9 Ocak komplosu protestosuna polis ablukası

9 Ocak komplosu protestosuna polis ablukası

PKK kurucularından Sakine Cansız, KNK Paris Temsilcisi Fidan Doğan ve Geçlik Hareketi üyesi Leyla Şaylemez katledilişlerinin yıldönümünde, Tünel’den Galatasaray Meydanı’na yürümek isteyen DÖKH Kadın Koordinasyonu, HDP Kadın Meclis İle HDP Kadın Koordinasyonu üyeleri, polis tarafından engelledi. Bu keyfi tutumuna “Katil devlet hesap verecek” sloganlarıyla karşılık veren yüzlerce kadın, katliamın failleri hesap verene kadar alanları terk etmeyeceklerini vurguladı.

DÖKH Kadın Koordinasyonu, HDP Kadın Meclis İle HDP Kadın Koordinasyonu öncülüğünde 9 Ocak komplosunu protesto etmek için Tünel’den Galatasaray Meydanı’na yapmak istenilen meşaleli yürüyüşün önü polis tarafından kesildi. Kürt halkının değerlerine yönelik konulan bu setin yuhalayarak protesto eden kitle, taşıdıkları Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez fotoğraflarıyla, “Adalet yerine gelene kadar direneceğiz” mesajı verdi.

Sarı, yeşil, kırmızı yazmalarla Barış Annelerin ön saflarda yerini aldığı eylemde, “Sakinelerden Arîn Mirkanlara sözünüz sözümüzdür, yolunuz yolumuzdur. Sara, Rojbin, Ronahi yolunda özgürleşmeye”, “Sakinelerden Arîn Mirkanlara sınır tanımayan Kader Ortakayalara sözünüz sözümüz, yolunuz yolumuz olsun” pankartlarının yanı sıra üç Kürt devrimci kadın ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fotoğrafları yanı sıra KCK, YPG, YPJ bayrakları taşındı.

Kadınlar ellerindeki meşalelerle hep bir ağızdan, “Sara, Robin, Rohani jin jiyan azadî”, “Kahrolsun 9 Ocak komplosu”, “Bijî yekitiya jinan”, “Bijî berxwedana YPJ”, “Bê serok jiyan nabe” sloganlarıyla katliamı lanetledi. TOMA, çevik kuvvet ile sivil polisin ablukası altında yapılan açıklama Türkçesi Sevim Er, Kürtçesi Runav Hatun tarafından okundu.

‘SÖZÜNÜZ SÖZÜMÜZ, YOLUNUZ YOLUMUZDUR’

Er ile Hatun, hayatlarını özgürlük mücadelesine adamış Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez’in uluslararası güçler tarafından katledilişinin üzerinden tam iki yıl geçtiğini, ancak faillerin açığa çıkarılması konusunda hiçbir ilerleme kaydedilmediğini hatırlatarak sözlerine başladı.

Paris katliamının AKP, MİT, devlet ve uluslararası güçler tarafından gerçekleştirildiğini vurgulayan Er ile Hatun, Sakine Cansız’ın hedef alınmasının tesadüf olmadığını, Kürt özgürlük mücadelesinin kurucu üyesi yanı sıra Alevi ve kadın olduğu için hedef seçildiğini belirti. Bu katliamın tam da çözüm sürecinde denk gelmesinin de tesadüf olmadığını vurgulayan Er ile Hatun, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı Demokratik kurtuluş ve özgür yaşamı inşa sürecinin hedeflendiğini altını çizdiler.

Er ile Hatun, Sara, Rojbin ve Ronahi’yi hedef alan, aynı katliamcı güçlerin, bugün Şengal, Kobanê, Kerkük’e saldırıp, kadınları köle pazarlarda satan DAİŞ çeteleri olarak ortaya çıktığını kaydetti. Üç devrimci kadının karakterine değinen Er ile Hatun, “Sakine yoldaş Dersim katliamında onurunu kurtarmak için kendini uçurumdan atan Kürt kadınlarının sesidir. Sakine yoldaş bir çizgidir, bir ölçüdür. Yiğit, onurlu, özgür ve mücadeleci kadını kendi şahsına en yüksek düzeyde temsil etmiştir. Fidan Doğan özgür kadının ve özgür yaşamın inşasında aktif rol almış. Avrupa sahasında diplomatik faaliyetler yürütmüş, mücadelemizi en iyi şekilde tanıtma görevini üstlenmiştir. Leyla Şaylemez direnişçi Kürt kadın mücadele geleneğinin genç takipçisiydi. Tarihin, toplumun en dinamik damarı olan ciwandı” dedi.

Paris’te Charlie Hebdo’ya yönelik katliamının da lanetleyen Er ile Hatun, “Sakinelerden Arîn Mirkanlara, Kader Ortakayalara, yolunuz yolumuzdur. Sözümüz sözümüzdür” dedi.