AKP, yeni özelleştirmelere hazırlanıyor
AKP, yeni özelleştirmelere hazırlanıyor
AKP, yeni özelleştirmelere hazırlanıyor
AKP hükümeti, yerli ve çokuluslu şirketlerin lehine politikalarını sürdürüyor. Hükümetin yeni hedefinde petrol sektörü ve karayolları var. Türk Petrol Kanunu Tasarısı ile sermaye kesimine olanaklar tanınırken; karayollarının teşkilat yasası da artık özelleştirilmeye uygun. Karayolu işçileri, hükümetin kendi aleyhlerine olan girişimlerini Ankara’da protesto edecek.
Hükümet, TEKEL, TÜPRAŞ, PETKİM, TELEKOM, POAŞ gibi kurumları özelleştirerek sermaye çevrelerinin krizi fırsata çevirmelerine ve çalışanları düşük ücrete, güvencesiz ve örgütsüzlüğe, çoğu zaman da işten çıkartılmaya tabi tuttu. Hükümet, benzer uygulamalarına devam edeceğinin sinyalini verdi.
TÜRK PETROL KANUNU TASARISI’YLA ÖZELLEŞTİRME SİNYALİ
Türk Petrol Kanunu Tasarısı’nı geçtiğimiz ay Türkiye Meclisi’ne sunan hükümet, sektörde sermayeye yeni olanaklar tanırken; kamu kuruluşu olan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nın (TPAO) mevcut haklarını ise engelliyor. Türk Başbakanı Erdoğan’ın imzasıyla Meclise sunulan Türk Petrol Kanunu Tasarısı, sermaye kesimi için şartların kolaylaştırılması; kamu kuruluşu TPAO için ise hakların kırpılması anlamına geliyor. Tasarıda, kamu yararına aykırı olan düzenlemeler yer alıyor. Tasarıda, petrol arama ve üretim faaliyetinde bulunmak için mevcut kanunda yer alan temel kriterler çıkartıldı.
Tasarının petrol hakkı talebi başvurularının değerlendirilmesiyle ilgili bölümünde, başvuranın mali yeterliliği tek ölçüt olarak belirleniyor. Başvurularda teknik yeterlilik aranmayacak, kamu yararı da gözetilmeyecek.
Hükümetin, petrol sektöründeki olası düzenlemelerle yeni bir özelleştirmeye hazırlandığı da anlaşılıyor. 6326 Sayılı Kanun'un 6. maddesindeki; “Petrol ile ilgili; müsaade, arama ve işletme ruhsatnamesi alma hakkı devlet adına Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’na (TPAO) aittir,” hükmünün iptal edilmesi, tek kamu petrol şirketi olan TPAO’nun özelleştirilmesi süreciyle ilişkili bulunuyor.
Ayrıca, yine 6326 Sayılı Kanun'un 13. Maddesindeki kimi hükümlerin de iptalini içeren Tasarı, ülkede üretilen ham petrol ve doğal gazın tamamının yurt dışına ihraç edilebilmesine olanak tanıyor. Böylece Türkiye’de, olağanüstü durumlarda dahi ham petrol ihtiyacının karşılanması, piyasanın ve petrol tekellerinin inisiyatifine bırakılıyor.
KARAYOLLARI DA ÖZELLEŞTİRİLİYOR
AKP, karayollarına dönük özelleştirme politikalarını da hızlandırıyor. Karayolları Genel Müdürlüğü’nün teşkilat yasasını bu politikasına uygun hale getiren hükümet, kurumun özel bütçeli olmasındaki engelleri kaldırdı. Şimdi de kurumun şube şeflikleri özelleştirilmeye başlandı. Kayseri’ye bağlı Develi ve Boğazlayan şube şeflikleriyle birlikte yılbaşında da Bursa’da yol bakımı ve onarımı işleri özelleştirildi. Önümüzdeki aylarda diğer şube şefliklerinin de özelleştirileceğine karar verildi.
Karayolu işçileri, özelleştirme politikalarına karşı yarın Ankara’da buluşacak. İşçiler, Yol-İş Sendikası’nın çağrısıyla, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün önünde protesto gösterisi düzenleyecek.
İŞSİZLİĞİN HABERCİSİ; ÖZELLEŞTİRME POLİTİKALARI
Patronlar için kâr oranının artışı ve mevcut ya da olası kriz ortamından kurtuluşun yöntemi olan özelleştirme politikaları; çalışanlar içinse işten atılma, düşük ücret, güvencesiz ve örgütsüz çalışma ortamı anlamı taşıyor. AKP hükümetinin pek çok kurumun özel sektöre satışını sağlamasıyla birlikte ülkede milyonlarca kişi mağdur edildi.
TEKEL’in 2008’de sigara ve tütün bölümünün ihaleye çıkarılması ve British American Tobacco (BAT) firmasının sigara fabrikalarının yeni sahibi olması, 8 binden fazla işçinin işsiz kalmasına yol açtı.
Yine PETKİM’in özelleştirilmesiyle de yüzlerce işçi işten çıkartılmıştı. Bu 800 işçiden 347’si zorla emekli edilmiş; yine işten çıkartılanlar da sadece kıdem tazminatlarını alabilmişti.
Özelleştirilen pek çok kurumda işten çıkartılmalarla birlikte, işine devam edenler de ağır koşullar altında çalışmaya zorlandı. Böylece iş cinayetlerinin sayısında da ciddi artışlar görüldü. Sendikal örgütlülüğün de öncekinden daha katı bir şekilde engellenmeye başlandığı özelleştirilen kurumlarda, taşeronlaştırma da yaygınlaştı. Ücretlerin düşürülmesi, sosyal hakların ve ikramiyelerin kaldırılması da, özelleştirmelerin kaçınılmaz sonuçlarından.