İsveçli vekiller Erdoğan'ın yargılanması için savcılığa başvurdu

İsveç'te Çevre Partisi Yeşiller ve Sol Parti üyesi bir grup milletvekili, Stockholm Uluslararası Savcılığı'na başvurarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP yöneticileri hakkında soykırım, savaş ve insanlık suçundan dava açılmasını istedi.

Milletvekilleri, savcılığa yaptıkları suç duyurusunda Temmuz 2015-Aralık 2016 tarihleri arasında Türk ordusunun Şırnak, Cizre, Silopi ve Sur'da birçok semti yerle bir ettiğini, halk arasında dehşet yaydığını ve insanları topraklarından sürdüğünü söylüyorlar.

Kanıt olarak da Birleşmiş Milletler, Uluslararası Af Örgütü, Mazlum-Der ve İnsan Hakları Derneği'nin yayımladığı raporları ve katliam ve yıkımlardan sonra Cizre, Silopi ve Nusaybin'de çekilen resimleri gösteriyorlar.

SADDAM VE ERDOĞAN'IN İŞLEDİĞİ SUÇLAR BİRBİRİNE BENZİYOR

Türk ordusunun zulmünden en fazla Cizre'nin zarar gördüğüne dikkat çeken milletvekilleri, “Cizre'deki katliam diktatör Saddam Hüseyin'in 1982 yılında Dujail'de gerçekleştirdiği katliamla karşılaştırılabilir. Irak mahkemesi Saddam Hüseyin'i bu suçtan dolayı soykırım suçu işlemekten mahkum etti. Erdoğan rejiminin Cizre’de işlediği suç Dujail'deki katliamdan çok daha kapsamlıdır” diyorlar.

İsveç'te yürürlükteki 2014: 406 sayılı yasanın oldukça açık olduğu ve Erdoğan'ın işlediği suçların, soykırım, insanlık ve savaş suçu kapsamına girdiğini belirten milletvekilleri, sorumluların soykırım suçundan 4 yıl ile ömür boyu, insanlık dışı uygulamalar yapma suçundan 6 yıl ve savaş suçundan 6 yıl hapis cezasına çarptırılmasını talep ediyorlar.

ASIL SORUMLU ERDOĞAN'DIR

Rapor, resim ve diğer kanıtların Türk devletinin Kürdistan'da soykırım, insanlık ve savaş suçu işlediğini ortaya koyduğunu söyleyen milletvekilleri “Bu uluslararası suçun asıl sorumlusu Türkiye'nin bugünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır. Erdoğan'ın kamuoyunda Kürtlere yönelik saldırgan ve kışkırtıcı ifadeleri Türk devletinin sorumlu olduğunun açık kanıtıdır. Erdoğan cumhurbaşkanı olarak inandırıcı bir şekilde Kürt illerinde sivil halka yönelik savaşı görmedim diyemez” dedikten sonra şunları kaydediyorlar:

ERDOĞAN VE DİĞER SORUMLULAR YARGI KARŞISINA ÇIKARILSIN

“Erdoğan'ın yanı sıra Türkiye Başbakanı Binali Yıldırım, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski içişleri Bakanı Efkan Ala, Savunma Bakanı Fikri Işık ve eski Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da işlenen suçlardan sorumludur.

Yasanın soykırım, insanlık ve savaş suçları tanımı Türk devletinin yöneticilerinin işledikleri suçlara uygulanabilir.

İsveç mahkemeleri ceza yasasının 2. Maddesinin 3. Paragrafının 6. Bendine göre, 2014: 406 sayılı yasanın içerdiği soykırım, insanlık ve savaş suçu dünyanın her hangi bir yerinde işlenmesinden bağımsız olarak bu suçları işleyenleri yargılama hakkına sahiptir.

Bundan dolayı yukarıda adı geçen kişilerin İsveç'e gelmeleri durumunda soykırım, insanlık ve savaş suçundan yargılanmalarını talep ediyoruz.”

PARLAMENTODA BASIN TOPLANTISI

Savcılığa suç duyurusunda bulunan Çevre Partisi Yeşiller Milletvekilleri Annika Lillemets, Valter Mutt, Carl Schlyer ve Jabar Amin ile Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh Erdoğan ve Türk yetkililer hakkında yaptıkları suç duyurusunu parlamentoda düzenledikleri bir basın toplantısıyla kamuoyuna açıkladılar.

Valter Mutt, Erdoğan ve diğer Türk yetkililerinin gerçekleştirdikleri suçları gösteren güçlü kanıtlar olduğunu ve savcılığın soruşturma başlatacağına inandıklarını söyledi.

ERDOĞAN İSVEÇ'TE TUTUKLANABİLİR

Carl Schlyer, Erdoğan'ın kendi ülkesinde korumakla mükellef olduğu halka karşı işlediği suçların siyasi ve hukuki sorumluluğundan kurtulamayacağını göstermek için savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını belirttikten sonra “Erdoğan AB ile sığınmacılar için yaptığı anlaşmayla milyonlarca insanı rehin almak istiyor. Ama adalet mekanizması bu siyasi oyuna değil kanıtlanmış suçlarına bakarak karar verecektir” dedi.

Erdoğan'a yönelik suç duyurusuna İsveç medyası geniş yer verdi. İsveç'in en fazla izlenen televizyonu TV 4'da konunun ele alındığı bir programda hukuk uzmanları, Erdoğan'a yönelik çok ağır suçlar yöneltildiğini, İsveç'e gelmesi durumunda geçmişte Şili diktatörü Pinochet'e yapıldığı gibi Erdoğan ve Türk yetkililerin tutuklanabileceklerini söylediler.