrıya din önderlerinden Şeyh Ubeydullah cevap verip Hakkâri’den Kuzey’e 300 kişilik bir grupla sefere çıktı. Kuzey-Doðu Türkiye’deki kendi yoksul durumunu ganimet suretiyle düzeltmeyi ümit eden bazı Kürt beylerinden savaşa katılma sözü almıştı. Kürt aşiretleri reislerini satın alan Britanya ajan şebekesi oldukça büyük rol oynamıştı. Bazı Kürt beyleri, savaştan dolayı Osmanlı Ýmparatorluðunu terk etmek için hazırlık yapan Rus diplomatlara kendilerine hizmet etme önerilerini taşıyan hizmetçilerini gönderiyorlardı. [12. S.97]
Petersburg halk «Mirskoye slovo» (Dünyevî sözü) (1863-1879) gazetesinde muharebeler ve devlet sınırdaş olan münasebeti artıran ilginç «Kurdı i Kurdistan» başlıðıyla yayınlanan yazı dizisi yayınlandı. Bu (1877. № 18 (30 Nisan), № 20 (14 Mayıs) № 21 (21 Mayıs), № 22 (28 Mayıs), № 23 (4 Haziran), № 24 (11 Haziran), № 25 (18 Haziran), № 26 (25 Haziran)) sayılarında yer aldı. Bu yazılarda iskân etme ve Kürt nüfusu, aşiretleri, yaşayış ve din, yerleşim yapısı Kürt-Rus ve Kürt-Osmanlı ilişkilerini anlatıyordu. Bayazıt, Bitlis, Van şehirleri tanımlamaları ve ünlü alman komutan Moltke’nin «Pis’ma s Vostoka» (Doðu’dan mektuplar) yayınlıyordu.
Kars, Bayazıt bölgeleri ve diðer stratejik anlamda önemli noktalarda Rus ordu’nun başarılarının Kürdistan’daki politik ortam üzerinde etki yapmasıyla ortaya çıkan olaylar basına yansıdı. Tarih ve edebiyat «Russkiy arhiv» (Rus arşivi) dergisinde Kürtleri muharebede katıldıðı hakkında N.N.Muravyev’un «Pervoye vzyatiye russkimi voyskami Karsa (iyun 1828 goda)» (Kars’ın rus ordusuyla ilk zaptı (Haziran 1828 yılı)) (1877. № 3) denemesinde çıkmış.
Savaşın ünlü ve manidar olayı «bayazetskoye sideniye» (Bayazıt savunması) hakkında savaştan sonra «Russkaya starina» dergisinde K.K.Geyne’nin «Slavnoye Bayazetskoye sideniye v (iyune) 1877 g.» Bayazıt savunması) (Bayazıt şanlı savunması 1877 yılında Haziranda) (1885. № 1, № 2, № 3) makalesinde yayınlanmış. Rus garnizon kaleye kapanıp 22 gün içinde (18 Haziran itibaren) Iðdır’dan yardıma gelen Erivan müfrezesi varıncaya kadar çıkışlar ve karşı hücumları girişip Osmanlı ordusunun baskısını ısrarla püskürtüyordu. [12. S.101]
Savaş boyunca farklı yayınlarda tarihi-etnografik denemeleri tek yayınlama nitelik taşıyıp sıkça çıkıyordu mesela, resimli haftalık «Krugozor» (Ufku) (1877. № 22) dergisinde «Kurdı» makalesi, Petersburg’da «Otgoloski» (Yankılar) (1880. № 44 (2 Kasım.) gazetesinde «Kurdı i persiyane» makalesi.
