Almanya ve Avusturya’da Türkiye’yle ilişkilere tepkiler artıyor
Türkiye’nin AB’ye üyelik müzakerelerinin en fazla tartışıldığı Almanya ve Avusturya’da halkın ve siyasilerin önemli bir kısmı müzakerelerin derhal sonlandırılmasını istiyor.
Türkiye’nin AB’ye üyelik müzakerelerinin en fazla tartışıldığı Almanya ve Avusturya’da halkın ve siyasilerin önemli bir kısmı müzakerelerin derhal sonlandırılmasını istiyor.
1 yılı aşkın bir süredir Kürdistan’daki katliamlara karşı sessiz kalan Avrupa ülkelerinde 15 Temmuz darbesi sonrasındaki uygulamalar sonrasında gösterilen tepkiler dikkat çekiyor.
Darbe sonrası yaşanan tasfiyelerle birlikte Türkiye’deki diktatöryal yönetimi anlayışı Avrupa Birliği (AB) içerisinde daha fazla tartışılır hale geldi.
Tartışmaların en yoğun yaşandığı ülkelerden olan Almanya’da Başbakan Angela Merkel’in başında olduğu Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) içerisindeki bazı itirazlara rağmen genel anlayış ‘Türkiye’yi kızdırmama’ yönünde.
AP ÜYELERİ MÜZAKERELERİN BİTİRİLMESİNİN ‘FAYDASIZ’ OLACAĞINDA ISRARCI
CDU’dan Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Elmar Brok, Welt am Sonntag gazetesinde yaptığı açıklamada, müzakerelerin hemen durdurulmasının ‘faydasız’ olacağı görüşünde. Brok, bunun AB açısından ‘diplomatik saçmalık’ olduğunu iddia ederken, Türkiye’nin üyelikten ziyade Norveç’le olduğu gibi bir ‘sıkı ilişki’ halinin sağlanması gerektiğini savunuyor.
Yeşiller Partisi’nden AP milletvekili Rebecca Harms da, müzakerelerin durdurulmasının Türkiye’yle tüm ilişkilerin sonlanması anlamına geleceğini iddia etti. Harms, müzakereler sayesinde Türkiye’deki çok sayıda kişiye hukuk devleti korumasının sağlanacağını savundu.
SOL PARTİ: HALKINA SAVAŞ AÇAN BİR HÜKÜMET AB’YE ALINAMAZ
Almanya’daki siyasi parti üyeleri arasında ise Türkiye’de AKP şahsında artık netleşen diktatöryal sisteme daha fazla tahammül edilemeyeceği görüşü hakim.
Federal Meclis’teki üçüncü büyük parti olan Sol Parti (Die Linke) Eşbaşkanı Bernd Riexinger ise, Erdoğan faşizmine karşı daha net tutum alınmasını isterken, özellikle Kürtlere karşı yürüttüğü savaşı hatırlattı.
Funke Medya Grubu’na konuşan Riexinger, “Gazetecileri hapseden, hukuku ayaklar altına alan, muhaliflerini cezaevine atan ve kendi halkına karşı savaş yürüten bir hükümet AB’ye alınamaz” diye tepki gösterdi.
Riexinger, Die Linke’nin yıllardır AKP faşizmine yönelik tutumunu devam ettirirken, AB’nin özellikle Mart ayında hayata geçirilen mülteci anlaşmasını iptal etmesi çağrısını yineledi.
FDP: 1933 NAZİ ALMANYASI’NDA YAŞANANLAR TEKRARLANIYOR
Uzun yıllar Almanya’da koalisyonlarda yer alan ve son dönemlere kadar Türkiye’nin AB üyeliğine olumlu yaklaşan Hür Demokrat Parti (FDP) lideri Christian Lindner’den de Erdoğan ve AKP’ye karşı sert sözler geldi.
Bild gazetesine konuşan Lindner, Türkiye’deki iktidarın 1933 Almanya’sındaki Nazileriyle aynı olduğu uyarısında bulundu. 1933 Reichstag Yangını sonrasında Adolf Hitler’in yaptığı tasfiyelerin aynısının bugün Türkiye’de yaşandığını söyleyen Lindner, Erdoğan’ın sadece kendi şahsında yoğunlaştırdığı bir otoriter rejim kurduğunu kaydetti.
Bireylerin hak ve özgürlüklerinin Erdoğan için bir önemi olmadığını vurgulayan Lindner, bu nedenle de Avrupa’nın partneri olamayacağının altını çizdi. Lindner, Erdoğan’a karşı AB’nin takındığı ‘yumuşak tavrın’ kabul edilemeyeceğini ve müzakelerin normal şartlarda çoktan bitirilmiş olması gerektiğini de sözlerine ekledi.
AVUSTURYA HÜKÜMETİ 16 EYLÜL’DE AB’Yİ İKNA ETMEYE ÇALIŞACAK
AKP hükümeti ve Erdoğan’ın son dönemlerde en çok tepki aldığı ülke ise Avusturya. Koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) yeni lideri ve Başbakan Christian Kern’in geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalar dikkat çekmişti.
Kern’in yaptığı ‘Türkiye’nin AB üyeliğinin diplomatik kurgu’ olduğu yönündeki açıklamaları sonrasında AKP’den ‘ırkçılık’ suçlaması yapılmıştı. Kern, 16 Eylül’deki AB Zirvesi’nde üye ülkelerin devlet başkanları ve başbakanlarını ‘Türkiye’yle üyelik müzakerelerinin bitirilmesi’ yönünde ikna etmeye çalışacağını da vurgulamıştı.
Yine merkez sağ Avusturya Halk Partisi (ÖVP) üyesi Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz da, AB Dışişleri Bakanları Konseyi’nde Türkiye’yle müzakerelerin durdurulması yönünde çaba harcayacağını duyurmuştu.
ALMANLARIN ÜÇTE İKİSİ BİTİRİLMESİNDEN YANA
Öte yandan Almanya’da yapılan son ankete göre, halkın yüzde 66’sı Türkiye’nin üyelik müzakerelerinin acilen bitirilmesini istiyor. Emnid şirketinin anketine göre, Almanların yüzde 69’u da Mülteci Anlaşması kapsamında Türkiye’ye yapılacak mali yardımların durdurulmasından yana.
Türkiye’yle Mülteci Anlaşması sayesinde Almanya’ya gelen mültecilerin sayısı azalmış olsa da, halkın yüzde 52’si bu anlaşmanın sonlandırılmasını istiyor. Anlaşmanın devamından yana olanların oranı ise yüzde 35’te kalıyor.