GÖRÜNTÜLÜ

‘Açlık grevi direnişini daha güçlü sahiplenmeliyiz’

Almanya’nın Düsseldorf kentinde NRW Parlamentosu önünde açlık grevinde bulunan Kürdistanlılar ve dostları, direnişleri güçlü sahiplenme çağrısında bulundu.

 

Türkiye cezaevlerindeki PKK ve PAJK’lı tutsakların açlık grevine dikkat çekmek amacıyla Avrupa’daki eylemler yaygınlaşıyor. Almanya’nın Düsseldorf kentinde NRW Parlamentosu önünde açlık grevinde bulunan Kürdistanlılar ve dostları, direnişleri güçlü sahiplenme çağrısında bulundu.

Almanya’nın Düsseldorf kentinde NRW Eyalet Parlamentosu önünde önceki gün başlayan dönüşümlü açlık grevi dün de Wupertal kenti ve civarındaki Kürdistanlıların devralması ile devam etti.

Açlık grevine katılan Muhlise Bingöl, Pakize Kaya, Bedran Dağlı, Sanatçı Welat ile Şemsettin Muş, duyarlılık çağrısında bulundu.

‘ACIMAK HİÇBİR ŞEY DEĞİŞTİREMEZ’

Muhlise Bingöl: 58 gündür Türkiye cezaevindeki tutsakların bedenlerini açlığa yatırdı. Bir insanın yapabileceği en masum eylem biçimi açlık grevidir. Tutsakların bedenlerini açlığa yatırmaktan başka bir araçları yok. 59 gündür süren açlık grevinde ölüm sınırına da gelindi. Bugünden sonra telafisi olamayacak tahribatlar yaşanabilir ve organları zarar görecektir, kalıcı etkileri de muhakkak olacaktır. Özellikle Kürt halkının daha duyarlı olmasını bekliyorum. NRW Parlamentosu önündeki eylemlerinin parlamenterleri duyarlı kılmayı amaçlıyor.

Pakize Kaya: Türkiye’de siyasi tutsakların ağır koşulları ve Abdullah öcalan ile tüm siyasi tutsaklar üzerindeki tecriti kınama üzerine yaptıkları eylemi selamlamak ve onlarla dayanışmak için eylemde olduğunu söyledi. Erdoğan, AKP rejiminin her alanda olduğu gibi zindanda da zulmün boyutunu daha da yükselttiğini, zulmün yükselmesinin aslında sonunun göründüğünü ifade ettiğini belirtti.

‘AÇLIK GREVLERİ İÇİN HERKES DUYARLILIK GELİŞTİRMELİ’

Bedran Dağlı: Ciwanên Azad’tan gençliğin duyarlılığını ifade etmek için eylemde alıyorum. Avrupa’da yaşayan Kürdistanlılar cezaevlerindeki ölüm oruçlarına destek ve dayanışma için alanlarda olmalı ve eylemlere katılmalıdır. İnsan hakları mücadelelerinin geçmişte merkezi rol oynamış Avrupa’nın bu mağduriyetlere duyarlılık geliştirmesi gerekiyor, kurumlarımızın amblem ve sembollerinin yasaklanmasını da kınıyorum.

Sanatçı Welat: Zindan direnişleri her Kürdün, yaşlısından gencine, çocuğuna, kadınına her kesimin duyarlılık göstermesi gereken eylem biçimleridir. Her parça Kürdistan’da tüm halkımız üzerine bir imha konsepti sürdürülmektedir. Bu nedenle direnişi yükseltmekten başka çaremiz yoktur. Bizler zulme karşı güçlü olmalıyız, güçlü direniş göstermeliyiz. Başkaca da seçeneğimiz yoktur.

 ‘CEZAEVİ DİRENİŞÇİLERİNİN İNSANİ TALEPLERİ KABUL EDİLMELİDİR’

Şemsettin Muş: Erdoğan ve AKP yönetimi temsilcilerimiz, belediye eş başkanlarımız dahil siyasetçilerimizi zindanlara tıkattı. Zindanlarda da en ağır koşulları dayatmaktadırlar. Tutsaklar tek çare olarak bedenlerini açlığa yatırmak zorunda kalmıştır. Zindan direnişçilerini selamlıyorum. Medyanın da duyarsızlığını kınıyorum. 58 gün oldu, hala doktorlarının dahi gidip kontrol etmediklerini biliyoruz. Açlık grevi katılımcısı olarak İşkenceyi Önleme Komitesi-CPT’nin cezaevlerini ziyaret etmesini, uluslararası kurumların da cezaevindeki ölüm oruçlarının insani taleplerinin kabul olması için müdahil olmalarını talep ediyoruz.