'22 Aralık’taki Cizre ve Nusaybin mitinglerine katılalım’

'22 Aralık’taki Cizre ve Nusaybin mitinglerine katılalım’

Kürdistan Halk İnisiyatifi, Rojava ve Kuzey Kürdistan sınırına örülen utanç duvarını protesto etmek ve kaldırtmak için 22 Aralık 2013 günü Nusaybin ve Cizre’de düzenlenecek mitinglere katılım çağrısı yaptı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlatmış olduğu demokratik kurtuluş ve özgür yaşamı inşa sürecinin AKP ve Gülen Cemaati’nin öncülük ettiği paralel devlet tarafından heba edildiğine dikkat çeken Kürdistan Halk İnisiyatifi, “Sömürgeci uygulama ve provokasyonlarla süreç büyük bir savaşa sürüklenmek istenmektedir. AKP soykırımcı devletinin bütün uygulamaları bahara büyük bir savaşa hazırlandığına işaret etmektedir” dedi.

“Özellikle son dönemlerde işgalci AKP-TC devletinin Gever halkımızı sindirmek için giriştiği soykırım denemeleri ve Roboski katliamının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen hala bir tek kişinin bile yargılanmaması faşist AKP devletinin soykırımcı yüzünü göstermektedir” diye devam eden açıklamada, yine siyasi soykırım davaları kapsamında rehin tutulan Kürt siyasetçilerin zindanlarda çürütülerek iradelerinin kırılmak istendiği de belirtildi.

Siyasi soykırım operasyonlarının devam ettiğini de vurgulayan Kürdistan Halk İnisiyatifi şunlara dikkat çekti: ”AKP-TC sömürgeciliğinin Rojava Demokratik Halk Devrimi’ne alçakça saldırarak boğmaya çalışması, demokratik süreçten ne anladığını açıkça göstermektedir.”

Bütün bu soykırım politikalarının 15 Şubat 1925’te Şex Seid İsyani ile başlayan Kürt ulusunu komplo ve soykırım stratejileri ile bitirmenin parçası olduğuna da dikkat çeken Kürdistan Halk İnisiyatifi “TC devleti, sömürgeci Lozan Antlaşması’na dayarak Kürtleri Türkleştirme projesi olarak Şark-ı Islahat Planı ile Kürt ve Kürdistan’ı fiili olarak ortadan kaldırmak istedi. Cumhuriyet tarihi boyunca iktidara gelen her parti bu projeye sadık kaldı” dedi.

AKP’nin tamamen bir asimilasyon ve soykırım devleti olduğunu belirten Kürdistan Halk İnisiyatifi, inkar ve baskı ile sindirmenin temel politika biçimi olduğunu da vurguladı.

Açıklamada bu politikalara örnek olarak ise, Paris katliamının AKP-Gülen, Yüksekova’daki katliamın AKP polisinin bizzat talimatı ve eli ile gerçekleştirildiği vurgulandı.

Yine siyasi soykırım operasyonlarının AKP’nin yaptırdığı da kaydedilen açıklamada, BDP’li tutsak milletvekillerinin tahliye edilmemesinin de AKP’nin faşist bir parti olduğunu doğruladığını kaydetti.

Kürt halkının örgütlü, iradeli ve özgür gerçekliğini ifade eden Rojava Demokratik Halk Devrimi’nin AKP ve Türk devletinin her türden alçakça saldırısına maruz kaldığı da açıklamada hatırlatıldı. Bütün bunların, AKP devletinin maskesini intirdiği ve bu maskenin altında Kürt düşmanlığının lanetli, soğuk bir yüz belirdiği de belirtildi.

Türk devletinin, meşruiyetini yitiren Lozan sınırlarını güncellemek isteme çabalarına da dikkat çeken Kürdistan Halk İnisiyatifi, “Kürdistan’da büyüyen Apocu devrimi duvarlarla durdurabileceğini sanmaktadır. Deyim yerinde ise TC devleti için söylenecek tek şey; korkunun ecele faydası yoktur” diye devam etti.

Açıklamada 22 Aralık Pazar günü Nusaybin ve Cizre’de düzenlenen mitinglere katılım çağrısı yapan Kürdistan Halk İnisiyatifi, “Bugünden sonra bütün kurum ve kuruluşlarımız, kadro ve yurtseverimiz bu mitingin doğal çalışanı olmalıdır. Bütün seçilmiş, aday adaylarımız ve ön seçim delegasyonları bu miting organize ve çalışmasında yer almalıdır. Kadın ve gençlik bu mitingleri başarıya götürecek yegana öncü örgütlerimizdir” dedi.