3 Ağustos 14 Temmuz gibi onur günüdür

3 Ağustos’ta yaşanan 74. Fermanın gerçeğini hiç kimse unutmamalı, herkes düşünce ve tutumunu buna göre ortaya koymalıdır. Yoksa tarihi gerçeklik, ahlak, vicdan, hak, adalet hepimizi çarpar.

3 Ağustos 2014’te Ezidîler 74. Fermanla karşılaştılar. 12 fedai gerilla müdahale etmeseydi tarihin en büyük soykırımı gerçekleşecekti. Başta Kürtler olmak üzere tüm insanlık böyle bir soykırım günahının yüküyle yaşayacaktı. Tüm Kürtler için travmatik bir yaşam kaçınılmaz olacaktı. Tüm Kürtleri ve insanlığı böyle travmatik bir durumdan ve yükten kurtardığı için herkes 12 fedai gerillaya 74. Fermanın yıldönümünde şükran borçlarını iletmelidir. Bu 12 gerilla en fazla da KDP'yi ağır bir utanç durumundan kurtarmıştır. En başta da KDP gerillaya şükran borçlarını sunmalıdır. Sayın Mesut Barzani’nin IŞİD’in Hewler’e girişini önleyen gerillaya teşekkür etmesinden daha fazlasını, hatta yüz katını Şengal’de soykırımı önleyen gerillaya yapması gerekir. 3 Ağustos’ta yaşanan 74. Fermanın gerçeğini hiç kimse unutmamalı, herkes düşünce ve tutumunu buna göre ortaya koymalıdır. Yoksa tarihi gerçeklik, ahlak, vicdan, hak, adalet hepimizi çarpar.

3 Ağustos 2014 hiç unutulamaz. Hiç kimse 3 Ağustos olmamış gibi davranamaz. En başta da Ezidîlerin 3 Ağustos’u unutmaması gerekir. Çünkü Ezidîlerin bir daha fermana uğramaması, özgür ve demokratik bir geleceğe kavuşması için, 3 Ağustos’u, yani 74. Fermanı bilince çıkarmaları gerekir. Êzidîlerin geleceğinin nasıl şekilleneceği, 74. Fermanın bilincine ne kadar sahip olunduğu ile belirlenecektir.

74. fermanda Irak’ın tutumu ne oldu, KDP’nin tutumu ne oldu, Avrupa’nın, ABD’nin, Rusya’nın, Türkiye’nin, İran’nın ve daha başka ülkelerin tutumu ne oldu? Tüm insanlığın sorunlarını kendine dert ettiği söylenen BM’nin tutumu ne oldu? Tüm bu güçler ve devletler seyirci kaldı. Bazıları doğrudan, bazıları dolaylı bu soykırım saldırısının ortağı oldular. Peki PKK gerillalarının ya da PKK etkisindeki halkın tutumu ne oldu? Bu gerçeğin çok iyi incelenmesi ve araştırılması gerekir. Bu araştırılırsa, insanlığı, vicdanı, ahlakı ve insani değerleri en iyi kim temsil ediyor ve savunuyor ortaya çıkar.

Şengal saldırısını duyan gerillaların hepsi Ezidî halkını kurtarmak için Şengal’e gitmek istemiştir. Öyle ki PKK yetkilileri ve HPG komutanları gerillaları ve PKK kadrolarını tutamaz olmuştur. Birçok PKK gerillası ve kadrosu örgütten izinsiz halkın arabalarına binerek Şengal’e doğru yola çıkmıştır.  Koltuk değnekleriyle gezen, basında, Kültürde ya da başka çalışmalarda görevli olan PKK kadroları kaçak biçimde Şengal’e giderek fedaice savaşmak istemiştir. Böyle onlarca PKK’li yollarda durdurulup yeniden zorla görevleri başına gönderilmiştir. Gerillalar Şengal için birliklerden ve çalışmalardan kaçmak haktır, insanlık görevidir, diyerek kendilerini örgüte dayatmışlardır. PKK tarihinde fedaice savaşmak için kendini dayatanlar çok görülmüştür; ancak örgüt disiplini dışına çıkan, örgüt disiplini ve kararını dinlemeyerek yollara dökülen böyle bir durum ilk defa görülmüştür. PKK’nin nasıl bir gerçeklik olduğu, nasıl bir militan ya da toplum yetiştirdiği 74. Ferman döneminde görülmüştür.

