Ýçişleri Bakanlıðı ve Türkiye Belediyeler Birliði ortaklıðıyla 6360 Sayılı Kanun Bilgilendirme Toplantısı yapıldı. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Baydemir, yasanın kaynaklara erişim, yerel kültür ve dillerin korunması ve vesayet konusunda kat etmesi gereken mesafelerin olduðunu söyledi.

Diyarbakır'da bir otelde yapılan toplantıya Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, Vali Yardımcısı Cemal Hüsnü Kansız ile ilçe belediye başkanları ve belediye yetkilileri katıldı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir yaptıðı açılış konuşmasında, insanlık ailesinin gelişim sürecinin tüm katmanlarına ev sahipliði yapmış bir kent olan Diyarbakır’da bu toplantının yapılmasından duyduðu memnuniyeti dile getirdi. Bu toplantının düzenlemenin yürürlüðe gireceði tarihten 15 ay önce düzenlenmesinin çok sevindirici olduðunu belirten Baydemir, Mahalli Ýdareler Genel Müdürlüðü ile Türkiye Belediyeler Birliði’ne teşekkür etti.

Baydemir, yasanın içselleştirilmesi, tüm teknik teferruatların anlaşılması, paylaşımların yapılması yasanın vasfıyla ve ruhuyla yaşam bulması açısından da büyük bir önem arz ettiðini ifade etti. Yerel yönetimler 21. yüzyılın ideal yönetim modeli olma yolundaki yükselişini halen sürdürdüðünü ifade eden Baydemir şunları söyledi:

“Yerinden yönetim, çaðımızın en kabul gören yönetim modellerinden biri olma ilgisini hala sürdürüyor. Türkiye’nin, AB’nin bir parçası olma yolunda arzu sahibi olsa da yerel yönetim modeli konusunda alması gereken mesafeler bulunduðunu hepimiz biliyoruz. Yasa benim açıdan ileri adım olmakla birlikte henüz alınması gereken mesafeleri var. Öncelikle kaynaklara erişim konusunda, yerel kültür ve dillerin korunması ile vesayet konusunda önemli mesafeler var.”

“Bu minvalde; yasa koyucu bu yasayı çıkarmadan önce benzer bir toplantıyı Diyarbakır’da, Ýstanbul’da, Ankara’da veya Ýzmir’de gerçekleştirip yerel yönetim deneyimlerinden faydalandıðında daha iyi sonuçlara ulaşabilirdi” diyen Baydemir, bu deneyimlerden hareketle yereldeki hizmetlerin sürdürülmesindeki yetki çatışmaları veya kaynaða ulaşmadaki problem alanlarına ilişkin istişare toplantılarının daha sonuç alıcı olabileceðini söyledi. Baydemir, “Biz de nasıl daha doðru bir ademi merkeziyetçiliðe doðru yol alabileceðimizi ve nasıl Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’na yaklaşabileceðimiz konusundaki deneyimlerimizi de paylaşma ve ortaklaşma şansına sahip olabilecektik” diye konuştu. Baydemir ayrıca düzenlemenin getirmiş olduðu yereldeki iki temel aktör olan vilayet ile seçimle iş başına gelen belediyeler arasındaki kimi iş ve işlevlerde yeni çatışma alanlarının çıkabilme riskine de dikkatinizi çekerek, “Bu risk alanlarının aşımı konusunda nasıl bir ortaklaşma saðlanacaðı konusunda Türkiye Belediyeler Birliði, Mahalli Ýdareler Genel Müdürlüðü, GABB’ın birlikte düzenleyeceði organizasyonlarla daha iyi bir iletişimi saðlamanın zeminini bulabiliriz” diye konuştu.

Baydemir, yasayla ilgili eleştirilerinin ardından “Yasanın uygulamasını tartışıyoruz artık ne gereði var diyebilirsiniz. Vakti zamanında Diyarbakır’ın bir köyünde bir hemşehrimin ineði kaybolmuş. Köylülerin tamamı her yerde ineði aramaya başlıyor. Bir süre sonra ineðin bulunduðu sahibine haber veriliyor. Ancak sahibi ‘Buraya kadar gelmişken şu dereye de bakmadan gitmeyeceðim’ der. Ýnek bulundu ama izninizle ben de dereye baktım” şeklinde anlattıðı fıkra salondakilerin gülüşmesine neden oldu.

Ýçişleri Bakanlıðı Mahalli Ýdareler Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Emin Bilmez, Türkiye’nin deðişim sürecinden geçtiðini belirterek, 6360 sayılı Kanun’un, idari yapıyı deðiştiren birçok deðişikliðe neden olacaðını bildirdi. Düzenlemenin ardından büyükşehir sayısı 16’dan 29’a, büyükşehir ilçe sayısı 143’ten 500’e yükselirken, il belediye sayısının 65’ten 52’ye, ilçe belediye sayısı 749’dan 418’e, belde belediye sayısının da bin 977’den 425’e ineceðini ifade eden Bilmez, toplam belediye sayısının 2 bin 950’den bin 425’e düşeceðini kaydetti. Bilmez, yeni uygulamayla büyükşehir belediyelerin vergi gelirlerinden pay alma oranının yüzde 5’ten yüzde 6’ya yükseleceðini dile getirerek, şöyle konuştu:

“Eskiden bu payın yüzde 70'i doðrudan alınıyordu. Bu oran yeni düzenlemeyle yüzde 60'a indirildi. Büyükşehir belediyeleri vergi gelirlerinin yüzde 60'ını doðrudan alacak, yüzde 40’ını havuza gönderecek. Bu deðişiklik Diyarbakır ve Erzurum için büyük bir avantaj; Ýstanbul, Kocaeli, Ankara ve Ýzmir için ciddi dezavantajdır. Bu vergi gelirleri az olan belediyeleri korumak için yapıldı. Nüfusu aynı olan yerleşim birimlerinden yüz ölçümü büyük olan belediyeler daha fazla para alacak. Düzenlemeye büyükşehir belediyelerinin gelirinde artış olacak. Çünkü tüzel kişiliði sona erecek Ýl Özel Ýdaresi ile kapanan belde belediyelerin paraları büyükşehir belediyesine gelecek. Belediyelerin, büyükşehir belediyesi olduktan sonra aldıðı para miktarında yüzde 52 artış olacak.”

Bilmez “6360 Sayılı Yasanın getirdiði deðişiklikler ve yenilikler”, “6360 Sayılı Yasaya göre yapılacak devir, tasfiye ve paylaştırma işlemleri” ve “Mahalli idarelerde oluşan ihtiyaç fazlası personelin tespiti ve kamu kurumlarına devri” başlıklı konuları yaptıðı sunumla katılımcılara aktardı.