Özgüneş: Kayyum darbesi Çökertme Planı’nın bir parçası

HDP Milletvekilli Hasan Özgüneş, üç büyükşehir belediyesine yönelik kayyum darbesinin Çökertme Planı’nın bir parçası olduğunu vurguladı. Özgüneş, vakit kaybetmeden faşizm karşısında birlik olunması gerektiğini söyledi.

HDP Şırnak Milletvekilli Hasan Özgüneş, Amed, Van ve Mardin büyükşehir belediyelerine yönelik kayyum işgalini ANF’ye değerlendirdi. 43 yıldır siyasetle uğraşan Özgüneş, 12 Eylül zulmünde bile hukuksuzluğun bu raddeye varmadığına dikkat çekti. Anti-demokratik uygulamalarıyla AKP’nin 12 Eylül darbecilerini de geride bıraktığını vurgulayan Özgüneş, ardı arkası kesilmeyen saldırıların amacının demokratik siyaseti tümden tasfiye etmek olduğuna işaret etti.

‘SEÇİMLERDEN SONRA KORKU SARDI’

Halihazırda yaşananları irdelemek için her şeyden önce Türkiye’deki devlet yapısını iyi algılamak gerektiğini belirten Özgüneş, “Türkiye tekçi bir devlettir; darbeler, sıkıyönetimler, OHAL'ler ülkesidir. Demokrasi güçleri ne zaman güçlense, devlet hep o güçleri en kanun dışı ve en barbar yöntemlerle ezmeye çalışır” dedi.

HDP’nin üçüncü yol inşası perspektifinde demokraside, özgürlükte ve barışta ısrar ettiği için iktidarın hedefi olduğunu kaydeden Özgüneş, “Bunlar bu hareketin gelişmesinden korkuyorlar çünkü biliyorlar ki toplum bu hareketi öğrendikçe demokrasi bilinci daha da gelişecek ve bu despotik, tekçi zihniyete topyekûn karşı koyacak. Bunun sonucunu yerel seçimlerinde İstanbul başta olmak bütün diğer şehirlerde yaşadıkları yenilgiyle çok net gördüler. İşte o yüzden korku onları sardı” diye konuştu.

‘ÜLKE HDP FİKRİYATI İLE KURTULABİLİR'

Bu zihniyetin daha önce de halkçı belediyeciliği geliştiren 95 DBP’li belediyeye kayyum atadığını hatırlatan Özgüneş, 31 Mart seçimlerinde belediyelerin kayyumun elinden alınmasıyla tekrar düğmeye basıldığını belirtti. Kayyum darbesinin Çökertme Planı’nın bir parçası olduğuna işaret eden Özgüneş, bu konseptle gelişen örgütlülüğün zayıflatılmak istendiğini vurguladı. Bu gibi faşist yöntemlerin olduğu bir yerde ne hukukun ne de insan haklarının işleyeceğini belirten Özgüneş, AKP’nin bu saldırılarıyla asıl karakterini yansıttığını ifade etti. Bunun bilinciyle mücadele etmek gerektiğinin altını çizen Özgüneş, şunları kaydetti: “Biz kendi ilkelerimiz doğrultusunda mücadelemizi, Gandhivari bir şekilde güçlendirmek, büyütmek ve sonuca vardırmak zorundayız. Bugün Türkiye ekonomik olarak çökmüştür, toplumsal olarak bölünmüştür, uluslararası alanda bir esprisi kalmamıştır. Ülke muazzam bir bunalım ve kaos yaşıyor; yönetilemiyor. Buradan kurtulmanın yolu, HDP fikriyatı etrafında birleşmektir. Bugün bu görevle karşı karşıyayız. Topluma bu gerçekleri anlatmaya devam edeceğiz, eylemlerimizi bu yönde geliştirmeye çalışacağız. Demokrasiyi, özgürlükleri getirene ve Türkiye’nin temel sorunlarını çözene kadar bu mücadele devam edeceğiz.”

‘VAKİT KAYBETMEDEN BİRLİK OLUNMALI!’

Özgüneş, muhalefet partilerini ve demokrasi güçlerini zorlu bir sınavın beklediğine işaret etti. Bugün yaşanan irade gasbının sadece Kürtlerin değil, ülkede demokrasi isteyen herkesin meselesi olduğunu söyleyen Özgüneş, bu gidişata dur denilmediği takdirde faşizmin her yere yayılacağı uyarısında bulundu. Daha fazla vakit kaybetmeden birlik olunması gerektiğini dile getiren Özgüneş, İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi Almanya’sında susan Papaz Martin Niemöller örneğini vererek, şöyle konuştu: “Eğer bu saldırı karşısında ortak bir tepki verilmezse, bugün Amed, Van ve Mardin’de yaşanan hukuksuzluk son olmayabilir. Hep beraber yeni bir çıkış yolu bulmalıyız; bir mücadele hattı örmeliyiz. Bu mücadele hattı zaman zaman seçimle, zaman zaman sokaktaki demokratik eylem ve etkinliklerle olur. Buradan CHP başta olmak üzere bütün demokratik kitle örgütlerine, sendikalara, meslek örgütlerine çağrıda bulunuyoruz: Barışı, özgürlükleri, demokrasiyi geliştirmek ve sorunlarını çözmek için, gelin, hep birlikte mücadele edelim.”