Alman polisi, geçtiğimiz yıl Mannheim'de gerçekleşen 20. Uluslararası Kürt Kültür Festivali'nde yaşanan şiddet olaylarını gerekçe göstererek birçok kentte Kürtlere ait evlerle baskınlar düzenledi. Polisin tutumunu kınayan bir grup Alman parlamenter ise Berlin hükümetine "Kürtleri kriminalize etme politikasından vazgeç, Kürt barışında rol al" çağrısı yaptı.

Avrupa'da yaşayan Kürtler, 8 Eylül 2012'de Almanya'nın Mannheim kentinde "Öcalan'a özgürlük, Kürdistan'a statü" şiarıyla düzenlenen 20. Uluslararası Kürt Kültür Festivali'nde bir araya gelerek son yılların en büyük buluşmasını gerçekleştirmişti. Fakat festivalde polisin bayrak taşıyan 12 yaşındaki bir çocuğa saldırması ve polisin provokasyon girişimleri sonucunda şiddet olayları yaşanmıştı.

Festivalin ardından Alman medyasında "Kürt şiddeti", "Şiddet yanlısı Kürtler", "Kürt öfkesi", "Kürtler Alman polisi avına çıktı" başlıklı tek yanlı haberlerle şiddet olaylarının faturasını Kürtlere kesmişti. Yüzden fazla festival katılımcısının yaralanmasına rağmen, yaralanan birkaç polisin görüntüsü medya uzun süre yer alırken, 483 festival katılımcısı hakkında soruşturma başlatılmıştı.

Festivalden 7 ay sonra ise Alman polisi, Mannheim'deki olayları gerekçe yaparak geçtiğimiz hafta sonu ülke çapında Kürtlerin evlerine yönelik operasyonlar gerçekleştirdi. Mannheim, Dortmund, Hamburg ve Stuttgart kentlerinde gerçekleşen baskınlarda polisin bazı Kürt aktivistlere ait bilgisayara el konulduğu öğrenildi.

VEKİLLERDEN POLİSE KINAMA

Baskınların BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın başkent Berlin'de temaslarda bulunduğu ve pazar günü 5 bine yakın kişinin katılımıyla gerçekleşen BDP ile dayanışma etkinliğine denk gelmesi dikkat çekti. Aralarında Federal Meclis üyelerinin de bulunduğu bir grup Alman siyasetçi ise ortak bir açıklama yaparak Alman polisinin tutumunu sert şekilde kınadı.

Polis baskınlarının derhal son bulması istenen açıklama Sol Partili Federal Meclis üyeleri; Heidrun Dittrich, Andrej Hunko, Ulla Jelpke ve Harald Weinberg, Hamburg Eyaleti Meclis üyesi Cansu Özdemir, sosyolog Martin Dolzer ile Aşağı Saksonya Sol Parti Yönetim Kurulu Üyesi Yılmaz Kaba tarafından yapıldı.

Polisin olaylarda orantısız güç kullandığını, festival katılımcılarına biber gazı ile köpeklerle saldırdığını hatırlatan Alman parlamenterler "Kürtlere karşı 483 soruşturma açılırken, polislere yönelik sadece 6 davanın açılması dikkat çekici. Ayrıca 100'den fazla kişi de yaralanmıştır. Tüm bunlara rağmen polis, son baskınlarla Mannheim'deki stratejiyi sürdürmüştür. Bu tür yöntemlerle Avrupa'da Kürtleri kriminalize etme havası yaratılıyor" görüşünü dile getirdiler.

Kürt hareketi ve Türk hükümeti arasında çözüm sürecinin başladığına vurgu yapan Alman siyasetçiler son olarak "Alman hükümeti şimdiye kadar sürdürdüğü Kürt politikasından vazgeçerek barış sürecinin ilerlemesi için sinyaller vermeli" çağrısı yaptılar.