Rus-Osmanlı savaşı Osmanlı imparatorluðunun ekonomik ve siyasal krizini aðırlaştırdı. Doðu cephesinde düşmanlık özellikle Ermeni ve Kürtlerin kaldıkları doðu bölgelerinin ekonomik yapısını aðır bir şekilde etkiledi. Çalışabilen köylü erkek nüfusunun orduya alınıp seferlere götürülmesi, köylerde gayrı nizami grupların eşkıyalıðı, devlet boşalmış hazinesinin ikmali için vergilerin artırılması ve tenkil önlemleri yerli halkta hoşnutsuzluklara yol açmıştı. 1877-1880 yılları arasında Türkiye ve Ýran Kürdistan’ında kuraklık veya saðanak yaðmurlar gibi iklim dengesizlikleri neticesinde büyük bir kuraklık ve açlık yaşandı. Birçok görgü tanıðına göre Ýran Kürdistan’ın durumu ile Osmanlı Ýmparatorluðunun Doðu bölgelerindeki ahalinin konumu bir birinin aynısıydı. [2. S.23-24]
San-Stefanos barış antlaşmasına göre Ardahan, Kars, Batum, Eleşkirt vadisi (Aðrı) ve Bayazıd Rusya’ya kaldı. Ama Osmanlı Ýmparatorluðuna Eleşkirt vadisi (Aðrı) ve Bayazıd iadesi konusundaki anlaşmadan Britanya hükümetinin de baskısıyla vaz geçti [12. S.101]
1883 yılından itibaren Kars askeri komutanlıðı kalem bürosuna baðlı olan Kars vilayeti (Karsskaya oblast) «Kars» gazetesi yayınlamaya başlandı. Genelde, Kürt konusuyla ilgili tüm yayınlar Kürt-Ezidilerin dinine adanmıştı. Dini inançların kökeni, dualar, oruçlar, evlilik ve veraset gibi hukuk kaideleri hakkında «O religioznıh ponyatiyah yezidov» (Yezidilerin din anlayışı hakkında) (1884. № 50 (11 Aralık)), «Kurdı i karapapahi» (Kürtler ve karapapaklar) (1891. № 12 (19 Mart)), «Verovaniya yezidov» (Yezidilerin dini inançları) (1892. № 32), «Poklonniki dyavola» (Ýblis’e tapanlar) (1897. № 10 (11 Mart)) makalelerinde çıkıyordu.
1884 yılından itibaren Tiflis’te haftalık «Novoye obozreniye» (Yeni yorum) gazetesi yayınlanmaya başlandı. Trans-Kafkasya Kürtleri hakkında Etnografik malumat ile S.Korganov’un «O kurdah» (Kürtler hakkında) (1885. № 391 (14 Şubat), «Kurdı» (1885. № 400 (23 Şubat), № 404 (27 Şubat)) makaleleri, «Na kurtinskoy svad’be» (Kürt düðününde) (1886. № 924 (27 Aðustos) yaşayış denemesi, Alagöz daðlarında Kürt konma yerleri hakkında A.T.Vasilyev’in «Kurdı» (1890. 13 Aralık) tasviri, D.Pagirev’in (1891. 18 Eylül) Kürt şarkısının tercümesi, Kürt aşiretleri hakkındaki bilgiler «Pis’mo iz Erzuruma» (Erzurum’dan mektup) (1893. 30 Mayıs) makalelerde yer alıyordu.
Birçok araştırmacı kadının özel rolünü işaret edip kürt kadının ailede, toplumda ve hata savaştaki konumunu vurguluyordular. Minorski Kürtlerin ihtimalen Müslüman toplumlar içindeki en liberal halk olduðunu düşünerek düşüncelerini şöyle ifade ediyordu; «Kadınlar yüzleri kapatmıyorlar. Erkeklerle birlikte Kalabalıðın içine karışıyorlar ve topluluk içinde sözlerini söyleme hakkına sahipler.» [9. S.164] Petersburg’da (1885-1898) çıkan ve 19.yüzyılındaki edebiyat hareketinde seçkin röl oynayan «Severnıy vestnik» (Kuzey belleteni) dergisinde hem Kürt-Ezidi hem de Kürt-Müslüman kadınların rolüne ilişkin, A.V.Yeliseyev’in «Polojeniye jenşinı na Vostoke»(Kadının Doðu’daki konumu) (1888. № 8, bölüm 1) açık konuşması çıktı. «Sredi poklonnikov dyavola: (Oçerki verovaniy yezidov)» (Ýblis’e tapanlar arasında: (Yezidilerin dini inançları denemesi) (1888. № 1, bölüm I., № 2, bölüm I). Kadının Kürt toplumdaki konumu hakkında «Kurdı» (1885. № 35 (25 Aralık)) kısa yazısında dinsel eðitim severlerin derneðinin «Moskovskiye tserkovnıye vedomosti» (Moskova dinsel haberler) (1880-1918) basımında yayınlanmıştı.
Ermeni kurtuluş hareketi kalkınması 19. yüzyılının sonunda hem sosyal-ekonomik hem de siyasal Osmanlı Ýmparatorluðundaki duruşmalar gibi doðal sonucuydu hususuyla Türkiye ile savaşlarında Rusya’nın zaferleri. Rus-Osmanlı 1877-1878 savaşı taçlandıran Berlin antlaşmasının 61 maddesine göre Ermeni meselesi uluslar ararsılaştırmasıyla en başta iyimserlik sebebini veriyordu. [2. S.31-32] Ermeni-Kürt ilişkileri meselesi, Hamidiye Hafif Süvari Alayları oluşturulması ve bölgede genel durum analizi «Tiflisskiy listok» (Tiflis yapraðı) (1886-1916) gazetesi sayfalarında 1891 yılından itibaren resimli yazılarla aydınlatılıyordu. «Erzerum» (1891. 7 Temmuz, 9 Temmuz, 14 Temmuz, 1892, 9 Ocak), «Ýz Erzeruma» (Erzurum’dan) (1895. 11 Ekim) «Ýz Kagızmana» (Kaðızman’dan) (1895. 7 Kasım).
