İHD: Soylu can ve mal güvenliğimizi tehdit ediyor

İHD Genel Merkezi, kendilerini hedef gösteren Türk İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya tepki göstererek, “Kendi sorumluluğunu örtmek için derneğimizi hedef almış, dernek yönetici ve çalışanlarının can ve mal güvenliğini tehlikeye atmıştır” dedi.

Süleyman Soylu’nun Garê’deki işgal saldırısına ilişkin hafta içerisinde Meclis’te yaptığı bilgilendirmede İHD’yi hedef göstermişti.

İHD, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İHD’yi Hedef Gösteren Açıklamalarına Karşı Zorunlu Cevap” başlığı altında yazılı bir açıklama yaptı.

“İHD ve diğer insan hakları örgütlerinin bugüne kadar alıkonulan kamu görevlileri hakkında başarıyla yürüttüğü çalışmalar, ne yazık ki ilk kez sonuç vermemiş ve çatışmanın tarafı olmayan 13 kişi yaşamını yitirmiştir. Ancak bu başarısızlığın sorumlusu İHD veya başka bir hak örgütü değildir” diyen İHD insan hakları örgütlerinin doğal ödevlerinden birinin, “devletlerin operasyonlarında insan hakları hukukunun gereğini yerine getirip getirmediğini sorgulamak” olduğunu kaydetti.

İHD, “Bu soruşturma süreci bitmeden operasyonu yapan bakanların kendileri dışında herkesi suçlamaları eşyanın tabiatına aykırıdır. Dolayısıyla yetkili Başsavcılığın olaya el koyması ve tarafsız bir soruşturma yürütmesi gerekmektedir” diye belirtti.

Açıklamada, “Öte yandan, Devletin sorumluluğu konusu vatandaşlarını kurtarma konusunda gerekli arka kapı diplomasisini işletmemesi ile de ilgilidir. Örneğin, Nijerya'nın Lagos kentinin yaklaşık 180 mil açığında Mozart isimli gemiden 23 Ocak 2021 günü korsanlar tarafından kaçırılan 15 Türk gemicinin kurtarılmasında uygulanan yöntem pek ala burada da uygulanabilirdi” ifadeleri dikkat çekti.

İçişleri Bakanı’nın kendi sorumluluğunu örtbas etmeye çalıştığı tepkisinde bulunan İHD, şunları ifade etti:

“İçişleri Bakanı’nın tek ödevi şüphesiz, kolluk operasyonlarının insan hakları hukukuna uygun yürütülmesini sağlamak değildir. İçişleri Bakanı, bu ülkede yaşayan herkes gibi İHD’nin ve üyelerinin de can ve mal güvenliğinin sağlanmasıyla mükelleftir. Oysa Bakan Soylu, Meclis kürsüsünde konuşma yaparken, konu derneğimiz de değilken, kasıtlı ve kötü niyetli bir şekilde kendi sorumluluğunu örtmek için derneğimizi hedef almış, dernek yönetici ve çalışanlarının can ve mal güvenliğini tehlikeye atmıştır. Bakanın kullandığı dil ve üslupla, kendi hatalarını kapatmak için, insan hakları savunucularını hedef göstermesi asla kabul edilemez. Nitekim bu konuşmadan sonra derneğimize e posta ve sosyal medya yolu ile tehdit mesajları gönderilmeye başlamıştır. Bakanın derneğimize yönelik bu üslubunun ne kadar tehlikeli olduğu ve can güvenliğimizi riske ettiği hususu, Türkiye ve Dünya’daki insan hakları savunucularını koruma mekanizmalarına da acilen bildirilecektir.

İçişleri Bakanı şayet randevu taleplerimizi kabul etseydi bütün bu hususları kendisi ile yüz yüze konuşup birbirimizi daha iyi anlayabilirdik. Şimdi bu vesileyle, Bakan Soylu’yu İHD’den özür dilemeye ve diyalog kapılarını açmaya davet ediyoruz.”