Çaresiz kaldılar, duvar örmeye başladılar!

Bugüne kadar AKP’nin Kürdistan’da uygulamış olduğu tüm politikaları nasıl tasfiye olmuş ise duvar politikası da hiçbir biçim de sonuç veremeyeceği gibi AKP rejimi bu duvar altında kalarak tarihe gömülecektir.

AKP iktidara gelirken yeni Türkiye sloganı ile, Ortadoğu ve dünyada örnek bir ülke olma iddiası ile yola çıktı. Peki şimdi geldiği nokta nedir? Komşularla sıfır sorun ve Türkiye içinde de Kürt sorununu çözme vaatleri gibi her kesim için refah, huzur ve aydınlık bir gelecek vadediyordu.

Elbette bu çok kapsamlı bir konu ve uzun uzun ele almayacağım. AKP’nin uzun bir dönemdir hayalini kurduğu, uzun zamandan beri başlatıp sonuca götürmek istediği sistem acaba ayakta kalabilecek mi? İnsanın aklına AKP’nin ilk iktidara gelirken vermiş olduğu vaatleri geliyor. Toplumu huzur ve refah söylemleriyle kandırıp açık cezaevine dönüştürdüğü sistemi acaba ayakta kalabilecek mi? 

Türkiye tarihinde gelmiş geçmiş en acımasız politikaları Kürdistan’da uygulayan hükümet, AKP hükümeti olmuştur. Bu çokça söylenmesine rağmen her geçen gün gerçekliği kanıtlandığı için yüzlerce kez söylense de yeridir. AKP hükümeti ve TC devleti, son iki yıldır Kürdistan Özgürlük Mücadelesine karşı amansız bir savaş yürütmektedir. Bu durumu kendileri için ikinci kurtuluş savaşı diye tabir etmekteler. Şu ana kadar yürütülen savaşları da bu konsept ve kapsamda olmuştur.

Siyasal alanda başta siyasetçiler, gazeteciler ve aydınlar kısaca tüm kişi ve kurumları bir daha fethettiler. Yetmedi birçok Kürdistan şehrini yıkıp yağmaladılar. Bu da yetmedi Kürdistan’da Kürt çocuklarına karşı geliştirilmiş olan ajanlaştırma politikalarıyla kirli emellerine ulaşmak istediler. Öyle ki Kürt çocuklarına Türk bayrağı giydirebilecek kadar alçalmaktan kaçınmadı. 

AKP’nin tüm bu politikalarına karşı muhalefet gösteren kesimler olmakla birlikte en radikal duruşu, direnişçi duruşu gösteren Kürdistan özgürlük hareketi oldu. Kamuoyuna çok yansımasa da, -ki özel savaş medyasının bunu gizlemek için her saat yaygara kopardığını unutmayalım – mevcut durumda Kürt Özgürlük Hareketi’nin çok da ezildiğini, büzüldüğünü görmüyoruz.

Türkiye ile Batı Kürdistan (Rojava - Suriye Kürdistanı) arasındaki sınıra yapılan ve dünyanın en uzun 3. duvarı olma özelliğindeki duvarın yapımı devam ediyor. 911 kilometrelik hat boyunca Suriye sınırına beton bloklardan duvar örülüyor. Bu duvarların önüne de hendekler kazılıyor ve denetim kuleleri oluşturuluyor.

Öte yandan, Güney Kürdistan ile Kuzey Kürdistan sınırında yer alan Cizre ile Silopi arasına da Hendekli beton duvarlar örülüyor. Bu bölge dışında dağlık ve geçit vermeyen, beton duvar örülmesine imkân olmadığı için Güney Kürdistan sınırında da hakim tepelere konuşlanacak zırhlı, mekanize birliklerle denetim sıklaştırılacak. Bu şekilde 18 hakim tepe sabit tutulacak ve böylece kendini koruyacağını sanacak.

İran sınırı için yaklaşık 144 kilometrelik sınır duvarı inşa edilmektedir. Adeta Kürdistan’ı baştanbaşa bir duvar seti ile parçalayarak kontrol altına almayı düşünmekteler.

Mevcut cezaevleri yetmediği için bu şekilde Türkiye açık bir cezaevine dönüştürülmekte. AKP ve MHP savaş hükümetinin öreceği bu duvarlar, AKP devletini ne kadar koruyabilir? Elbette bu duvar da kendisini koruyamayacaktır. Çünkü AKP hükümeti karşısında 40 yıllık gibi bir zaman diliminde Ortadoğu’da özgürlük savaşı veren bir güç karşısında hiçbir şansı olmadığı gibi bu uygulama da Kürtlerin öfkesinin daha da artmasına neden olmakta.

Esas soru şu ki, AKP medyasının her gün defalarca bitirdiğim dediği bir güç karşısında nasıl oluyor da duvar örme çalışmasını hız veriyor. Demek ki, Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi ile Van’ın Çaldıran hattında gerilla karşısında çözümsüz kalmıştır ki böyle bir politikaya yönelmiştir. AKP özel savaş basınını tersten okuduğumuzda rahatlıkla bu sonuca ulaşabiliriz. Çünkü Ağrı ve Van hattını temizlediklerini, hiçbir gerilla unsurunun kalmadığına dair açıklama üstüne açıklama yayınladılar. Ancak ortaya çıkan tablo bunun tam tersi olduğunu bize bir kez daha göstermiştir.

Bugüne kadar AKP’nin Kürdistan’da uygulamış olduğu tüm politikaları nasıl tasfiye olmuş ise duvar politikası da hiçbir biçim de sonuç veremeyeceği gibi AKP rejimi bu duvar altında kalarak tarihe gömülecektir.

R.T Erdoğan’ın birkaç gün önceki açıklamasında asker ve polisler el ele şehadete gidiyor söylemi bile Kürdistan gerillası karşısındaki başarısızlığın ve yenilginin bir itirafıdır. Dolayısıyla AKP, Kürdistan gerillası karşısında yürütmüş olduğu savaşı kaybetmesinden ötürü duvar politikasına yönelmiştir. Bu politikanın da hiçbir sonuç vermeyeceğini hep birlikte göreceğiz.