19. yüzyılının sonuna doðru gelen ve enternasyonal önemi alan Kürt meselesi ile ilgili yayınların frekansı 90’larda esaslı şekilde artıyordu. Önce de dendiði gibi, en çok ve eksiksiz olarak durumu «Kavkaz» gazetesindeki denemeler ve Rus Ýmparator Coðrafa Kurumunun Kafkasya bölümü yayınlarında S.A.Egiazarov, Yu.Kartsev, Ya.D.Maloma, A.M.Kolübakin, L.P.Zagurskiy vs. gibi yazarlar tarafından ortaya konuyordu. 1894 yılında «Russkaya starina» (1870-1917) dergisinin sayfalarında M.Ya.Olşevskiy’in «Kavkaz s 1841 po 1866 god» (1894. № 7, № 9) etnografik denemesi çıkmış. Yarım yüzyılın üstünde «Sankt-Peterburg vedomosti»’nin sayfalarında kürtlerle ilgili ilk yayından sonra A.Çerkezov’un «Ayrica: (Ýz bglıh nabroskov)» (1898, 4 Haziran) ve «Obıçno-pravovoy bıt kurdov» (1898, 19 Aralık, 20 Aralık) iki makalesi çıkmış.
Bu makalede irdelenen 19.yüzyılı Rus sürekli yayınları listesinde tahminen 30 ad bulunup [8] aşaðıdaki kategorilerle bölünüyor: 1) başkentli - Sankt-Petersburg ve Moskova basımları; 2) Kafkasya basımları; 3) bakanlıkların dergileri; 4) farklı kurumların basımları. Çoðul yayınlar 1916-1917 yıllara kadar diðerler basımların süreleri ise editörün parasal olanakları ve okuyucuların isteklerine göre birkaç yıll sürebildi. Her halde, kısa süreli yayınlarda bile Kürt meselesi editörün merakını uyandırıyordu.
Günlerin gerçek olaylarını yansıtan ve eðitim görevinde büyük bir rolü alan yayınların önemi ile yargıya varıp 1899 yılında Kahire’de «Kürdistan» adıyla bir Kürt gazetesinin çıkarılması [11. S.8] hakkında satır eklemesi gerekiyor.
Kaynaklar:
1. McDowall D. A modern history of the Kurds. London, New York, 2005.
2. Hasratyan M.A., Lazarev M.S., Mhoyan Ş.H. Kurdskoye dvijeniye v novoye i noveyşeye vremya. Moskova, 1987.
3. Dantsig B.M. Blijniy Vostok v russkoy nauke i literature. Moskova, 1973.
4. Calilov O.C. Ýstoriçeskiye pesni kurdov. Sankt-Petersburg, 2003.
5. «Kavkaz», 1846-1901. Tiflis, 1901.
6. Kurdoyev K.K. Grammatika kurdskogo yazika na materiale dialektov Kurmanci i Sorani. Moskova, 1978.
7. Lerh P.Ý. Ýssledovaniya ob iranskih kurdah i ih predkah severnıh haldeyah. Sankt-Petersburg, 1856.
8. Musaelyan J.S. Bibliografiya po kurdovedeniyu. Çast’ I-II. Sankt-Petersburg, 1996.
9. Nikitin V. Kurdı. Moskova, 1964.
10. Russkaya periodiçeskaya peçat’ (1702-1894). Moskova, 1959.
11. Sapan M. Peçat kurdskoy diasporı: isteriya i sovremennoye sostoyaniye. Sankt-Petersburg, 1998.
12. Halfin N.A. Bor’ba za Kurdistan (Kurdskiy vopros v mejdunarodnıh otnoşeniyah XIX veka). Moskova, 1963.
* Sankt-Petersburg Devlet Üniversitesi Şarkiyat fakültesi Ortadoðu ülkeleri Tarihi bölümü araştırmacısı Anjelika Pobedonosteva-Kaya bu makaleyi Firat Haber Ajansı için kaleme aldı
ANF NEWS AGENCY