AKP hükümetinin Kürt gençlerine yönelik 6-8 Ekim intikamı sürüyor. Uydurma iddialarla tutuklanan yüzlerce gence İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Abdülbaki Boğa’nın üniversite öğrencisi olan yeğeni Rıdvan Bozan da katıldı. Bozan’ın tatil için gittiği memleketi Nusaybin’de, 6-8 Ekim Kobanê protestoları sırasında vurulan bir genci kurtarmak için koştuğu olay yerinde mobese kameralarına takılması örgüt üyeliğinden tutuklanması için yeterli sayıldı.

AKP hükümetinin Kürt gençlerine yönelik keyfi tutuklamaları hız kesmeden sürüyor. Bu tutuklama furyasının en son mağduru İHD İstanbul Şubesi Başkanı Av. Abdülbaki Boğa’nın yeğeni Rıdvan Bozan oldu. Akdeniz Üniversitesi’nde sosyoloji bölümü ve Adalet Yüksek Okulu son sınıf öğrencisi olan Bozan’ın, 12 Şubat 2015 tarihinde kendi ayağıyla ifade vermeye gittiği Nusaybin Sulh Ceza Mahkemesi tarafından, YDGH üyesi olmak iddiasıyla ve “kaçma şüphesi” olduğu gerekçesiyle tutuklandı.

Rıdvan Bozan 6-8 Ekim olayları sırasında İpekyolu’nda bir gencin vurulduğunu duyar duymaz çevredeki birçok duyarlı insan gibi olay yerine gitti. Ne var ki bu insanlık refleksinin dahi suç sayıldığı Türkiye’de, olay yerinde mobese kameralarına takılması ve bir fotoğrafının çekilmesi “suçlu” ilan edilmesi için yeterli sayıldı. Ailesinin evinin terörle mücadele polislerince basıldığını ve hakkında YDGH üyeliğinden soruşturma açıldığını İstanbul’dayken öğrenen Bozan, dün avukat eşliğinde gittiği Nusaybin Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanarak Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.

DÜŞMAN HUKUKU UYGULAMASI

Konu hakkında ANF’ye konuşan İHD İstanbul Şube Başkanı Abdülbaki Boğa ise yüzlerce Kürt genci gibi yeğeni Rıdvan’ın da düşman hukukunun mağduru olduğuna dikkat çekti. Yeğeninin hakkında soruşturma açıldığını yanına geldiği İstanbul’da öğrendiğini aktaran Boğa, “Okuduğu Antalya’ya aldığı uçak biletini kullanmadan Nusaybin’e giderek, ailesinin yanına dahi uğramadan avukatı ile ifade vermeye gitti” dedi.

Yeğeninin bir fotodan yola çıkılarak “kaçma şüphesi” ile örgüt üyeliğinden tutuklandığına dikkat çeken Boğa, kendi iradesi ile ifadeye giden birini tutuklayan bir mahkemenin normal hukuku değil, düşman ceza hukukunu uyguladığının belli olduğunu vurguladı. Tutuklamanın en son başvurulması gereken tedbir olduğunu hatırlatan Boğa, “Fakat kaçmak yerine ifade için 1500 km yol giden birini tutuklanmasını hukukla, insan hakları ve özgürlüklerle, ahlak ve etikle izah etmek mümkün değil” dedi.

6-8 Ekim ile ilgili yüzlerce genci tutuklayan zihniyetin ölen 50 kişinin katilini bulmak için kılını kıpırdatmadığını ifade eden Boğa, “Kürt halkına düşman ceza hukuku uygulamaya devam ediyorlar. Rıdvan Bozan ve diğer tutsakların derhal serbest bırakılması gerekir” şeklinde konuştu.