Adalet Divanı, ortak anlaşma bulunmayan diğer AB ülkelerinden Almanya’ya yerleşen kişilere sosyal yardım verilmek zorunda olunmadığına hükmetti. Kararda, sadece sosyal hizmetlerden yararlanmak için Almanya'ya gelen işsiz göçmenlere sosyal yardım yapılmayabileceğine vurgu yapıldı.

AB üyesi ülkelerden Almanya’ya gelen göçmenlere sosyal yardım verilmesine ilişkin tartışmalar, Avrupa Adalet Divanı’nın aldığı karar sonrasında hükümet partilerinin lehine döndü. Adalet Divanı’nda görülen dava, Almanya’nın Leipzig kentinde Romanya vatandaşı iki kişinin en asgari sosyal yardım sistemi Hartz IV’den yararlanma talebi reddeden makamların başvurusu üzerine açılmıştı.

Adalet Divanı, özellikle Romanya ve Bulgaristan gibi AB ülkelerinden Almanya’ya göç eden işsizlere Hartz IV kapsamında sosyal yardım parası verilmesinin zorunlu olmadığına hükmetti.

Adalet Divanı, Almanya’nın AB vatandaşı göçmenlere ülkeye geldikleri ilk üç ay boyunca sosyal yardım parası ödemek zorunda olmadığına dikkati çekti. Kararda, Almanya’nın öne sürdüğü ve göçmenlerin geldikleri andan itibaren iş bulmaları ve sosyal sigortalar sistemine prim ödemeleri şartını da haklı buldu.

Adalet Divanı’nın kararı ile AB ülkelerinde özellikle Romanya ve Bulgaristan’dan gelen göçmenlere ilişkin tartışmalar yeniden alevlenecek. Almanya, Fransa ve İngiltere, 1 Ocak’tan bu yana bu iki ülkeden yüz binlerce kişinin sadece sosyal yardımlardan faydalanmak için göç edeceğini öne sürüyorlardı.

Mevcut kanunlara göre, bir başka üye ülkeye göç eden AB vatandaşlarının 3 ay boyunca iş arama hakları bulunuyor ve bu sürenin sonunda iş bulamamaları halinde ise sosyal yardım alabiliyorlar.

Almanya’da ise özellikle koalisyon ortağı Hristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) üyesi politikacılar, ülkeye ‘yoksul akını’ olacağını savunuyorlardı. Benzer şekilde Fransa’daki sağ politikacılar, kuzey ve batı Avrupa’daki AB üyesi ülkelerin bir ‘sosyal turist’ akınına uğrayacağı propagandası yapıyorlardı.

Ancak 1 Ocak 2014’den bu yana Romanya ve Bulgaristan'a da istihdam piyasasında serbest dolaşım hakkı verilmesi sonrasında bu hakkın istismar edildiği ve Bulgar ve Romen göçmenlerin çoğunluğunun sosyal sisteminden yararlanma amacıyla Almanya’ya geldiği yönünde tartışmalar başladı.

Belçika ülkede çalışan fakat geliri yüksek olmayan Avrupa Birliği vatandaşlarını uzun sure işsiz kalmaları halinde sınırdışı etmenin önünü açarken, İngiltere ise kişi başına düşen milli geliri daha düşük olan AB üyesi ülkelerden işgücü göçünü engellemeyi tartışıyor.