Aleviler nasıl bir Türkiye tahayyül ediyor?

HDK'nin düzenlediği "Alevilik: Tarih, Sorun, Tahayyül" konferansı ikinci gününde de sürdü.

HDK'nin düzenlediği "Alevilik: Tarih, Sorun, Tahayyül" konferansı ikinci gününde de sürdü.
Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK), Alevilerin sorunları ve taleplerini tartışmak üzere LegacyOttoman Otel'de düzenlediği "Alevilik: Tarih, Sorun, Tahayyül" adlı konferans bugün de devam ediyor. Konferansının bugünkü oturumuna HDK Eş Sözcüsü Sebahat Tuncel'in yanı sıra çeşitli Alevi örgütü temsilcileri, siyasetçi, yazar ve akademisyenler katıldı.

Konferansta ilk olarak araştırmacı-yazar Erdoğan Aydın, "Tarihsel hafıza ve dünden bugüne kadar Aleviler" adlı atölye çalışmasının sonuçlarını aktardı. Osmanlı’dan beri Alevilerin asimile edilmeye çalışıldığına dikkat çeken Aydın, Türkiye'de Alevilere karşı uygulanan asimilasyon politikalarının tarihini anlattı. Türk-Sünni kimlikle şekillenen yeni kamusal alanda Kürtlük gibi Alevilere de yer olmayacağını ve bunun da Kemalist iktidarca kullanılan tercihlerin sonucu olduğunu söyleyen Aydın, bu politikaların sonuçlarından birinin de Dersim Katliamı olduğunu ifade etti. Aydın, "Bu tarihsel gerçeklik tıpkı Ermenilerin, Rumların, Süryanilerin bu topraklar üzerindeki izlerinin silinmesi gibi Kürtlüğün ve Aleviliğin de izlerinin yok edilmesini hedeflendiğini göstermektedir. Bütün bu süreçler boyunca Alevilik bağlamında tarihsel hafızanın kadın boyutu özellikle yaralar almış, katliamlar kadar asimilasyon politikaları da kadının toplumsal konumunu zayıflatmış ve geriye düşürmüştür" dedi. 

'ALEVİLER ÇÖZÜM SÜRECİNDE YER ALMALI'

Yazar Nuray Sancar da, "Sorunlar ve çözümler" adlı atölye çalışmasının sonuçlarını aktardı. Sancar, Aleviliğin tıpkı Sünni inancın dışında kalan diğer inanç grupları gibi tanınmamış ve sürekli olarak baskılara maruz kaldığını ifade ederek, hazırlanacak yeni anayasada Aleviler ve ötekileştirilen bütün diğer inanç gruplarının eşit yurttaşlık haklarının güvence altına alınmasının önemini vurguladı.

Sancar'ın ardından, "Demokratikleşme ve müzakere süreci" adlı atölye çalışmasının sonuç bildirgesini ise Alevi aktivist Nurgül Sabancılar okudu. Özerklik ve yerinden yönetim konularına dikkat çeken Sabancılar, Alevilerin de tarihte özerk yönetimler oluşturduğunu söyledi. Ortadoğu'da yaşanan savaşların ve IŞİD vahşetinin savunmasız halklar üzerinde yürütülen katliamlar dikkat alındığında Alevi toplumunun güçlü bir şekilde örgütlenmesinin zorunlu olduğunu belirten Sabancılar, yine Alevilerin çözüm sürecinde yer almaları gerektiğini söyledi. 

'EŞİT YURTTAŞLIK TEMELİNDE DEMOKRATİK BİR ANAYASA'

Son olarak HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Günay Kubilay da, "Aleviler nasıl bir Türkiye tahayyül ediyor?" adlı atölye çalışmasının sonuç bildirgesini açıkladı. Kubilay, Alevilerin, tekçi, yasakçı, cinsiyetçi, merkeziyetçi, otoriter ve antidemokratik devlet yapılanmasına karşı olduğunun altını çizerek, Türkiye'deki tüm halkların, inançların, kültürlerin, dillerin farklılıklarıyla bir arda yaşayabileceği ve eşit yurttaşlık temelinde ekolojik, cinsiyet özgürlükçü, laik ve demokratik bir anayasayla bunun mümkün olacağını vurguladı. 
Sonuç bildirgelerinin okunmasının ardından konferansa gelen katılımcılar, atölye sonuçlarını değerlendirdi. Tüm atölye sonuçları üzerinden yapılacak tartışmalar sonucunda konferans sonuç bildirgesi hazırlanıp açıklanacak.