Türk Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletine bağlı Gaggenau kentinde gerçekleştirmek istediği miting yasaklandı.
Gaggenau kenti belediyesinden yapılan açıklamada, 5 Mart için planlanan mitinge güvenlik endişeleri nedeniyle izin verilmediğini duyurdu.
Belediye Başkanı Michael Pfeiffer, “Durumun çok tehlikeli olabileceğini düşünüyoruz” diye konuştu. Pfeiffer, başvuru yapılan salonun kültürel amaçlarla kullanıldığını ve siyasi bir miting için çok sayıda polisin görevlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) adlı AKP’nin paravan ve şaibeli kuruluş aracılığıyla yapılan başvuruların Federal düzeyde reddedildiğine dair iddialar ise reddedildi. Kent belediyesinin açıklamasında, “Bu bizim kararımız” denmesi dikkat çekti.
ZEYBEKÇİ'YE DE SALON VERİLMEYECEK
Öte yandan Köln yakınlarındaki Porz’da bir miting düzenleyeceği iddia edilen Ekonomi Bakanı Zeybekçi'nin etkinliğine de salon verilmedi.
Köln-Porz Alt Kademe Belediyesi’nden yapılan açıklamada, 5 Mart günü yapılacak miting için herhangi bir salon kiralanmadığına dikkat çekildi. Belediye sözcüsü, “5 Mart’taki etkinlik için herhangi bir kira sözleşmesi yok ve olmayacak da” diye konuştu.
Sözcüye göre, geçtiğimiz Ağustos ayında UETD tarafından bir ‘tiyatro gösterisi’ için başvuru yapılırken, daha sonra herhangi bir ilişki kurulmadı.
Köln-Porz Alt Kademe Belediye Başkanı Norbert Becker, dün başvurusu yapılan salonun 400 kişilik olduğunu ve bu tür etkinliklere uygun olmadığını kaydetti.
REDDEDİLECEĞİNİ BİLE BİLE BAŞVURULAR YAPILIP PROPAGANDA MALZEMESİ YAPILACAK
Türk Başbakanı Binali Yıldırım’ın geçtiğimiz ay Oberhausen’da katıldığı mitingden sonra Almanya’nın birçok eyaletinden AKP’nin referendum mitinglerine karşı açıklamalar gelmişti. Tüm bunlar bilinirken, AKP’nin paravan örgütü UETD’nin birçok yere son anda yaptığı ve reddedilmesi teknik nedenlerle kesin olan başvurular da aslında propaganda faaliyetlierinin bir parçası.
Ancak buna rağmen seçmen nezdinde pek etkisi olmayan isimlerin katılacağı miting başvurularının yapılması dikkat çekiyor. Bu başvuruların reddedilmesi bilinçli olarak göze alınırken, bu sayede AKP ve Erdoğan’ın her fırsatta dile getirdiği, ‘Sesimizi kısmaya çalışıyorlar’, ‘Büyük Türkiye’yi istemiyorlar’, ‘Dış güçler rahatsız’ gibi propaganda söylemlerine malzeme çıkmış olacak.