‘9 bin HDP’li gözaltına alındı, 2.500’i tutuklandı’
HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, son bir buçuk yılda 9 bin HDP’linin gözaltına alındığını ve referandum sürecinde partilerine saldırıların arttığına dikkat çekti.
HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, son bir buçuk yılda 9 bin HDP’linin gözaltına alındığını ve referandum sürecinde partilerine saldırıların arttığına dikkat çekti.
Referandum sürecinin gündeme gelmesiyle AKP/MHP ortaklığında HDP’ye dönük saldırıların arttığına dikkat çeken Yıldırım, “Biz sadece bir siyasi parti değil, bir halk hareketiyiz. Köklerinden güç alan bir ağacız; ne kadar budarsanız o kadar güçleniriz” dedi.
Partilerine yönelik saldırıları ve referandum sürecine ilişkin ANF’ye değerlendirmelerde bulunan HDP Grup Başkanvekili ve Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım, AKP’nin darbe fırsatçılığıyla muhalif kesimlere saldırının dozunu arttırdığını belirtti. Yıldırım: “Son bir buçuk yılda iktidar tarafından yaratılan şiddet dalgası ve çatışma kültürü sonucu 9.000’e yakın arkadaşımız gözaltına alınırken, 2.500 arkadaşımız da tutuklandı. Bu durum bizim dışımızda herhangi bir partinin başına gelseydi o parti bugün kapılarını dahi açamayacak durumda olurdu. AKP iktidarı özellikle darbe girişiminin ardından muazzam bir “darbe” fırsatçılığı yaparak bütün muhalif dinamikleri ortadan kaldırma çabası içine girdi; son 4-5 ayda bu çabaya bir de rejim değişikliği yani başkanlık sistemi de eklenince bu istemi önünde engel olarak gördüğü bütün yapıları yok etme yolunu seçti ve bu çerçevede Eşbaşkanlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanları, il ve ilçe teşkilatlarında çalışma yürüten birçok arkadaşımızı cezaevlerine gönderildi” dedi.
REFERANDUM TAKVİMİNE ENDEKSLİ BİR YARGI SÜRECİ İŞLİYOR
“Referandum takvimine endeksli bir yargı süreci ile karşı karşıyayız.” diyen Yıldırım, şöyle devam etti; “Yaklaşık iki hafta önce Eşbaşkanımız Selahattin Demirtaş’ın iddianamesi mahkemeye sunuldu. Normalde ilk duruşmanın en geç bir ay içerisinde görülmesi gerekirken, 28 Nisan’da yani yaklaşık 3 ay sonraya gün verildi. Bu durum bile referandum takvimine endeksli bir süreçle karşı karşıya olduğumuzu kanıtlar nitelikte. Eşbaşkanımızın yargılandığı mahkeme Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi, -1 ay önce sadece Milletvekillerini yargılamak için kurulmuş bir mahkeme- yoğunluğun en az olduğu mahkeme buna rağmen duruşma tarihi ileriye bırakılıyor.’’
BİZ SADECE SİYASİ BİR PARTİ DEĞİL BİR HALK HAREKETİYİZ
Genel Merkez ve Meclis çalışmalarını sekteye uğratmak amacıyla partilerine dönük ilk saldırı dalgasında 12 milletvekilinin tutuklandığı hatırlatan Yıldırım, “Yaşanan saldırıların ardından bizler arkadaşlarımıza, halkımıza ve mücadelemize layık olma çabası içine girdik. Amacımız tutuklanan arkadaşlarımızın eksikliğini hissettirmemekti. Bunu fark eden AKP iktidarı bu defa da dışarıda mücadele etmeye devam eden arkadaşlarımıza yöneldi. Amaçları bir parti olarak bizi tamamen bitirmek ancak yanıldıkları bir nokta var ki; biz sadece bir siyasi parti değil, bir halk hareketiyiz. Halksız bir adım atmayan bir oluşumuz. Köklerinden güç alan bir ağacız; ne kadar budarsanız o kadar güçleniriz” şeklinde konuştu.
Legal ve demokratik siyaset mevzisini hiçbir koşulda terk etmeyeceklerini vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi; “Bizi de alabilirler. Partimize dönük 3. 4. hatta 5. Gözaltı ve tutuklama dalgasını da gerçekleştirebilirler ancak biz alınsak bile yerimizi o ya da bu şekilde doldurulacak.”