Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) tarafından 24 Mart günü İstanbul’dan Ankara’ya doğru yürüyüş başlatmıştı.

"Çalışma hakkımı, işimi istiyorum" talebiyle düzenlenen yürüyüşün üçüncü gününde Ankara’da Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde bir açıklama yapılmak istendi.

Emekçiler bu açıklama ile eylemlerini sonlandırmayı planlıyordu. Emekçileri taşıyan otobüsü Bosna Hersek Caddesi’nde durdurularak, bakanlık önüne gitmeleri engellendi.

Uzun süre bekleyişte kalan emekçiler, yapılan müzakere sonucu kaldırımda açıklama yaparak, alandan ayrılırken İstanbul’dan gelen heyette yer alan 8 kişinin bakanlık yetkilileri ile görüşeceği belirtiliyor.

İstanbul’dan gelen heyeti karşılamak üzere bakanlık önünde toplanan bir grup emekçi de polis saldırısına maruz kaldı.

KESK Eş Genel Başkanı Aysun Gezen emekçilerin KHK’lerle işten çıkarılmasına karşı 3 gündür yollarda olduğunu hatırlattı.

Gezen, yaşadıkları kanunsuzlukları geçtikleri her kentte anlattıklarını söylerken, şunları ifade etti: “Muhatabımız olan Çalışma Bakanlığı önüne gitmemiz Ankara’da bir kez daha engellenmiştir. İtibarlarının sarsılacağını mı düşünüyorlar? Eğer böyleyse itibarın sarsılacağı asıl şeyi size söyleyelim: Bir çocuk ‘En büyük hayalim diye borçlarımızı kapatalım, babam iş bulsun’ diyorsa, işçiler, emekçiler tıklım tıklım çalıştırılırken, salgın döneminde önlem alınmadığı için ölüyorsa, kendisi ahlaksızlığa dönüşmüş Kod 29 bu ülkede iş verenler tarafından yaygın bir şekilde kullanılıyorsa, emekçiler güvencesiz çalıştırılmaya işsizliğe, sefalete mecbur bırakılıyorsa, işte itibarınızı asıl bunlar sarsar. Eğer itibar kazanmak istiyorsan, emekçilerin hakkını verin”

Gezen ayrıca “İnsan Hakları Eylem Planı” ve Anayasa’ya ilişkin bir şey denildiğinde daha büyük hak gasplarının ortaya çıktığını tecrübe ettiklerini vurguladı.

Gezen şöyle noktaladı: “Bugün yürüyüşümüz aynı zamanda en temel insan hak ve özgürlükleri içindir. Milletvekilliklerin keyfi, hukuksuz bir şekilde düşürülmesi karşıdır. Parti kapatma davalarına karşıdır. Gerici tarikat yapılarına bu ülkenin kamu kurum ve kuruluşlarının peşkeş çekilmesine karşıdır. Aynı zamanda emekten yana laik, demokratik, barış içinde bir arada yaşadığımız bir cumhuriyet yürüyüşüdür.”