AB 2012 Türkiye Ýlerleme Raporu'nu korku romanına benzeten Avrupa Parlamentosu üyesi Dr. Renate Sommer "Avrupa'nın deðerlerini kabul etmesi gereken Türkiye, kendi deðerlerini Avrupa'ya dayatıyor. Artık 'Sevgili Türkiye; birliði unut' deme vakti gelmiştir" dedi. ANF'ye konuşan Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu üyesi Dr. Sommer, AKP hükümetine ise "Açlık grevi eylemcilerine kulak ver" çaðrısı yaptı.
Ankara'nın 'ev ödevlerine' verilmiş son yılların en kötü not niteliði taşıyan Avrupa Komisyonu 2012 Türkiye Ýlerleme Raporu'nun yankıları sürüyor. Kürt sorunu, düşünce ve basın özgürlüðü, azınlık hakları konusunda aðır eleştirilerin yer aldıðı raporun ardından Türkiye'ye 1999 yılından bu yana verilmiş adaylık statüsünün geri alınmasını isteyen Avrupalı politikacıların sayısı artıyor.
Türkiye-AB ortaklıðının demokratik denetim organı gibi çalışan Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu üyesi Dr. Renate Sommer ise "Ankara artık ödevlerini yapacak durumda deðil" diyenlerden. Avrupa Parlamentosu'nun Hıristiyan Demokratlar Grubu'nda yer alan Alman politikacı Dr. Sommer'e göre son ilerleme raporunun ardından Türkiye 'bekleme salonu'ndan çıkartılmalı.
'ÝLERLEME RAPORU KORKU ROMANI GÝBÝ'
Türkiye'de muhaliflere, azınlıklara, hükümeti eleştiren gazetecilere saldırı ve gözaltıların artık günlük hayatın bir parçası olduðuna dikkat çeken Dr. Sommer, 2012 ilerleme raporunu korku romanına, Ankara'nın demokrasi anlayışını ise yeni filizlenen Ortaçað demokrasisine benzetti. AB yolunda Türk yargısı ve polisinde ciddi eksikliklerin bulunduðunun altını çizen Dr. Renate Sommer, bundan sonra Brüksel-Ankara hattında yapılması gerekenleri ANF'ye deðerlendirdi.
Avrupa'nın Türkiye'deki gelişmeler karşısında büyük hayal kırıklıðına uðradıðını söyleyen Dr. Sommer "Avrupa'nın deðerleriyle Türkiye'ye bakıldıðında gerçekten korkunç bir manzarayla karşı karşıyayız. Böyle güzel bir ülkenin bu hale gelmesi bizi üzüyor" dedi. Türkiye'deki en büyük çıkmazın düşünce ve ifade özgürlüðüne karşı tahammülsüzlük olduðuna dikkat çeken Alman politikacı AKP hükümetine şu eleştirileri yöneltti:
"Hükümeti eleştirmek kesinlikle normal bir şey olmalı. Bu demokrasinin vazgeçilmez kuralıdır. Çünkü demokrasi herkesin fikirlerini söylemesiyle hayat bulur. Türk hükümetinin farklı görüşlere ve düşüncelere tahammül etmesi bu kötü tablo içindeki en kötü durumdur. Diðer etnik ile dini gruplara karşı ayrımcılık ise zaten sıradan günlük hale gelmiştir."
AB Ýlerleme Raporu'nda Uludere katliamının araştırılmadıðı yönündeki eleştirilere dikkat çeken AP Üyesi Dr. Sommer "34 Sivil insan yanlışlıkla öldürülüyor. Fakat hala Türk yargısı buna karşı harekete geçmiyor. Böyle korkunç bir olay muhakkak soruşturmalı ve sorumluları açıða çıkartılarak yargılanmalı. Bunun yapılmaması kesinlikle kabul edilemez bir durumdur. " dedi.
'AB TÜRKÝYE KARARINI VERMELÝ'
Türkiye'nin son yıllarda gittikçe Avrupa Birliði'nden uzaklaştıðını söyleyen Hıristiyan demokrat politikacı Dr. Sommer "AB'ye girmek için Türkiye sürekli şunu dayatıyor; bizim deðil, AB'nin deðişmesi gerekiyor" diye konuştu. AB'nin bu sene demokrasi ve barışı saðlayan deðerlerinden dolayı Nobel barış ödülünü aldıðını hatırlatan Dr. Sommer, devamla şunları söyledi:
"AB'nin aldıðı bu son ödül demokrasinin birliðin deðerleriyle baðdaştıðını göstermiştir. Yani demokrasiyi uygulamayan hiç bir ülkeye birliðe giremez ve Türkiye'nin de demokratik olmadıðını görüyoruz. Her yıl açıklanan ilerleme raporlarında Türkiye verilen kötü notları görüyoruz. Üyelik müzakereleri zaten uzun bir süredir yürütülmüyor. AB de artık Türkiye kararını vermeli.
Aynı şekilde Ankara, Kıbrıs'ın üyeliðini gerekçe yaparak Avrupa Konseyi ile de ilişkilerini kesmiş durumda. Aslında Türkiye AB üyesi olan Kıbrıs'ı tanımayarak bütün AB'yi tanımıyor. Türkiye Avrupa kurumlarını muhatap olarak görmediði gibi birliðe girmeye de niyetli deðil. Bizim Türkiye'ye şunu söyleme vaktimiz gelmiştir; Sevgili Türkiye; AB'ye girme sürecini unutalım."
'AÇLIK GREVÝNE KULAK VERÝLSÝN'
AB'nin Türkiye'ye verdiði adaylık statüsünü geri almasını ve yeni bir ilişki sürecini başlatmasını isteyen Alman politikacı "Adım adım yapılacak ortaklık anlaşmalarıyla Ankara'yı yeniden Avrupa'ya çekebiliriz. Ondan sonra adaylık ve üyelik sürecine devam edebiliriz. Bu durum Türkiye'nin yükünü de hafifletecektir" dedi. Cezaevlerinde süren açlık grevleri için ise AP Üyesi Dr. Sommer, AKP hükümetine şu çaðrıyı yaptı:
"Cezaevlerinde tutukluların durumunu endişeyle izliyoruz. Bir insan bedenini açlıða yatırarak açlık grevine başlamasının altında muhakkak çok önemli nedenler vardır. Tutukluların hayatını tehlikeye altına koyarak başlattıðı bu eylem karşısında Türk hükümeti duyarsız olmamalı ve acilen talepleri için harekete geçmeli."