İzmir'de Akalan Köyü'nde yapılmak istenen taş ocağına karşı köylüler direnişte. Firma, ÇED raporu dahi almadan inşaata başladı; köylüler nöbete geçti. HDP yaptığı açıklamada direnişin önemli olduğunu belirterek, sahiplenme çağrısı yaptı. 

İzmir'in Kemalpaşa İlçesi'ne bağlı Akalan Köyü'nde İstanbul Otoyolu inşaatında kullanılmak üzere malzeme alınacak taş ocağı için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu alınmadan taş ocağının inşaatına başlandı. Duruma tepki göstermek amacıyla toplanan köylüler şantiye sahasına inerek iş makinelerinin çalışmasına engel oldu. Bunun üzerine bölgeye çok sayıda 'Robocop' denilen askeri birlikler sevk edildi ve köylülere saldırıldı. Çok sayıda kişi saldırı sırasında yaralanırken, köylüler 'yürütmenin durdurulması' istemiyle İdare Mahkemesi'ne dava açtı. Başvuru henüz sonuçlanmadan firmanın şantiye kurup hazırlıklarına başlaması üzerine köylüler bir haftadır geceli gündüzlü nöbet tutuyor. Çevre köylerin desteğinin yanı sıra HDP İzmir İl Örgütü de nöbete katıldı.

'İZMİR PAZARININ YÜZDE ELLİSİ BURADAN GİDER'

Yörükler Derneği Başkanı Osman Düzman, bu köyde doğup büyüdüğünü ve hayvancılık yaparak yaşamını sürdürdüğünü söyleyerek, "Benim yüzlerce keçim ve koyunum var. Taş ocağının yapılmak istendiği alan makilik bir alan; taş ocağı bu alana yapılırsa ben hayvanlarımı nasıl güdeceğim? Akalan Köyü kiraz ve bahçecilikten geçinen bir köy. İzmir pazarının kirazının, sebzesinin, meyvesinin yüzde ellisi buradan gider. Eğer bu taş ocağı açılırsa Sipil dağından esen rüzgarla birlikte bütün taş ocağının toprağı, kumu bizim bahçelerimize yayılacak; biz de tarım yapamaz duruma geleceğiz" dedi. Düzman, ürettikleri sebze ve meyvelerin sağlıksız bir şekilde yetişeceği için herkesin zarar göreceğini, dolayısıyla sorunun aynı zamanda kentin sorunu olduğunu ifade ederek, "Biz bu taş ocağını buraya yaptırmayacağız. Sonuna kadar da direneceğiz" diye ekledi. Düzman, çevre platformları ve duyarlı kişileri de desteğe çağırdı.

'KAYA PARÇALARI EV VE OKULA İSABET ETTİ'

Köy sakinlerinden Ahmet Ergin ise "Gerekirse bir hafta değil bir ömür burada olacağız ama yine de köyümüze taş ocağını yaptırmayacağız. Köyümüzde hayat tamamen durdu ve  hepimiz direnişe dahil olduk" dedi. İnşaat sırasında patlatılan dinamitlerin hayatı olumsuz etkilediği için sokağa dahi çıkamadıklarına dikkat çeken Ergin, köyde bazı evlerin duvarına patlama anında ortaya saçılan kaya parçalarının isabet ettiği bilgisini verdi. Ergin, "Evimizde bile rahat oturamıyoruz; can güvenliğimiz yok. Kaya parçaları köydeki okulun çatısına da isabet etti. Okula gitmek bile tehlikeli oldu; bu yüzden biz de çocukları okula göndermedik" diyerek, bir haftadır hiçbir çocuğun okula  gidemediğini anlattı.

AV. MERCAN: KORUNMASI LAZIM; ÇED İŞLEMİ BİLE YAPILMAMIŞ

Köylülerin Avukatı Şehrazad Mercan yaşanan hukuksuzluğa tepki göstererek, tesislerin kurulması planlanan alanın Mera Kanunu ile özel olarak korunduğunu belirterek, şöyle dedi: "Burada zeytinlik alanlarının, kiraz bahçelerinin korunması lazım. Ayrıca hiçbir ÇED işlemi yapılmamış. Bu sebeple biz yürütmeyi durdurmak için davamızı açtık. Pazartesi günü de ruhsatların iptali için dava açacağız. Köylü de burada sivil itaatsizlikle kendi alanlarını korumaya çalışıyor. Direnişimize devam edeceğiz."

HDP: DİRENİŞ SAHİPLENMELİ

HDP İzmir İl Örgütü de direnişin devam ettiği Akalan köylülerini ziyaret etti. Köyde basın açıklaması düzenleyen HDP İl Eş Başkanı Cavit Uğur, "Kapitalizm gölgesini satamadığı ağacı keser; burada da bu durum yaşanmaktadır. Meraları, ağaçları, yaşamı satmaya çalışanlara karşı her zaman direneceğiz" dedi. Uğur, önemli buldukları direnişin sahiplenmesi gerektiğini kaydetti.