'22 yıldır babaannem ile birlikte babamı arıyoruz!'

Cumartesi Anneleri, adalet arayışlarının 559'uncu haftasında bir araya geldi. Eylemde, 22 yıl önce kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın akıbeti soruldu.

Cumartesi Anneleri, adalet arayışlarının 559'uncu haftasında bir araya geldi. Eylemde, 22 yıl önce kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın akıbeti soruldu.

Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talep etmek için, bu hafta da adalet arayışlarını sürdürdü.

Eylemlerinin 559'uncu haftasında bir kez daha Galatasaray Meydanı'nda buluşan ailelere, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve Berkin Elvan'ın ailesi de destek verdi.

Annelerin 22 yıl önce Urfa'nın Siverek ilçesinde kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın akıbetinin sorulduğu bu haftaki eylemde, "faili meçhul" cinayet dosyalarında cezasızlığa son verilmesi istendi.

CEZASIZLIĞA SON VERİLMESİ İSTENDİ

Eylemde konuşan, Yüksekova'da kaybedilen Abdullah Canan'ın oğlu Tayyüp Canan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2000-2013 yılları arasındaki faili meçhul cinayetlerle ilgili çalışma başlattığını duyurduğunu hatırlattı. Canan, "Bu cinayetlerde Gülen cemaati bağlantısı olup olmadığını araştırılacakmış. Belli ki dosyalar üzerindeki çalışma, adaletin tesisi ya da suçluların cezalandırılmasını değil, siyasi hesaplaşmayı hedefliyor. Biz bu davalarda cezasızlığa son verilmesini istiyoruz" dedi.

TAŞKAYA'NIN KIZI: BU MEYDANI TERK ETMEYECEĞİZ

22 yıl önce Urfa Siverek'te kaybedilen Hüseyin Taşkaya'nın kızı Serpil Taşkaya da eylemde söz aldı. Bu meydanda oğlunun cenazesini arayan babaannesi Fadime Taşkaya'nın Ekim ayında yaşamını kaybettiğini aktaran Serpil Taşkaya, "Babannem öldüğünde, babamın öldüğünü hissettim. Benim babaannem bu meydanda oğlunu aradı, ben babamı aradım. Benim çocuklarım da dedelerini arıyor. Bizler bu meydanda büyüdük. Babaannemi kaybettikten sonra bir oğlum oldu, adını Hüseyin koydum. Bizim bu meydanı bırakıp gitmemizi isteyenler bilsin ki bizler bu meydanı terk etmeyeceğiz. Sevdiklerimizi bizden alanlar er ya da geç hesap verecek" diye konuştu.

Amca Faik Taşkaya da "Savaşlar ne kadar daha sürecek? Bu savaş sürdüğü sürece faili meçhul cinayetler olacak. Basın da bu savaşın sürmesinde etkilidir. Basın kendisini sorgulasın" diye konuştu. 

'ANAYASA MAHKEMESİ, GÖREVİNİ YERİNE GETİRMEDİ'

Haftanın basın açıklamasını ise Taşkaya Ailesi'nden Şehriban Taşkaya okudu. Yargının politize olduğunu ve faili meçhul davalarda cezasızlığın hakim olduğunu vurgulayan Taşkaya, "34 yıl boyunca tüm başvuru yolları tüketilen ve 2013 yılında Anayasa Mahkemesi'ne taşınan Nurettin Yedigöl dosyası dün mahkemenin 'kabul edilmez olduğu' kararı ile iç hukukta kapatıldı. Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru yoluyla hak ve özgürlüklerin etkin korunması görevini yerine getirmedi. Aksine kamu gücünü kullanan kişi ve kurumların sebep olduğu hak ihlalleri karşısında cezasızlık geleneğinin devamcısı oldu" dedi. 

TAŞKAYA'NIN KISA ÖYKÜSÜ

Eylemde, Hüseyin Taşkaya'nın kaybediliş öyküsü de anlatıldı. Taşkaya'nın Bucak Aşireti'nin hakimiyeti altındaki Siverek'te yaşadığı ve açıkça devlet şiddetini eleştirdiğini kaydedildi. Bu nedenle de Taşkaya'nın devletin ve Bucak Aşireti'nin hedefinde olduğunu dile getiren Şehriban Taşkaya, "Adının ölüm listesinde olduğu duyumları gelmeye başlayınca İstanbul'a taşındı. Kalan işlerini tamamlamak için Siverek'e döndüğünde 6 Aralık 1993 tarihinde askerler tarafından gözaltına alındı. Emniyet'e giderek Hüseyin'i soran ailesine 'Sedat Bucak'a sorun' denildi. Bucak da, 'Bizim ekip almış devlete teslim etmiş bundan sonrasını devlete sorun' dedi. Anne Fadime Taşkaya yılmadı, Urfa Emniyet Müdürlüğü'ne tekrar gitti. Bu kez de, Emniyet, 'Bir daha bize gelmeyin, diğer oğullarınla birlikte burayı terk edin. Yoksa onlar da kaybolur' denildi. Ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı" şeklinde konuştu. 

SORUMLULAR İŞARET EDİLDİ

Taşkaya, Hüseyin Taşkaya'nın kaybedilmesinden sorumlu olduğunu söylediği dönemin Urfa Valisi Tevfik Ziyaeddin Akbulut ve OHAL Valisi Ünal Erkan başta olmak üzere tüm sorumluların yargılanmasını talep ederken, "Hüseyin Taşkaya'nın akıbeti açıklanmadan bu dosya bizim için kapanmayacak" diye ekledi.