'Arktis’in yağmalanmasına izin vermeyeceğiz'

'Arktis’in yağmalanmasına izin vermeyeceğiz'

Kuzey Buz Denizi’nde kıyısı olan ülkelerin oluşturduğu “Arktis Konseyi”nin Dışişleri Bakanları toplantısı bu sabah İsveç’in kuzeyindeki Kiruna ilinde başladı. ABD’yi Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya’yı Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un temsil ettiği toplantıda Arktis’te petrol çıkarımının yol açtığı çevre kirliğine karşı bir anlaşmanın imzalanması bekleniyor.

Bölgede yaşayan yerli halklar ise alternatif konferans düzeneyerek ve gösteriler yaparak Arktis’in yağmalanmasını protesto ediyor ve petrol ve maden tekellerinin bölgeyi terk etmesini talep ediyor.

Yapılan araştırmaların Dünyadaki petrol ve gaz reservlerinin dörte birinin Arktis’te olduğunu göstermesi bölgeye olan ilgiyi arttırdı. Arktis Konseyi içinde yer alan ülkeler arasında doğal kaynakların yağmalanması için mücadele devam ederken Arktis’te kıyısı olmayan ülkeler de bölgeden pay almak için girişimlerini sürdürüyor.

AVRUPA BİRLİĞİ DE ARKTİS’İN YAĞMALANMASINDAN PAY İSTİYOR

14 devlet ve kuruluş “Arktis Konseyi”de gözlemci olarak yer almak istiyor. Toplantıda bu devlet ve kuruluşların durumu ele alınıp teker teker değerlendirildikten sonra karar verilecek.

“Arktis Konseyi”ne gözlemli ıfatıyla katılmak isteyen ülkere arasında Çin, Japonya, İtalya, Hindistan, Güney Kore’nin yanı sıra Avrupa Birliği de bulunuyor.  Bölgenin yağmalamasından pay almak isteyen AB’nin işi hiç de kolay değil. Konsey’in tüzüğü sadece devlet ve kuruluşlarının üye olabileceğini öngörüyor. Niketim AB’nin daha önceki başvurusu bundan ötürü reddedilmişti.

Ayrıca ABD de AB’nin gözlemci statünde konsey içerisinde yer almasına sıcak bakmıyor. ABD’nin etkin düşünce kuruluşlarından Heritage Foundation ABD Dışişleri Bakanına AB’nin gözlemci olarak katılma önerisine olumsuz oy verme çağrısında bulundu.

Gözlemci satatüsüne kabul edilmek isteyen ülkeler başvurularında Arktis’te olanlardan, buzulların erimesinden kaygı duyduklarını belirtiyor, amaçlarının  çevre kirliliğinin önlenmesine, balık çeşitlerinin ve bölgede yaşayan yerli halkların korunmasına katkıda bulunmak olduğunu öne sürüyorlar. Oysa ki gerçek amaçları Arktis’in korunmasına katkıda bulunmak değil, yağmalanmasından pay almak.

Tüm bunların bilincinde olan yerli halklar ve Greenpeace bölgenin yağmalanmasının ve olası bir çevre katliamının önüne geçebilmek için 2 gün süren bir konferans örgütledi.

Greenpeace’in İsveç Şefi Annika Jacobsen  tekellerin Arktis’in petrollerini yağmalamak için yarışırken Dünyayı büyük bir çevre felaketi riski ile karşı karşlıya bıraktıklarına dikkat çektikten sonra tüm uyarılara rağmen buna engel olmayan Arktis Konseyi’nin 2 yıldan bu yana Başkanlığı görevini yürüten İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt’e sert eleştiriler yöneltti.

KENDİ ÇIKARLARI İÇİN BİZLERİ KURBAN ETMEK İSTİYORLAR

“Women of Afrika” adlı örgütlenmenin Başkanı Alice Ukoko Nijerya’da petrol tekellerinin halkın yaşamını ve ülkelerini mahvetmeye çalıştığını belirttikten sonra “Halkımız onlara sessizce boyun eğmeyi reddediyor. Kendi çıkarları için bizleri kurban etmek istiyorlar. Buna karşı direniyoruz ve direnmeye devam edeceğiz” dedi.

Konferansa katılan Sami bir delegenin bizlere ne yapmamızı öneriyorsun sorusunu “Gelmelerine izin vermeyin. Eğer onların gelmelerine ses çıkarmazsanız bir daha buraları terketmezler. Eğer bu hataya düşerseniz, kendinizi suçlayın” diyerek yanıtladı.

Rusya’dan gelen yerli halkın temsilcileri  Rusya’da her yıl sızan 500 bin ton petrolun nehirlere karışarak Kuzey Buz Denizi’ne ulaştığını söylediler. Kanada’dan gelen delegeler ise Statoil’in petrol çıkarmaya başlamasından sonra artan hava kirliliğine ve bitki ve hayvanların yok olmalarına dikkat çektiler.

Greenpeace Genel Sekreteri Kumi Naidoo ise yaptığı konuşmada Arktis’in yağmalanmasının yol açabileceği olasılıklara dikkat çekti. En kötü ihtimalin 2020 yılında buzların tamamen erimesi olacağını, bunun da doğanın eko sisteminin çökmesine, bitkilerin yok olmasına ve kutup ayılarının ölmelerine neden olacağını söyledi.

KENDİ ÇOCUKLARININ GELECEĞİNİ YOK EDİYORLAR

Tarihin olacakları bildikleri halde sessiz kalan ve önlem almayanlardan hesap soracağını belirten Naidoo “Anlamakta zorlanıyorum. Bu politikacıların da çocukları var. Kendi çocuklarınının geleceğini de yok ediyorlar” şeklinde konuştu. Arktis’te petrol çıkarılırken bir kaza olması durumunda olabilecekleri şu cümlelerle dile getirdi:

“Denizin buz tutmaya başlamasından önce Gazprom’un petrol çıkarırken bir kaza olduğunu ve petrolun çevreye  yayıldığını varsayalım. Buzdan dolayı müdahale edilemeyeceği için petrol kış boyunca yayılmaya devam edecek. Geçen yıl Gazprom’un rafinerisini işgal ettiğimizde Rusya’nın güvenlik güçlerinin oraya gelmesi üç günü aldı.”

Konferansın bitiminden sonra açıklama yapan yerli halkların temsilcileri Arktis’in yağmalanmasına izin vermeyeceklerini ve bölgede petrol çıkaran Statoil, Gasprom ve Schell’in bölgeyi terk etmesini talep ettiler.