Bu, Kürt Halk Önderinin yarattığı bir gerçekliktir. PKK’nin nasıl ezilenlerin ve haksızlığa uğrayanların partisi olduğu çok çarpıcı olarak ortaya çıkmıştır. 74. Fermanda PKK kadrolarının, militanlarının gösterdiği bu tutum PKK ve Kürt tarihinde onurla yerini alacaktır. Hatta insanlık tarihinde yerini alacaktır. Her PKK’li de 74. Ferman’daki bu tutumdan büyük onur duyacaktır. Her zaman bu onurla yaşanacaktır.

Şengal’e saldırı olduğunda tüm PKK kadrolarının, gerillanın nasıl bir duyguda olduğu birçok romanın ve sanat eserinin konusu olabilir. Önder Apo’nun yarattığı bu karakter nedeniyle hem YPG-YPJ hem de HPG-YJA STAR gerillaları 12 fedai gerillanın direnişine koşmuşlar ve onlarla omuz omuza IŞİD’e karşı tarihin en büyük direnişini vermişlerdir. IŞİD’in yenilgisi orada başlamıştır. IŞİD ilk defa Şengal ve Maxmur’da durdurulmuştur. Kobanê direnişinin başarısı da Şengal direnişinin yarattığı moral değerler ve etkiler temelinde gerçekleşmiştir. Koalisyon güçleri dünya halklarının Şengal direnişi ve Kobanê direnişini sahiplenmesi karşısında Kobanê’de IŞİD’e karşı direnişe hava desteği vermek zorunda kalmıştır.  Hatta gerillanın Kürt halkının ve dünya insanlığının yürüttüğü bu mücadelede kendine pay çıkarmak için, bu direnişe destek verme ihtiyacını hissetmişlerdir. Aslında esas desteği onlar Şengal ve Kobanê direnişçilerinden almışlardır. Koalisyon güçleri içinde olan güçler son yüzyıl içerisinde görmedikleri moral değerlerden böylece nasiplenmişlerdir. Bu açıdan koalisyon içinde olan tüm güçlerin de Şengal ve Kobanê direnişçilerine binlerce kez teşekkür etmeleri lazım. Yoksa onlar da IŞİD’in büyük suç ortakları olarak alınlarındaki kara lekeyle yaşayacaklardı. Şengal’deki 12 fedai Irak’ı, KDP’yi ve tüm insanlığı ağır bir utanç içine düşmekten kurtarmıştır.

Yaşanan 74. fermandan IŞİD’i Şengal’e süren AKP birinci dereceden sorumludur. Tayyip Erdoğan 74. Fermanın en büyük suç ortağıdır. IŞİD’i Şengal’de de, Kobanê’de de Kürt halkının üzerine süren Tayyip Erdoğan’dır. Bu gerçek er geç açığa çıkacaktır. IŞİD içinden bunu itiraf edenler mutlaka olacaktır. Herhalde IŞİD bir muhasebe yaparsa, Tayyip Erdoğan ve AKP’nin yönlendirilmesiyle Kürtlerin üzerine sürülmelerinin yarattığı sonuçları görecekler ve bunu yaptıkları en büyük hata olarak değerlendireceklerdir. Tayyip Erdoğan ve AKP iktidarının kendilerini Kürtlerin üzerine sürmesinin nasıl bir ağır bedel ödemelerine yol açtığını göreceklerdir. Bu nedenle IŞİD’in en büyük suç ortağının Tayyip Erdoğan olduğu açığa çıkacaktır diyoruz.

PKK, Şengal’de direnerek IŞİD’in hesaplarını altüst ettiği gibi Erdoğan’ın tüm planlarını da bozmuştur. Tayyip Erdoğan’ın bugün en zayıf dönemini yaşaması ve çöküşe gitmesinin başlangıcı 3 Ağustos’taki 12 fedainin direnişidir. Kürtlerin bu tarihi direnişi ile baş aşağı giden Erdoğan ve AKP iktidarı Kürtlerin ve tüm demokrasi güçlerinin ortak mücadelesi ile IŞİD’in gideceği yere gönderilecektir.