“Hasta tutsaklara özgürlük” pankartının açıldığı açıklamada, Kürtçe ve Türkçe sloganlarla cezaevlerindeki hak ihlallerine dikkat çekildi.

ÖHD Colemêrg Şube Yöneticisi Ümit Savaşan, cezaevlerindeki sağlık uygulamalarının hukukun üstünlüğüyle bağdaşmadığını belirterek, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) raporları tek otorite olarak kabul etmesinin hasta tutsakların tedavi sürecini geciktirdiğini ve mağduriyet yarattığını söyledi.

Wan, Patnos, Trabzon, Rize ve Giresun’daki cezaevlerinde toplam 60 hasta tutsağın bulunduğu, bunlardan 21’inin durumunun ağır olduğu belirtildi. Mevzuattaki eksiklikler ve uygulamadaki keyfilik nedeniyle birçok hasta mahpusun tedaviye erişemediği vurgulandı.

İdare ve Gözlem Kurullarının “pişmanlık” dayatması nedeniyle, infaz süresi dolmuş 18 mahpusun şartlı tahliyesi engellendi. Savaşan, bu uygulamaların yaşam hakkının ihlali anlamına geldiğini belirtti.

Savaşan, İmralı Cezaevi’ndeki mutlak tecridin sona erdirilmesi gerektiğini vurgularken, Önder Apo’nun 27 Şubat’taki “demokratik çözüm” çağrısını hatırlattı. 

“Bu tecrit politikası, Türkiye’nin demokratik geleceği ve toplumsal barış süreci açısından ciddi bir engeldir.” diyen Savaşan, cezaevlerinde insan haklarına dayalı bir reform süreci çağrısında bulundu.